#24

2.1K 144 14
                                    

Tony;

"Kaç saattir uyuyor?" diyerek yanıma gelen Natasha'ya bakmak için kafamı kaldırdım. Önce ona sonra da S/A'ya baktım. "On beş saattir." dedim sıkıntı ile. Ne kadar uyuması gerektiğini hesaplayamacak kadar dikkatim dağınıktı. F.R.I.D.A.Y fazla bir yarası olmadığını söylese de ruhsal olarak fazlaca uykuya ihtiyacı olduğu kesindi. 

"Tony bunu söylemelimiyim bilmiyorum ama..."

Çekinerek konuşan Natasha'ya döndüm bu sefer. O da bakışlarını S/A'dan bana çevirdi. Benim kaşlarımın çatık olduğunu gördüğünde yutkundu. "Biz... sen burada onunla uyurken..."

Doğruydu. Onu ilk getirdiğimiz zamanlarda kontrollerinden sonra uyumasını sağlamıştım. Fakat ardından onu izlerken ben de uykuya dalmıştım. Bu birkaç saat önceydi ve bununla şimdi ne alakası olduğunu anlamamıştım. "Nat söyle şunu!" dedim sabırsızca ve sinirle.

"Tyler'ı yakaladık. O artık tehdit oluşturamaz." dedi bir çırpıda benim sinirlenmemden biraz etkilenerek. 

Kaşlarımı daha da çatarak ayağa kalktım. Bu kadar kolay olamazdı. Özellikle bunu ben yapmamışken hiç de böyle olamazdı. "Nasıl yani?" dedim zorla. Buna inanmak istesem de bu kadar kolay olması inandırıcı değildi. 

"Biliyorum inandırıcı değil gibi ama... aslında sen sandığından fazla uyudun. F.R.I.D.A.Y'ın yerini bulması ile anında gittik."

Hala ona öylece bakarken elimin üstünde hissettiğim hareketlenme ile başımı o yöne çevirdim.

"Bırak Tony." diyerek fısıldadı S/A. Anında yerimden kalkıp yanına oturdum hemen. "S/A?" diyerek fısıldadığımda elini tutup dudaklarıma götürdüm. Ufak bir öpücük kondurduğumda gülümsedi. Yavaşça yattığı yerden doğruldu. "Teşekkür ederim Natasha." dedi. Natasha gülümsediğinde yerinden kalktı ve gitti.

"Ben...ben..."

"Tony geçti. Tyler da yakalandığına göre... Endişe etmene gerek yok." dedi sessiz ve kısık sesle. Bu sefer elimi o tutuyordu. Ben de ona gülümsediğimde aslında diyeceğim şeyin bu olmadığını biliyordum. "Sadece ben..."

"Tony artık mut..."

"Sadece bir dakika dur! Ben şu an bir şey demeye çalışıyorum." dedim elimle işaret parmağımı göstererek. S/A kaşlarını çattığında derin bir nefes alarak devam ettim. "Ben... benim o şeyleri dememem gerekiyordu. Ben... özür dilerim." dedim biraz zor bir şekilde olsa da. 

S/A gülümsediğinde ben de gülümsedim. "Vay! Tony Stark özür diledi." dedi dudağını büzerek. İkimiz de gülümsediğimiz de ona doğru yaklaştım ve kafamı göğsüne yasladım. S/A'nın saçlarımla oynaması ile gülümsedim. "Seni seviyorum." diyerek fısıldadım. "Ben de seni seviyorum Stark."

KOLOMBİYA |TONY STARK|Où les histoires vivent. Découvrez maintenant