#28

1.8K 130 13
                                    

"Ben çıkıyorum." dedin kapıya doğru ilerlerken. Koskaca kulede kapıya ulaşmak neredeyse asır sürdüğü için Tony seni yakalamıştı bile. Belinden çevirip sarıldığı zaman yüzündeki gülümseye karşılık sen de güldün. Ama acele etmezsen geç kalıcaktın. "Tony gitmem lazım. Biliyorsun stajın bittiğine dair belgeleri teslim etmezsem sınıfta kalırım. Hem de mezun olmaya bu kadar yaklaşmışken." dedin işaret ve baş parmağını birbirine yaklaştırarak arasındaki boşluğu göstererek. 

Tony yavaşça sallanırken iç çekti. "Sen büyüdün de mezun mu oluyorsun?" Gözlerini devirerek kolları arasından kurtulduğunda hızlıca kapıya doğru ilerledin. Kapının kolunu tuttuğundan durdun ve arkandaki Tony'e baktın. "Akşam geldiğimde yemek hazır olsun." dedin göz kırparak.

"Bu göz kırpmasından ne anlamayalım? Ne tür bir yemek?" diyerek arkandan bağırsa da Tony cevap alamadı ve tekrardan iç çekerek geri döndü. 


♤♧♤


"Çok güzel S/A. Ciddi derecede iyi bir başarı. Üstelik sırf akademik başarı olarak da değil." dedi profesör bir sana bir kağıda bakarken. "Sevmediğin Tony Stark sana bayağı bir şey katmış anlaşılan." dedi ardından gülerek. Sen de adamın sinir bozucu olmasına karşılık güldün.

"Haftaya gel al mezun belgeni. Sistem değişti biliyorsun staj bitince törende direk alabiliyorsun belgeni."

"Aslında bilmiyordum ama güzel olmuş. Haftaya gelirim o zaman." dedin omzunu silkerek. Profesör de kafasını sallayarak gülümseyince veda ettikten sonra koridora çıktın. Kapıyı kapattıktan sonra durdun ve çantandan telefonunu çıkardın. Tony'nin numarasını tuşladıktan sonra telefonu tekrar kulağına götürürken yürümeye devam ettin.

"Efendim güzelim?" diyerek açan Tony'nin bu sözüne karşı gülümsedin.

"Verdim şimdi çıkıyorum ve sana güzel haberi vermek istedim bir an önce."

"Neymiş o güzel haber?" 

"Bir hafta sonra mezun belgemi alıp mezun olacağım tamamen. Sistemin değiştiğini söyledi profesör." dedin fakültenin kapısından çıkarken. "Bu gerçekten çok güzel bir haber." diyen Tony'nin sesi yankı yaptığında önce telefona baktın. Ardından lüks arabasına yaslanmış Tony'i karşında görmenle elin ayağın birbirine dolandı resmen. Telefonu kapattığın gibi hızlıca onun yanına gittin. 

"Tony herkes bize bakıyor! Haberlere çıkarsın! Hatta ben de çıkarım." dedin etrafına bakarak. Gerçekten herkes size bakıyordu. Ne olacaktı ki başka zaten? Tony Stark üniversiteye gelmiş hem de üstelik bir kızla konuşuyordu. "Benim için bir sorun yok. Senin için var mı?"

Dilin tutuşurken ne diyeceğini bilemedin. İnsanların senin hakkında konuşmasını sevmiyordun. Eğer eski sen olsaydın o zaman buna hiçbir şey demezdin belki. Ama şu an... Daha tamamen eski sen olmamıştın. Hala birkaç şey eksikti. Ve eksiklerden birinin bu olduğunu biliyordun. Bu yüzden biraz düşündükten sonra omzunu silktin. Mezun oluyordun zaten. Tony'nin de gülümsemesi ile boynuna sarıldıktan sonra o da senin beline ellerini koydu. Dudaklarınız birleştiğinde insanların ne dediğini duyabiliyordun. Arada küfürler olsa bile umursamadın. Artık umurunda değildi. 

"Hadi gidelim." dedi Tony gülümseyerek. Kafanı salladıktan sonra arabanın öbür tarafına ilerledin. Sana kötü bakan insanlara orta parmağını kaldırdıktan hemen sonra arabaya bindin. "Bunu beklemiyordum açıkçası ama güzeldi." dedi Tony gülerek. "Şahsen ben de beklemiyordum. Ama şu an yapmamız gereken işler var hızlı ol." dedin hala kendine şaşırırken. Tony'nin güçlü kahkahasıyla birlikte arabanın motoru çalıştı ve bir hafta sonra tekrar gelmek üzere oradan ayrıldınız.

KOLOMBİYA |TONY STARK|Where stories live. Discover now