11

660 75 2
                                    

German : ''Al.''

Alvin : ''En?''

German : ''A-L.''

Ona ve onun kırmızı dudaklarına baktım. Dilinde parıldayan sıvı tabakası vardı ve hafifçe dudaklarına bastırıp tekrar yukarı kaldırdı. 

Alvin : ''Normal olan ismim, ses tonunla çok erotik geliyor.''

German : '' Nasıl erotik? Zihninin masum olmadığı açık.''

Bakışlarından kaçtım : ''Evet, masum değilim, bırak şimdi gideyim.''

German'ın kolları sıkıca sardı beni, ''Yapma, sabah çok rahat hissettiriyor, bir süre daha benimle kal.''

Onun büyük gücüyle karşılaşamam yani karar verdim ve onun sert pazu kaslarına geri döndüm. Her neyse, ikimizde erkeğiz, bir sarılmayla hamile kalacak değilim. Dayandım.

''Yatakta kalmayı iyi yapan ne? Sabahın erken saati, günün altın zamanıdır. Şimdi kalkıp verimli bir şeyler yapmanın tam zamanı.*''

*Erken kalkan yol alır.

''Sabahın erken saati?''

German kaşlarını kaldırdı ve yastığın altından akıllı cihazını çıkardı : ''Bak, şimdi saat kaç?''

'' Saat 11 mi?''

Gözlerimi şaşkınlıkla genişlettim çünkü normal biyolojik saatim birkaç yıldır saat dokuzdan sonra kalkmama asla izin vermezdi.

''Neyse ki, şimdi hafta sonu yoksa dersleri kaçıracaktın sevgili başkan.''

En son söylediği kelimeler kulaklarımın kızarmasına sebep oldu. 

Kalktım ve banyo yaptım. Pijamamı çıkarmış olmam onun tarafından alay konusu oldu. Giysilerimizi değiştirdikten sonra beraber kafeteryaya öğle yemeği için gittik. Yolun yarısında, German yakın bir arkadaşını gördü ve onu selamlamak için koşup gitti. Onu sıkılarak beklerken biri aniden omzumu okşadı. Refleks dışı bir hareketle hemen karşı tarafa döndüm. Orada kimse yoktu.

Eski oda arkadaşım diğer tarafta şaşırmış gibi görünüyordu. ''Sen aptal mısın? Omzunun bu tarafını okşadım ve sen diğer tarafa baktın?'' Zihinsel engeli olduğu için onu övmeli mi yoksa azarlaması mı gerekiyordu, emin değildi.

''Niye burda yalnız bekliyorsun?''

Alvin : ''Yemek yemek için oda arkadaşımı bekliyorum.''

''Oda arkadaşın mı? Hangisi?''

Bu konuda konuşunca, son derece kızgın hissediyordum. Hepsi o lanet olası p*çin beni yanıltması yüzündendi. Yoksa, karşı tarafın türünü nasıl yanlış anlayabilirdim?

Eski oda arkadaşım hikayemi dinledi ve küçümsemeyle bana baktı : ''Anladım, German Garcia, Operasyon Departmanı sınıf başkanı, kim onun Alfa olduğunu bilmez ki? Bu kadar cahil misin? Daha önceden isminden bahsetseydin, zaten sana söylerdim.

Alvin : ''...'' Aslında bunu reddedemezdim. 

Eski oda arkadaşımın elindeki inci gibi olan sütlü çayına baktım ve sütlü çay krizim uyanmasına sebep oldu. ''Bana da biraz ver.''

Oda arkadaşım bana döndü ve gözlerini devirdi, sonra büyük bir yudum aldım. Vücudumun oldukça serinlediğini hissettim.

'' Ve bence, tüm gece boyunca seninle aynı yatağa yattı, seninle ilgileniyor olmalı.''

Beni yoldan çıkarttığı zamanı düşündüm : ''Oh, gerçekten mi?''

''Gay radarıma göre öyle olmalı. Sen düz değil misin? Bir düşün, iki düz adam beraber yatar mı??''

Boş bir şekilde 'ah' dedim. Bu doğru, ben neden rahatsız hissetmedim?

''Al!'' Eski oda arkadaşım, 'demirden, çelik olmadığı için nefret etti*'' ve omzumu okşadı. ''Onun tarafından bükülmek istersin?**''

*Beklentilerini karşılamadığı için hayal kırıklığına uğramak.

**Cinsel birliktelik.

Eski oda arkadaşım dırdır ederken başım uğuldadı : ''Bunu düzgünce düşündün mü? Cinsel tercih gibi şeyler, büküldüğünde geri dönemez.''

Şimdi, German ve arkadaşı biraz 'aşk' oyunu oynadı beni ittiğin ve seni geri ittiğim gibi. Ben ve eski oda arkadaşım belli bir mesafede durduk, iki çocuğu izledik, aptal büyük adamlar 'kim ayağını ilk çekerse o kaybeder'.

German bir süre sonra oyunu kaybetti. Sıkılgan gibi bir gülümsemeyle, bana doğru koşarken arkasına dönüp arkadaşına veda etti.  Başını bana çevirdiğinde, güneş ışığı yüzüne parlıyordu, kabarık buklelerinin bile göz kamaştırıcı bir ışığı vardı. Gözleri kavisliydi ve gülümsemesinde bir sıra abeslik bir dokunuşla düzgün beyaz dişleri vardı. Kalbim yerinden sıçradı ve birdenbire öfkeyle döndüm. 

Thump*.

*Kalp ritmi.

German eski oda arkadaşımı görmezden gelerek, acele edip büyük bir köpek gibi bana sarıldı. Çenesi başımdayken, bir miktar tütün ve feromonlarının kokusu da vardı. 

Thump Thump

Kendini tutmadan hala gülüyordu ve onun göğsü yukarı inip kalkıyordu. German gülümsedi ve bana sordu: ''Neye bakıyorsun, çok boş görünüyorsun?

Thump Thump Thump

Kalbim bana ait değilmiş gibi hızlı atıyordu.

Biliyorum, ben bittim. Eski oda arkadaşım bana çok açık söyledi. Eğer bu devam ederse, er ya da geç ona aşık olacaktım.

My Roommate Probably Is Not an Omega(ÇEVİRİ)Where stories live. Discover now