James ve Lily...

1.7K 49 17
                                    

Lily'den

Partiden sonra hep birlikte ortak salona oturduk. Ve ben kızlara anlatmaya koyuldum.

"Ya ben size gerçeği biraz yalanlı anlattım. Annem ve babam, babamın ihaneti üzerine boşanma kararı aldılar bana da gelmemem gerektiğini söylediler. Sadece kimde kalmak istediğimi söylemem gerektiğini dediler. Ben de annemi seçtim." Bunları anlatırken gözüm doluyordu.

"İyi de bizden niye sakladın?" dedi Mary.

"Bilmem anlatmak istemedim." dedim.

"Peki ihaneti öğrendiğinde ne yaptın?" Ah can alıcı soru tabiki de Marlene'den gelmişti.

"Öğrenir öğrenmez sandığımı alıp evden dışarıya attım kendimi." dedim.

"Peki kime gittin? Gece boyunca dışarda kaldım dersen şuracıkta bayılırım." dedi Alice.

James el kaldırarak,"Bende kaldı." dedi. Kızlar hayret içinde ona baktı.

"Ne!?" Mary.

"Nasıl!?" Alice.

"Neden!?" Marlene.

"Bakın aklıma ilk ora geldi." dedim.

"Yok artık." diye söze karıştı Sirius.

James'ten

İlk aklına ben mi gelmişim!? Çok mutluyum. Lütfen lütfen bu mutluluk bozulmasın. Ah kızlar ne derse desin umrumda değil yani ilk ben aklına gelmişim. Belki de Sirius ve Remus haklıydı. Belki de benden hoşlanıyor. İşte bu Hogwarts tarihinin ilki olur.

"Yani biz değil o." dedi Mary beni işaret ederek. Kendimi tutamayarak dil çıkardım. Lily dayanamayarak kahkaha  attı. Bende ona katılarak sırıttım. Bizimkiler ve kızlar da hafifçe eşlik etti. Ben ve Lily dışında herkesin uykusu geldiği için yatmaya  gitti. Onlar odalara girince ilk sorumu sordum;

"Demek aklına ilk ben geldim." dedim imalı bir şekilde.

"Mmm, galiba burda da aklıma ilk bu geldi." dediğinde ben anlamaz gibi bakınca açıkladı:

"Yani kızların  dırdırını çekmek yerine sana gelmeyi tercih ettim. Ve burda da kızlara aklıma ilk gelen cevap olan senin yanın dedim." dedi. Kalbim sızlasa da bozuntuya vermedim. Ve devam ettim. Ona öyle ya da böyle gerçeği itiraf ettirecektim.

"Ya öyle mi?" yapmacık şaşırma ile böyle dedim.

"Öyle başka bir şey yok " dedi.

"Pekala," dedim yavaşça ve sonra devam ettim. "Neden kızlara gitmedin ki?"

"Dedim ya bir sürü laf söyleyeceklerdi, ayrıca ben Mary'e gitsem, Alice ve Marlene neden bize gelmedin diyecekti." diye açıkladı.

"Peki,"dedim yeniden, artık açıklayacak bir şey kalmamıştı. Yavaşça kalktım ve ona dönüp "İyi geceler," dedim ve merdivenleri çıkmaya başladım.

"James," diye seslendi arkamdan. Bende çoktan erkekler yatakhanesinin kapısındaydım.   Ona döndüm ve bekledim;

"Şey sana teşekkür etme fırsatı bulamadım." dedi.

"Ne için?" dedim.

"Hem kalmama izin verdiğin için hem de bu davet için." diyerek açıkladı.

"Anladım ve rica ederim." dedim. Tam arkamı dönecekken Lily yanağımdan öptü ve kızlar yatakhanesine girdi. Ben de kendi yatakhaneme girdim.

Lily'den

James'i öptüm! Ne yaptım ben? Peki bundan memnun muyum? EVET! Bundan memnunum. Bir an önce yarın olması için yattım.

Remus'tan

Sabah kalktığımda ilk defa gördüğümüz bir şey gördüm James çoktan kalkıp hazırlanmış ve çıkmıştı. Bende bizimkileri hızla uyandırıp James'i yakalamayı düşünüyordum. Neyse ki bugün hafta sonu idi. Hızla Sirius'un yanına gittim.

"Sirius uyan kalk hadi James çoktan çıkmış." İlk Pati olarak  sonra  Kılkuyruk'u uyandırdım. Hızlıca hazırlanıp aşağı indim fakat inmemizle, kızlarla birlikte buluşmamız ve şok olmamız bir oldu. James ve Lily... ÖPÜŞÜYORDU.  Neler oluyordu böyle!?

Lily'den

Sabah erkenden uyanıp aşağı da kitap okumak için kitabımı alıp, aşağı indim. İndiğimde James koltukta yatıyordu. Yavaşça kimsenin görmemesi için uyandırmaya başladım.

"James, James!" diyerek dürtükledim. Ama nafile uyanmıyordu. Bende devam ettim.

"Uyansana,  sabah oldu." dedim ama bu sefer direkt gücüm yettiğince sallıyordum. Ama bu adam uyanmıyordu. Sonunda sinirlendim ve asamı çıkardım.

"Aquementi." diye fısıldadım James'e doğrultarak. Suyun yüzüne çarpması ile uyandı sonunda. Öfkeli gözleri etrafa bakarken beni gördü, bakışları huzurlu bir hal aldı. Neşeli bir sesle;

"Günaydın." dedim.

"Günaydın." dedi.

"Neden burda uyudun?" dedim.

"Odada uyku tutmadı ben de buraya indim. Burda oturup biraz şömineyi izledim, izlerken  uyuya kalmışım." dedi. Anlar gibi başımı salladım. O ise yeniden koltuğa oturdu bende karşısına oturdum. Kitabımı açıp okumaya başladım o ise üstünü kurutmakla meşguldü.  İşi bittiğinde bana döndü. Ben ise hala kitap okumakla meşguldüm. O konuşmaya devam etti;

"Sen niye indin?" dedi.

Kitaptan kafamı kaldırmadan "Kitap okumak için." dedim. Anlar gibi başını salladı.

"Lily sana bir şey sormak istiyorum," dedi yavaşça. "Senin sevdiğin biri mi var?" dediğinde neredeyse küçük dilimi yutacaktım. Bir an karşımdakinin klasik Potter olup olmadığını kontrol etmek ister gibi baktım, klasik Potter olduğunu anladığımda artık ona olan hislerimin ortaya çıkması gerektiğini anladım. Ve yavaşça konuştum;

"Biri var. Bir şeyler hissediyorum ama, ona karşı sevgi mi yoksa nefret mi besliyorum bilmiyorum." dedim.

"Anladım." dedi ve sustu camdan dışarı baktı.

"Peki bu kişi kim?" dedi.

"Sana söyleyemem." dedim.

"Sır mı?" dedi. Bozulduğu belliydi.

"Bir nevi evet." Aslında değildi fakat söylemek istemiyordum.

"Hadi ama söylesen nolur ki?" Ah en tatlı yüz ifadesini yapıyor, haksızlık!

"Bir şey olmaz ama ben söylemek istemiyorum." dedim, üstesinden gelebilirim.

"Neden?" dedi bu sefer.

"Aa gizli kalmasını istiyorum. Yani hislerimden emin oluncaya kadar." dedim hızlıca.

"Peki kızlar biliyor mu?" Neden bu kadar meraklı ki?

"Hayır, bilmiyor." dedim.

"Peki onlara neden söylemedin?" dedi. Cidden sinirleniyordum.

"Bu bana özel." dedim ve tekrar kitabıma döndüm.

"Tamam." dedi ve başka yöne döndü.

Onu kırdığımın farkındaydım ama ne yapabilirim ki hislerimden ben bile emin değilim. Ne yapabilirim ki onu boş yere ümitlendirmiş olurum. Ama ya onu sevdiğimi çok geç fark edersem, o zaman ne olur? Arkasından göz yaşı mı dökerim? Hayır ama üzülürüm. Peki ben ne yapacaktın? Hızlıca bir şeyler düşünüp kararımı verdim ve ayağa kalktım.

James'ten

Lily ile konuşmamızda anladığım kadarıyla benim dışında birini seviyormuş! Bu ağrıma gitti, sonuçta onu 3 yıldır seviyordum. Ancak Lily bir anda ayağa kalktı ve yanıma geldi. Yanıma oturup başımı ona doğru nazikçe çevirdi. Ve dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Olduğum yerde öylece kaldım. LİLY BENİ ÖPMÜŞTÜ! Geri çekildiğinde yüzü saçlarını utandıracak şekilde kızarmıştı. Yüzüme geniş bir gülümseme kapladı. Yavaşça yüzüne eğildim ve onun öpücüğüne karşılık verdim. Şu an kimse bu huzuru bozamazdı.

Lily ve Çapulcular Where stories live. Discover now