SEN ETKİSİ

BÖLÜM 15

Akşam Thomas ile konuşmak için vakit bulamamıştım çünkü yemekten sonra acile yeni hasta gelmiş ve bütün gece sabaha kadar onla ilgilenmek zorunda kalmıştım ve saat daha yeni sabah dokuza geliyordu.Ben ise biraz uyumak için odama geri dönmüş ve sıcak bir duş alıp yatağıma kurulmuştum ama aklım Thomas'ta olduğu için uyuyamıyordum. Yandaki komodin den telefonu alıp ona mesaj yazmıştım  akşam buluşmak için.
Ve hemen cevap gelmişti gece bire doğru olur.
İçim rahatlamıştı telefonu geri yerine bırakıp yastığıma geri döndüm.
Alarm çaldığında daha yeni  kendime geliyordum bu kadar uyumak bile bana yetmemişti. Pencereden dışarı baktığımda hava daha yeni kararıyordu.Elimi yüzümü yıkayıp üstümü değiştirmiş ,yatağımı da düzleyip Martha yı aramıştım ama açmamıştı.
Çok acıkmıştım  ama hastaneye de uğramam lazımdı Katty ye uyandıktan sonra uğracağımı söylemiştim.Yemekhaneye gidip kendi yerimize doğru ilerledim bugün sayı olarak azalmıştık biraz çünkü ileri bir plan olarak aşağı alanlara tünel kazılmaya karar verilmişti ve ani durumda herkes tünellere tahliye edilicekti. Ve bu iş için sessiz çalışan makineler olması gerekiyordu veya sesin  yayılması engellenicekti.Bu nu da Dean toplantıda çözmüş ve hemen çalışmalara başlanmıştı.Dean'ni sevmesemde zeki olduğunu kabul etmem gerek.
-Dün çok az görüştük.
-Drake evet  öyle oldu.Kusura bakma acil hastalar vardı.
-Ama bugün telafi edebiliriz.
-Tabiki de.
-Zaten sürekli burda bulunmayacağız sadece bu üç gün böyle olacakmış.
-Öyle mi? bunu kim söyledi?
-Ashley dedi. Yarın herkes geri dönüyor  uzaktan yönetilecek çalışmalar ama lazım olursa buraya veya bizim birliğede gelinebilirmiş.
-İyiymiş desene biz yine uzaklaşacağız.
-Üzdü ama hepimizin iyi işleri çıkaracağını biliyorum.
Denver ile sohbet çok güzel geçiyordu cana yakındı ve sürekli komik hikayeler anlatıyordu. Sorunlarımdan uzaklaşmış onun dünyasına dalmıştım bir süre daha orda kaldıktan sonra birlikte hastaneye geçmiş hastaları birlikte kontrol ediyorduk.
İşimiz bittiğinde raporları danışmana teslim etmiş ve geri terasa doğru çıkmıştık. Denver artık hikayelerini bitirmiş karşıdaki manzaraya dalmıştı.
-İyi misin?
-Evet.
-Hadi ama Denver İyi değilsin?
-Lisa bazen yalnız hissetmiyor musun kendini?
-Evet hissediyorum.
-Bende birilerini tanımak istiyorum.
-Nasıl yani ben varım diğer kişiler var.
-Öyle değil biri ile ilişki kurmak istiyorum.
-Anladım hoşlandığın biri var mı?
-Var.
-Kim?
-Söylesem inanmazsın?
-Ashley deme sakın!
Birden ikimizde gülmeye başlamış  gülememizi durduramıyorduk. Biraz sakinleştikten sonra konuşmaya geri döndük .
-Hadi ama ciddi ol.
-İsmini bilmiyorum.
-Burdan mı?
-Evet kumral saçlı,kahverengi gözlü,uzun boylu, gözlüklü...
Kimdi ki acaba biraz düşününce jeolog elly vardı ama o gözlüklü değildi, mühendis Betty de renkli gözlüydü buna uyan erkeklerdende Zoolog Eric vardı.
Birden aydınlanmış olarak Danver e geri döndüm.
-Yoksa Eric den mi bahsediyorsun.
-Olabilir görmem lazım.
Telefondan açıp göstermiştim ve onaylamıştı.
Danver in aşk hayatı gerçekten inanılmamızdı çıkmadığı bir ben kalmıştım nerdeyse ama onun için çok mutluydum hayatında her şeyi istediği gibi yaşıyordu.  Banada arada ilişkiler konusunda bir kaç ipucu vermişti ama tutar mı bilemezdim.Danver ile zaman hızlı geçmiş Danver i biri arayınca konuşmamız bitmişti ve dağılmıştık. Bende odama geçip bir kaç dosyayı incelemiştim ve biraz da Martha ile konuşmuştum telefonda konuşurken  saate bakınca saatin bire yaklaştığını görüp Konuşmayı bitirip odadan çıktım ve Thomas'ınkine doğru yürüyordum ama
koridorda her şey sessizdi ve bu biraz ürkütücüydü. Adımlarımı hızlı atıp Thomas'ın odasına varmıştım. Kapıyı çaldığımda kimse açmamıştı bu sefer taramaya geçti ve beni algıladığında kapı açıldı demek beni listesine eklemişti. İçimde bir şeyler hareketlenmiş ti kıpır kıpırdım. Gülümsemi durduramıyordum.
İçerileri kontrol edince kimse yoktu bende koltuğa geçip arkama yaslandım ve beklemeye başladım birazdan gelirdi işleri uzamış olmalı.Bir süre sonra kapı açılmış ve içeri girmişti bende ayağa kalkıp yanına gittim yorgun görünüyordu.
-İyi misin?
-Pek değil.
Kolundan tutup koltuğa doğru götürdüm ve oturtdum yüzü beyazlaşmış ve göz altları morlaşmıştı elleride buz gibiydi .
-Niye kendine dikkat etmiyorsun ağır ameliyat geçirdin ve etkileri daha geçmiş değil.
-Kusura bakma devlet işleriyle uğraşırken kendime bakamadım.
Kızgın ve sinirli bir şekilde bana söylemişti kalbim kırılmıştı ne demiştim ki ben şimdi. Gözlerim dolmuştu ama ağlamayıcam. Kendini ne zannediyordu. Ellerimi ellerinden çekmiş tabletten bir kaç ilaç ve gerekli malzemeleri girmiştim ekrana. Gece nöbetçi olarak acil işlere robotlar bakıyordu.
Zil sesi çalınca tabletten kapıyı açmış malzemeleri almıştım. Ateşi yüksek çıkmıştı kanını alıp analiz cihazına yerleştirmiştim. Sonuçlar çıkana kadar oda üstünü değiştirmeye gitmişti banyoya , konuşmuyorduk ama hareketlerinden pişman olduğunu anlamıştım sadece hareketlerimden ne yağıcağımı anlıyor ona göre hareket ediyordu. Banyodayken sonuçlar çıkmıştı bazı kan değerleri düşüktü. direnç kaybı yaşıyor olmalıydı.Gerekli vitaminleri hazırlayıp yanındaki masaya koymuştum su ile o da duş alıp çıkmıştı su damlaları tişörtünü ıslatıyordu saçlarını kurutmamıştı bu haldeyken iyice hasta olacaktı.Koltuğa geçip ilaçları görmüş ve ilaçları içmişti ve bir tanede iğne yapmıştım. O dadaki nem seviyesini ayarlayıp yanına gidip yarın alması gereken ilaçlarında koyup bir kağıda nasıl içmesi gerektiğini de yazdım.
-Benden bu kadar yine kötü hissedersen diğer arkadaşlara görünürsün.
-Niye sana danışamaz mıyım?
-Yine bağırmak için mi? Yok almayayım kotanı doldurdun?
Bileğimden tutmuş kendine doğru çekmişti ve kucağına oturmuştum.
-Özür dilerim diğer meseleler yüzünden sana bağırdım. Çok stres altındayım.
Gülümseyip yanağına öpücük kondurdum.
-Bu da ne için?
Soruyu sorarken artık o da gülümsüyordu.
-Hatanı düzelttiğin için.Seni merak etmiştim dünden beri ulaşmaya çalışıyorum ama sürekli bir şeyler çıktı.
-Beni merak ettin demek.
-Evet çok üzgün gözüküyordun ama şimdi anladım sebebini.
Beni kucağından kaldırmış yatağa doğru geçmiştik.
-Bugün benimle uyu biraz uyumak istiyorum. Yarın söz konuşuruz.
Bende ona doğru sarılıp kokusunu içime çekmiştim ve en son hatırladığım o andı.