33. Bölüm

581 85 9
                                    

Boş dersliklerden birine gelene kadar Beth konuşmadı. Dersliğin kapısını kapatırkende konuşmadı. Sabırla onun konuşmasını bekledim. Amfideki masalardan birine oturdum. Beth odanın içinde bir ileri bir geri gidiyordu.

"Diğer asistanınız Akemi bana asılıyor." dediğinde kaşlarım havaya kalktı.

"Akemi sana asılıyor?"

"Evet. Uzun uzun bana bakıyor, heyecanlanıyor kekelemeye başlıyor. Çinli biriyle çıkamam." dediğinde durup bana baktı.

"Koreli." dediğimde omuz silkti.

"Ne fark eder hepsi Çinli sonuçta." derken tekrar hareket etmeye başladı. Her çekik gözlüyü Çinli sanmakta ancak Beth'in yapabileceği bir durumdu. Onun düşünmesi için tekrar sustum. "Aslında... Çok yakışıklı değil ama giyinmeyi biliyor. Kibar. Piste kokmuyor ama olmaz..."

"Neden?"

"Çünkü... Çünkü..." tekrar durdu. Yüzüme baktı. Bu bakış uzun uzundu. Gülümsedi. "Benim tipim değil."

"Nasıl bir tip istersin?" sorumla sahnedeki sandalyeyi alıp karşıma koydu. Oturdu.

"Uzun boylu, kirli sakallı, renkli gözlüde olur... Hafif kötü çocuk olsa fena olmaz... Alınma ama kocanın görüntüsü bir sürü genç kızın hayali. Kötü tiplemesi var mı? Nasıl bir gerçek hayatta?" heyecanla sordukları karşısında gülümsedim.

"Beth sanırım burada birkaç duruma açıklık getirmeliyim. Athan'ın göz rengini dahi evlendikten sonra fark ettim. Yakışıklı olduğunu ne zaman anlamışımdır tahmin et. Athan ile yakışıklı olduğu için evlenmedim. Kibar olduğu için evlendim. Düşünceli olduğu için evlendim. İnce bir ruha sahip olduğu için evlendim. Yakışıklı olması bonus oldu. Her insan doğar, yaşar ve ölür. Döngü bu ve asla şaşmaz. Sen 10 yıl sonra güzel olacağının garantisini verebilir misin? Athan bana yakışıklı olacağının garantisini verebilir mi? Hayır. Karakter hayatında çok önemli bir dönüm noktası olmazsa bakidir. Evet, ben Müslüman olduğum için Athan ile evlenmeden önce aynı evde yaşamadım. Çok yakın olmadık. Aynı eve girdiğimizde farklı biri olabilirdi ama dürüstlük aradım eşimde. Kötü tipleme olduğunda ne olacaktı? Karşımda susup benimle konuşmadıktan sonra boş boş suratına mı bakacaktım. Gerek yok heykel satın alırım daha iyi... Söylemek istediğim şu Akemi'den hoşlanmamış olabilirsin, sadece arkadaşın olsun istiyorsundur. Normal herkes birbirinden hoşlanmak zorunda değil ama eş seçimlerinde dediklerimi unutma. Küresel dünyada güzellik her şey fakat hayat güzeli aramak için kısa. Tek şansımız var ve her şeyin azar azar en iyisini bulmak mantıklı olacaktır. " dediğimde Beth beni pür dikkat dinliyordu. Bir süre söylediklerimi düşündü.

"Haklısın... Akemi'yi arkadaşım olmak dışında göremem. Eş seçerken karakterine bakmak dışına bakmaktan daha zor. Dışını görüyorsun ve olduğu kadar ama karakteri... O kadar çok yalan söyleniyorki sadece durup izliyorum. Söyleyecek sözüm olmuyor. Sen şanslısın Eva istediğin kişiyi buldun. Tabi başkalarıda onu istiyor... " son cümlesini mırıldanarak söylemişti ama ben anlamıştım.

"Kim onu istiyor?" sorumla Beth ayağa fırladı. Ona baktım. Neden bu kadar telaşlanmıştı.

"Söyleyemem. Söylersem çok kızarsın."

"Söylemezsen söylemediğin için kızarım." kaşlarımı çattım."Akemi konusuyla da ilgilenicem. Sende bana kızacağım şeyi söyle." dediğimde gözlerini benden kaçırdı. Onun konuşmasını bekledim. Ne işler karıştıyordu?

''Pier, tuvalette Athan ile görüştüğünü anlatıyordu. Gerçi diğer kızlar ona inanmayıp arkasından dalga geçti ama sürekli beraber...''

Eva; Geçmişten GelenWhere stories live. Discover now