ÖZEL BÖLÜM-1: EMRE

651 84 93
                                    

Merhaba!

Kısa bir aradan sonra oldukça uzun bir bölümle geldim. Emre'nin hayatına daha yakından bakacak olmak beni oldukça heyecanlandırıyor.

Satır aralarında buluşmak dileğiyle! Seni bekliyor olacağım.

İyi okumalar dilerim! xx

(Bölüm Şarkısı/1: The Verve-Sonnet)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Bölüm Şarkısı/1: The Verve-Sonnet)

9 YIL ÖNCE...

SAAT 20.00

Bir süredir sallanmakta olduğum sandalyeden kalkıp toplantı masasının hemen arkasında duvara sabitlenmiş komodine doğru ilerledim. Komodine yaslanıp saatimi kontrol ettikten sonra yeniden dikkatimi slaytlara vermeye çalıştım. Bugün neredeyse ona yakın görüşme yapmıştık. Neredeyse her gün kötüleyen bir mali çizelgeyi gece gündüz demeden çalışarak düzeltmiştik ama ay sonlarında bütün ekip yaptığımız toplantılar hala oldukça zor geçiyordu. Üzerinde aylardır çalıştığımız yeni ürünü piyasaya sürmemize bir aydan az zaman kalmıştı ve her şey üst üste gelirken yaşadığım stres saçlarımı ara ara beyazlatmaya başlamıştı.

Kaşlarımı çattım ve gözlerimi birkaç kere hızla kırpıştırarak slaytlardaki rakamlara odaklanmaya çalıştım. Gün boyunca zihnimin bir köşesine itelediğim haber saat yaklaştıkça kayıtsız kalmayı zorlaştırıyordu. En sonunda pes edip gözlerimi ovuşturduğumda bir süredir gözleri üzerimde olan genel müdürüm ellerini havaya kaldırıp birkaç kez birbirine vurdu. Daha sunum sırası kendine gelmemişti. Sıra ona geldiğinde yeni ürünün çıkmasıyla şirketin yaşayabileceği finansal iyileşme ve olası finansal kayıpların tüm çizelgelerini en basit haliyle anlatacak ve tüm toplantıyı birkaç cümlede özet geçerek toplantıyı kendi bitirecekti ama bunun yerine oturduğu yerden kalkmadan masanın ortasında duran bilgisayara uzandı ve  projeksiyon kablosunu çekti.

"Bugünlük bu kadar yeter çocuklar, bugün çok yorulduk. Gerekli bütün bilgileri size mail olarak atacağım. Bu ay iyi iş çıkardık. Herkese teşekkür ederim. İyi akşamlar."dediğinde sırasıyla masada oturan herkesin yüzüne bakındım. Kimsede devam edecek hal kalmamıştı.

Şirketi devraldığımda işlerin hiçbir zaman düzlüğe çıkamayacağımı düşünüyordum ama genel müdürüm olan bu adam bana bir şeyi hatırlatmıştı. Bir yokuş dahi çıkıyor olsak yol almaya devam ediyorduk dolayısıyla durmamamız gerekiyordu. Durmayı her şeyden çok istediğim zamanlarda herkes benim değişen ruh halime boyun eğerken o odama girmiş ve bana olan durumu küfürler eşliğinde anlattıktan hemen sonra batmakta olan gemiden istifa etmişti. Bunu yaptığında şirkette iki yıldır çalışan bir data analistiydi ama şimdi benden sonra şirkette en yetkili kişiydi.

Herkesin eşyalarını toparlayıp odayı boşaltması birkaç dakikadan az sürmüştü. Son çalışan da dışarı çıkıp kapıyı kapattığında odada sadece ikimiz kalmıştık. Kravatını gevşetti ve tekerlekli sandalyesinde geriye doğru yaslanıp gerindi.

MODEL-2Where stories live. Discover now