Bazen bir bütünü görebilmek için onu parçalara ayırmak gerekir.
Ve şimdi ben; elime aldığım her parça beni derinden kessede, bütüne yaklaştıkça gerçekler beni yaralasada yılmadan özenle koruduğum bütünü parçalara ayıracağım.
Bütünümün en büyük parç...
Satır aralarına tepkilerini bırakmayı unutma! İyi okumalar dilerim! xx
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Bölüm Şarkısı/1: Kanye West- Wolves)
ÜÇ GÜN ÖNCE...
"Anka neden bana kötü davranıyor?"diye sordum bıçağımdaki tereyağını ekmeğe sürerken. Uğur bakışlarını kısa bir süreliğine Hülya'da oyalayıp bana döndü ama bana cevap vermek yerine ağzına bir zeytin atmakla yetindi.
"Son zamanlarda herkes Anka'ya kötü davranıyor. O da herkese. Şartlı refleks gibi düşün, sana özel değildir bence..."dedi Hülya beni teselli etmeye çalışır gibi bir hali vardı. Ekmeğimden koca bir ısırık alıp konuşmak için ağzındaki lokmayı küçültmeyi bekleyen Uğur'u izledim.
"Hayır, sadece Kaya'ya karşı kötü davranıyor." dedi Uğur en sonunda.
"Bak, gördün mü?" dedim Hülya'ya. Hülya sırıtıp omuz silktiğinde ben de gülümsemiştim. En azından Anka'nın sadece bana tuhaf davrandığını fark eden biri daha vardı. Uğur ağzını peçeteyle silip konuşmaya devam etti.
"Bana kötü davranmıyor, sana da öyle. Kız Bora'ya bile bir şey demiyor ki Bora ona neler neler dedi... Hem ben Anka'ya kötü davranmayı bıraktım. Yapamam ki, küçüğüm o benim. Zamanında herkesin ne haltlar yediğini kimse hatırlamıyor gibi görünüyor. Anka'nın Yiğit'le görüşüyor olması benim yediğim haltlardan daha hafif kalıyor mesela. O beni yargılamadı, ben de onu yargılayamam..."
"Sen ne yaptın ki?" diye sordu Hülya kaşlarını çatıp. Uğur'un yüzünün düştüğünü görünce üstelemeyeceğini düşünmüştüm ama devam etti.
"Bir dedikodu vardı, Talya Serter'in vurulmasıyla ilgili. Bir kaynağım bu işle senin bir ilgin olduğunu söylemişti. Yoksa onu sen mi vurdurdun?" diye sordu Hülya bir bulmaca çözer gibiydi. Uğur'un dudakları bir çizgi halini aldıktan hemen sonra kendini Hülya'nın yanından uzaklaştırdı.
"Tanrım hayır Hülya, senin derdin ne?" dedi ensesini kaşıyarak. Hülya'nın kaşları hafifçe kalkmıştı. Doğru yere bastığını anlamıştı ama Uğur'un rahatsızlığını gördüğü için daha fazla eşemeyecekti.
"Ben...özür dilerim. Bir gazetecinin içindeki gazeteciden sıyrılması zor olabiliyor. Seni üzmek istememiştim. Patavatsızlık ettim, özür dilerim." dedi Hülya. Uğur'un bakışları yumuşadığında uzanıp onun sandalyesini kendine doğru çekti. Bu Uğur'u güldürmüştü. Uğur güldüğünde Hülya'da gülmüştü.
"Kaya'yı terslediğinin farkındaydım. Sorduğumda ilk başta bir şey demedi ama sonradan olayı Aslı çözdü. Onunla birlikte içmeye gittiğiniz gün mekanda bir kadın sana asılmış. Anka'da sinirli bir halde onayladı ve hatta kadının sana numarasını verdiğini ve senin de gece onları hastanede bırakıp kadına gittiğini söyledi..."dedi Uğur. Ekmek parçası boğazıma takılmıştı. Öksürmeye başladığımda Hülya bana kendi suyunu uzattı.
