İlk yılbaşımız.

1.3K 44 23
                                    

Sirius'tan

Peter ile Zonko'nun şaka dükkanına girdik. Hızlıca Evans'ın yaptığı plan üzerine iki tane görünmezlik pelerini ve yapacağımız şaka için birkaç malzeme alıp çıktık. Remus ile olan buluşma noktamıza yani Üç Süpürgeye girdik, hızlıca Remus'un olduğu yere oturduk.

"Ne yaptınız?" dedi Remus.

"Evans'ın istediklerini ve şaka malzemelerini aldık." dedi Peter.

"Tamam." dedi Remus.

"Sen ne yaptın?" dedim.

"Hiç birkaç tane kitap aldım." dedi Remus.

"Hadi ama yine mi kitap!? Gidip McDonald'a bir şeyler alabilirdin."dedim.

"Sevgilim olmayan kıza hemde." dedi Remus.

"O zaman sevgili olun." dedi Peter. Remus olmaz der gibi başını salladı.

"Neden?" dedim.

"Ona zarar verebilirim." dedi Remus.

"Nasıl?" dedi Peter.

"Küçük tüylü problemim." dedi Remus.

"O bir engel değil ki." dedim.

"Ama  McDonald'ta sana aşık." dedi Peter.

"Unutabilir." dedi Remus.

"Off Aylak off! Bırak aşkını yaşa." dedim.

"Bu kadar yeter, bu konu üzerine daha fazla konuşmak istemiyorum." dedi Remus.

"Tamam, sakin." dedim ve konu kapandı.

James'ten

Her sayı yaptığımda Lily'e bakıyordum, beni gülerek izlemesi beni daha fazla mutlu ediyordu ve ben daha fazla sayı yapıyordum. Bir an ona bakarken dengemi yitirecek gibi olsamda düşmedim. Ve hızla oyuna geri döndüm. Fakat oyuna dönmem için ilk önce Michael ve Rose'u uyarmam gerekiyor.

"Siz iki sevgili birbirinize sen at, yok sen at yapacağınıza rakip olmaya devam edin!" dedim olabildiğince normal bir ses tonu ile

"Oğlum sen Evans'la çıkamadın diye bize neden kızıyorsun?" dedi Michael. Hah! Ben mi Lily'le çıkamıyor muşum?!

"Lily'im eninde sonunda teklifimi kabul edecek." dedim.

"Eminsin yani?" dedi Victoria.

"Evet eminim, ama antrenmandan kaçamazsınız." dedim ve topu Rose'un elinden alarak hızla Victoria'ya attım. Victoria topu yakalayıp, hızla kaleye yol aldı. Sayı yaparken ben zambağıma baktım, bana gülümsüyordu. Bende ona gülümsedim ve hızlıca oyuna devam ettim. Fakat arkamı dönmemle kafama bir bludger yemem bir oldu...

Gözlerimi açtığımda hastane kanadında, yatakta yatıyordum. Karşımda takım vardı.

"İyi misin Potter?" dedi Steve.

"İyi gibi sadece başım çok fena." dedim. Etrafa baktım ama Lily yoktu, "Evans nerede?" dedim.

"Annesinden mektup gelmiş ona cevap yazmaya gitti." dedi Rose.

"Anladım." dedim, acaba Mrs. Evans ne yazmıştı?

"Biz gidiyoruz sen biraz dinlen." dedi Micheal.

"Tamam görüşürüz." dedim ve gittiler. Kapı tekrar açıldığında bu sefer gözleri kızarmış bir zambak vardı karşımda.

"Lily, çiçeğim, ağladın mı sen?" dedim.

"Hayır." diye yalanlamaya başlasada belli Lily ağlamıştı.

"Gel," yanıma yatması için ona yer verdim yavaşça yanıma yattı." Lily senle baştan kuralları konuşalım; bir ağlamak yasak ve ağlayacaksan gülmekten ağla. İki bir daha asla ama asla üzülme, üç benle kavga etme dört-"

Lily ve Çapulcular Where stories live. Discover now