KURAL 9 : Çok Bilen Çok Yanılır!

350 39 58
                                    

An itibariyle 3 kitaba birden yeni bölüm!!

***********//////*************


İnsanlar doğdukları andan itibaren seçim yapmak zorunda kalırlar. Bahsettiğim seçimler elbette ailesini seçmek gibi şeyler değil. Nitekim aileler seçilmezdi. Ailen senin kimliğindir. Benim bahsettiğim küçükken bize sorulan 'anneni mi daha çok seviyorsun yoksa babanı' sorusunun başlattığı süreç. İşte o anlar insan, hayatının seçimlerden ibaret olduğunu.

Bana ikinci bir şans verildi. Yaptığım seçimler hepimizin geleceğini belirliyordu. Bundan mutlu muydum? İstediğimin aksine, hayır mutlu değildim. Hayatımın kontrolü bana verilmişti. Benimse kontrol edecek iradem kalmamıştı.

''Plana başlıyor muyuz?'' dedi Sera. Meriç'e bugün büyük bir ders verecektik. Mehmet onunla ilgilenecekti. Biz de kafede onları bekliyorduk.

''Dahil olmak istediğinize emin misiniz?'' dedim. Onları bu işe bulaştırmak bana zor geliyordu. İstemiyordum.

''Başlama yine. Bizi itemezsin. Seni yalnız bırakmayacağız.'' dedi Damla. İkisine de minnetle baktım. Riskli bir plandı ama onlar yine de yanımdaydılar.

''Geldiler.'' dedi Sera. Kafenin girişinde gözleriyle bizi arıyorlardı. Daha kolay bulabilmeleri için elimi kaldırdım. Bizi fark edince olduğumuz masaya doğru yürüdüler.

''Biz geldik.'' dedi Mehmet.

''Selam.'' dedi sarı pipili işbirlikçi ispiyoncu. 

''Hoş geldiniz.'' dedim gülümseyerek. ''Umarım burayı bulmanız zor olmamıştır.''

''Neden burada buluştuk?'' dedi Meriç. Ara sokaklardan bir kafeyi seçmiştik. Kafe kalabalıktı ama en azından bizim çevremizden kimse yoktu.

''Konuşacaklarımız beşimizin arasında kalmalı da ondan. Melih seni kendi tarafında zannediyor. Birine yakalanmayı göze alamazdık.'' dedim.  

''Haklısın. Plan nedir?'' dedi. Direkt konuya girmesi iyi olmuştu. Yine de ona istediğini bu kadar kolay vermeyecektim. 

''Önce biraz bir şeyler içelim.'' dedim. O sırada garson siparişlerimizi getirmişti . ''Siz yokken sipariş verdik. Sana da kivili smoothie söyledik. En sevdiğin meyveymiş.'' 

''Sen nereden biliyorsun.'' dedi Meriç. 

''Sosyal medya hesabına baktım. Özellikle kivi kiviyi söker temalı fotoğrafı gördükten sonra kivi hayranı olduğunu anlamam zor olmadı.'' dedim gülümseyerek.

''Beni mi stalkladın?'' dedi. Onu şaşırtmaya devam etmeliydim.

''Melihin aksine ben dostlarımı önemserim. Seni tanımak için biraz baktım. Açıkçası bu kadar eğlenceli biri olduğunu bilmiyordum. İyi ki bizimlesin.'' diyip bardağımı kaldırdım. Diğerleri de bana eşlik etti. Bardakları tokuşturduktan sonra kahkahalar eşliğinde içmeye başladık. Meriç'i iyiliğimizle ezecektik. 

''Artık aynı tarafta olduğumuza göre aramızda sır kalmamalı.'' diye başladım. Hepsi bana katılmıştı. ''Başkanlık seçimi sırasında bir ses kaydı çıkmıştı ya hani. Hatırlıyorsundur belki.'' 

''Evet.'' dedi. ''Melih benim gözümü kör etmişti ve ben size inanmamıştım.''

Güzel oynuyordu. Birinin ona dürüst olmayı öğretmesi gerekiyordu.

''Aslında o iş tam olarak öyle değil.'' dedim. Üzgün surat yapmayı unutmamıştım. Olabildiğince doğal ve samimi görünmeliydim.

''Nasıl yani?'' Yüzündeki şaşkınlık görülmeye değerdi.

Masum: İntikam [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin