1; Kaybolan Parça

3.6K 311 166
                                    

Selamlar! İlk bölümle karşınızdayım, fazla bekletmeyeyim dedim çabucak büyüsün bu fic istiyorum. Gerçekten heyecanlıyım ve yazarken keyif alıyorum. Umarım sizlerde okurken keyif alırsınız.

Lütfen okuduktan sonra mutlaka oy atın ve satırlar arası yorumlar bırakın. İyi okumalar🥰🤟🏻

 İyi okumalar🥰🤟🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

KIM SEOKJIN

Fransa, Colmar... Tebeşir rengindeki yarı ahşap evleri, loş Arnavut kaldırımlı sokakları ve köprülerin birbirine bağladığı kanalları ile masal diyarını andırır. II.Dünya savaşından en son kurtulan kent olarak geçer ve Fransız şehri olsa bile geçmişinden dolayı Almanya izlerine sahiptir.

Annem ve babam için burası gerçekten masal diyarıydı. Babam Koreli ve annem ise tamamen Fransa, Colmar'ın içinden bir kadın.

Babam kendi babasının şarap sevdası yüzünden Colmar kasabasına taşındığında annem ve babam henüz liseye giderken birbirlerini tanıyorlar ve ah, evet, birbirlerine âşık oluyorlar.

Kardeşim Jungkook ve ben burada, Colmar kasabasında dünyaya geliyoruz ama Jungkook evlatlık ve genlerimiz sanırım biraz ortaya karışık.

Her neyse, Colmar kasabası benim kaderimdi ve ben kaderime boyun eğmek zorunda olan biriydim. Babam beni kasabanın şaraplar sokağındaki şarap dükkânın başına koymak için kendimi bildim bileli eğitiyordu.

Ta ki amansız bir hastalık boğazına yapışana kadar...

Tam olarak sekiz sene önce akciğer kanseri nedeniyle vefat etti ve şimdi ben tamda onun istediği gibi anneme, kardeşime ve dükkâna bakıyordum.

Dükkânın adı Lacuna'ydı ve bu kelimenin anlamı annem ve babam için gerçekten çok özeldi.

Lacuna, boşluk ve kaybolan parça anlamına geliyor. Annem, babam için kaybolan parçaydı ve babam o parçasını bulduğunda tamamlanmış hissediyordu. Bize hep böyle anlatıyordu ve bu anlatılan hikayenin bir parçası olmak gurur vericiydi.

Colmar kasabasını yaşım ilerledikçe, kasabanın sokaklarında daha çok vakit geçirdikçe sevmeye başlıyordum ama bilmiyordum bu kasabada beni içine tam anlamıyla çekmeyen bir şey vardı. Belki de birçok kötü şeyi burada yaşadığım içindir, bilemiyordum.

''Kara kara ne düşünüyorsun yine?''

Kulağıma ulaşan sesle birlikte hafifçe sağıma baktığımda kendi restoranının kepenklerini açan Yoongi'yi gördüm. Min Yoongi.

Liseden beri en yakın arkadaşlarımdan biri. Tam dükkânımızın karşısına bir restoran açtı ve aslında onun mesleği aşçılık bile değildi. Mimardan dönme sağlam mı sağlam bir aşçıydı o...

Flame Of Love | Taejin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin