9: Cadı Gibi...

2.1K 187 5
                                    

Vanya sessizce oturuyordu soğuk vadide. Kafası dalgındı yine. Sis ve soğuk suratına çarpıyordu ve Vanya titriyordu. Andrew yine kafasını karıştırmıştı.

Andrew bileğini yakaladığında Vanya durmuştu ve soru sorar gibi bakmıştı Andrew'e. O kadar yalvarır bir sesle konuşmuştu ki Vanya ile, Vanya neredeyse vazgeçecekti gitmekten. Saat ilerliyordu Vanya strese giriyordu ya yine gidemezsem?

Vanya acımıştı onun haline. Bir kaç dakika daha bekleyebilir ve onu sakinleştirebilirdi. Ama bunun tam tersi olmuştu.

" Gitme..." Vanya bileğini kurtardı Andrew'den. Saate göz gezdirdi, henüz bolca vakti vardı ama içinden bir ses yine geç kalacağını söylüyordu. Koltuğa oturdu Andrew'in yalvarır ses tonu üzerine. Andrew göz yaşlarını silmek için uğraştı ama olmuyordu, gittikçe büyütüyordu olayı.

Vanya sinirine hakim olamamıştı. Çıkışmıştı birden ona "Neden ona güvendin o zaman Andrew!" Andrew şaşkındı yine Vanya'dan böyle bir çıkış beklememişti. Duraksadı ve derin bir nefes aldı. "Bana bağırmak için mi geldin buraya Valeria?" Dedi.

Vanya durdu ve kendine hakim olmaya çalıştı. Neler yapıyordu böyle. Neden kendine bir türlü hakim olamıyordu? Hem kendine kızmıştı hem de Andrew'e belki de sadece Ross'a kızgındı.

"Aptal bir kadın için neden kendini sürekli bu hallere sokuyorsun!" Dedi Vanya lafını düzeltmeye çalışarak. Andrew ayağa kalktı ve Vanya'nın gözlerine baktı. "Sen hiç aşık oldun mu?" Vanya duyduğu şeyle birlikte irkildi ve ne diyeceğini şaşırdı. Aşık olmuş muydu ki hiç? Bunun cevabı netti kafasında. Vanya ses tonunu alçalttı ve

"Hayır olmadım." Dedi. Boğazı düğümlemişti sanki. Andrew haklıydı, Vanya bu his hakkında hiç bir şey bilmezken nasıl ona bunları söylerdi. Andrew saçma bir kahkaha attı. "Belli zaten." Vanya ona baktı kızgınca. Belli zaten mi?

Vanya kafasını yana çevirdi ve "Belki daha önce aşık olmamış olabilirim ama bu düşüncelerimi yine de değiştirmiyor sen yine de aptallık ediyorsun." Andrew tekrar güldü. "İnan bana aşık olsaydın böyle söyleyemezdin Valeria." Vanya hiddetlendi. Keşke aşık olsaydım diye geçirdi aklından. Ama yine de Andrew'den hoşlandığını düşünmeden edemiyordu. Aşık olmasa bile bu çocuk onun için önemli hale gelmişti.
Vanya kapıya yöneldi. Tam onu açacaktı ki "Herkese çok çabuk güveniyorsun Andrew. Senin sorunun bu..." Dedi aynı zamanda kendi söylediği yalanları da hesaba katarak. Gerçekten de Andrew ona bir çırpıda inanmıştı. Anlattığı saçma hikayelere yalan şeylere...

Vanya kapının kolunu tuttu ve açtı. Kendine inanamıyordu. Buraya bunun için gelmemişti. Bolca beslenmişti ve kendini zinde hissediyordu. Andrew'e söylediklerinden pişmanlık dahi duymuyordu nedense.

Son sürat soğuk vadiye uçtu. Belki de Ross'u görse iyi olacaktı. Ama yoktu yine...

Derin derin nefes aldı Vanya. Ona ne olmuştu böyle? Neden bu kadar umursamaz ve kötü olmuştu aniden. O müzede ona bir şeyler mi enjekte etmişlerdi ki...

Vanya müzeyi düşününce ürperdi yine. Açıkta kalan kollarına pelerinini sardı. Bir saatten uzun bir süre boyunca burda böylece oturmuştu. Eve gitme zamanıydı ailesi merak etmiş olabilirdi. Süpürgeye atladı ve eve gitti.

Annesi ve babası yine salonda oturuyor ve derin bir konu üzerinde konuşuyorlardı. Vanya meraklanmıştı şimdi. Yanlarına gitti ve karşılarına oturdu. "Ne bu hal?" Dedi babası Vanya'nın ıslak saçlarına bakarak. Vanya "Soğuk vadideydim." Dedi kısaca. Annesi Vanya'yı baştan aşağı süzdü. Kızının şu anda çok güzel göründüğünün farkındaydı. "Sana orayı gösterdiğim için bir an pişmanlık duymuştum ama galiba duymamalıyım çünkü anlaşılan kötülük yapmışsın. " dedi. Vanya annesine baktı ve kafasını evet anlamında salladı. "Nasıl hissediyorsun Vanya?" Dedi babası. Vanya tuhaf hissediyordu açıkça söylemek gerekirse. Kafasını yana çevirdi huzursuzca "Cadı gibi..." Vanya ayağa kalktı ve odasına doğru yürüdü. Yatağına kıvrıldı. Bu gece deliksiz uyuyacağı kesindi ne kadar da kötülük yapmıştı. Gözlerini kapadı. Yine de aklına o ölü cadılar geliyordu. Onlardan kurtulmanın bir yolu yok muydu?

Vanya uyumuştu sonunda. Rüyasında karmakarışık şeyler görmüştü. Andrew yalanlarını öğreniyor cadı şehrine geliyordu Laura ile. Ross Amelia ile harika bir hayat kurmuştu, anne ve babası çok mutluydu. Valeria cadı akademisini başarıyla bitirmişti ve Vanya yapayalnızdı. Cadı şehrinde mahkumların yanında duruyordu ama tek fark vardı o canlıydı. Her şeyin karmaşıklığı yetmiyormuş gibi mutsuz ettiği insanlar etrafını sarmış hüngür hüngür ağlıyorlardı. Vanya bir çığlık attı. Bir an önce uyanmalıydı bu kabustan. Neden kabus gördüğünü anlamıyordu oysa ki iyice beslenmişti.

Vanya uyandığında etraf zifiri karanlıktı. Yorgan yerdeydi ve cam küresi kırık bir şekilde yerde duruyordu. Vanya düşündü. Cam küresi neden kırılmıştı?

Eline aldı kırık cam parçalarını. Bu nasıl olmuştu? Vanya onları bir kenara kaldırdı ve tekrar yatağına uzandı. Uyumalıydı ama kabus görmemeliydi.

Tekrar uyandığında yüzüne gün ışığı vuruyordu. Gece ne gördüğünü hatırlamıyordu. Kalktı ve geçen gün aldığı kırmızı elbiseyi giydi. Ayaklarına topuklu botlarını geçirdi ve saçlarını yandan ördü. Ne yapacağı hakkında en ufak bir fikre bile sahip değildi ama süpürgeyi alıp evden çıkmıştı.

Yolda kimseyi görmeden ilerliyordu. Nedensiz bir şekilde halasına doğru uçuyordu. Eski cadı mahallesine geldiğinde hızını düşürdü ve yavaş yavaş sürdü süpürgesini. Halası Cadı Mary küçük evinin bahçesinde eşiyle birlikte oturuyordu. Vanya'yı fark ettiğinde gülümsedi ve el salladı. Vanya süpürgeyi bir kenara bırakıp yanlarına oturdu.

"Merhaba Derek." Dedi Vanya halasının eşine gülümseyerek. Adam siyah kalın kaşlarını kaldırdı ve hayretle "Buralara uğramazdın Cadı Vanya?" Dedi. Vanya kafasını hayır anlamında salladı ve halasına bakarak "Genelde halam bize uğradığı için gelmeme gerek kalmıyordu." Dedi. Derek "Aşk olsun, beni hiç özlemedin mi?"dedi. Vanya "Hayır tabiki özledim. En çok da senin şu cadı şehrinin hava tahminleri hakkında ki düşüncelerini merak ediyordum. " dedi imalı bir ses tonuyla. Derek bir meteoroloji uzmanıydı. Yani burada havalar genelde aynı olduğundan onun pek de bir önemi yoktu. Bu yüzden de geçim sıkıntısı yaşıyorlardı. "Bak mesela bugün hava düne nazaran daha güneşli, rüzgar az.." Vanya güldü ve "Görebiliyorum" dedi. Ona bu şekilde takılması sorun olmuyordu. Derek çok rahat bir cadı adamdı. Halası da onun en çok bu yönünü seviyordu.

"Bir sorun mu var Vanya?" Dedi halası. Vanya kafasını hayır anlamında salladı ve "Sadece kendimi buraya atmak istedim. Bana bir şeyler oluyor." Dedi. Halası endişeli halini anlamıştı hemen. Derek kalktı ve yanlarından gitti. "Çok kötüyüm." Halası Vanya'ya baktı ve "Neyin var?" Dedi. Vanya kaşlarını çattı. "Gerçek anlamda diyorum. Kötü biriyim." Halası geriye doğru kaykıldı ve düşünceli bir hal aldı. "Tıpkı bir cadı gibi." Dedi daha sonra. Vanya ona hak verdi aslında bu doğaldı, olması gereken buydu zaten. Sadece bunu Vanya anlamak istemiyordu. "Yaş büyüdükçe cadılık da büyür Vanya. Yaş gününe az kaldı değil mi?"

Vanya duyduğu bu şeyle irkildi ve gerçekten de doğum gününe üç ay kaldığını fark etti. Yutkundu. " 18 olduğunda neredeyse tam bir cadı olacaksın tatlım." Dedi halası. Vanya sus pus olmuştu. Bu fikir onu ürkütüyordu. 18 olmasam...

Bu saçma düşünceyi kafasından attı sonuçta istese de istemese de 18 olacaktı. "Anladım. Teşekkürler Cadı Mary." Dedi Vanya ve halası daha ona cevap veremeden süpürgeye atladı.

Eve gelmişti tekrardan. Annesine bakındı ama yoktu yine. Babası zaten iş yerinde olmalıydı. Vanya annesinin odasına girdi. Dolabın kapağını açtı ve annesinin cadı şapkalarından birini aldı. Kafasına geçirdi ve aynaya baktı. İşte şimdi tam da bir cadıya benziyordu. Neden bu hoşuna gidiyordu?

Vanya yaptığından her ne kadar hoşnut olsada içinden bir ses şapkayı geri bırakmasını söylüyordu. Elleri istemsizce şapkanın kadife kumaşına dokundu. O kadar güzel hissettiriyordu ki. Derin bir nefes aldı ve şapkayı kafasından aldı. Şapkaya hüzünlü bir şekilde bakıyordu sanki asla ona sahip olamayacak gibi... Sadece üç ay kadar beklemesi onun için yeterli olacaktı ama şimdiden sabırsızlık ediyordu.

Şapkayı rafa kaldırdıktan sonra kendi odasına döndü ve mor desenli koltuğuna oturdu. Huzursuzca koltuğa yayıldı ve bir uykuya kapıldı.

**
Oy vermeyi unutmayın...

Vanya Kristie (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin