6.Bölüm: Kalp Atışları

253 34 131
                                    

Medya alev alev..

5.Bölüm: Kalp atışları
*Başlangıcı da sonu da oydu.*

Keyifli okumalar..

*

Ali duydukları cümlerle derin bir sızı oluşmuştu kalbinde. Her zaman duygularını kontrol eden bir adamdı o ama şuan o sert halinden eser yoktu. Yüzünde Yaprak'ın dediklerine şaşırmış bir ifadeyle bakıyordu.

Yaprak karşısında ki adamın ona bakan yüz ifadesini görünce şaşırmıştı, buraya geleli kaç gün olmuştu ama bu adamı tanıdığı ve anlattıklarına kadar sert bir iyüz ifadeden fazlası yoktu. Şimdi onun bu haline şaşırmıştı.

Elini Ali'nin koluna koyduğunda Ali sanki ona ateş değmişcesine geri çekilmişti. Yaprak kaşlarını çatıp sorgulayıcı bir ifade ile baktı. "Ali iyi misin?"

"Eve gir!" Yaprak adamın bu ani çıkışına korkmuştu. Tam ağzını açıp bir şey diyecekken Ali tekrar konuşmuştu. "Eve gir dedim sana!" Yaprak ona emir verilmesinden nefret ederdi. Ali'nin ona emir verici konuşması onu öfkelendiriyordu.

"Bana emir verme!"

"Sana son kez diyorum eve gir!" Ali'nin adeta tıslayan sesinden biraz olsada tırsmıştı. Onu bu denli öfkelendiren şeyi merak etmişti doğrusu. Ne dedim ki diye düşünürken Ali'ye başını çevirmişti. Ali'nin gözleri kahverenginin en koyu tonunu almıştı.

"Aman gidiyorum be!" diye söylenerek eve girdi Yaprak. Ali hızlı ve sert adımlarda yürüyordu. Her adım atışında mahallede tok bir ses yankılanıyordu. Elleri ile yüzünü kapatıp adımlarını sürdürmeye devam etmişti.

"Ben ona Aşığım! Ben ona aşığım..ben ona aşığım..." Sert sesi sonlara doğru yumuşamıştı. Bir elini saçlarının arasından geçirirken aklına teker teker küçüklükte ki anıları geliyordu.

Küçük çocuk maçı kazandıktan sonra her zaman ki gibi Baran'ın yanına uğramıştı. "Baran abi ben geldim," diyerek mahalleye doğru seslenmişti ama kimsecikler yoktu. "Baran abi nerdesin?" Bu seferde seslendiğinde kimse olmadığını görünce şaşırmıştı. Baran her zaman olduğu yerde değildi çünkü. Arkasını döndüğünde küçük bir kız çocuğu görmüştü. Kumral saçları dağılmıştı. Ali hemen bir çöp konteyrın arkasına gizlenip kızın hareketlerini izlemeye koyulmuştu. Ali küçük kızın üstünü görünce içi acımıştı. Yalın ayak ve üstünde yırtık bir pantolan vardı, üstünde ki yeşil tişörtte oldukça eskiydi. Kafası eğik olması onu daha da meraklandırıyordu. Kız birden durunca Ali bütün dikkatini onun üstüne vermişti. Kafasını kaldırıp etrafına bakındığında Ali birden kalbini tutmuştu. Küçüğün yeşil gözlerini görünce birden nedense kalbi duracakmış gibi hissetmişti.

Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki birden duracağını zannedip elini oraya koymuştu. Kızın akan gözyaşlarını görünce ne yapacağını şaşırmıştı. Birden konuşmaya başlayınca Ali histerik bir gülüş atmıştı. "Baran nerdesin? Sana ihtiyacım var," Abisi dediği adamı tanıyor muydu? Acaba nerde tanışmışlardı. Onu bu düşüncelerden kurtaran kızın birden onun tarafına yürümeye başlayınca hemen ayakkabılarını çıkarıp kenara koymuştu. Yavaş hareketlerle ordan uzaklaşırken ikide bir arkasına dönüp bakıyordu, yakalanmak istemiyordu. Bir eski bir binanın arkasına geçince ayakkabıları aldı mı diye kontrol ediyordu. Küçüğün ayakkabılara baktığını görünce sessizce fısıldamıştı. "Hadi al şunları hadi be küçük!" derken kız ayakkabıları giyince sanki dünyalar onun olmuş kadar sevinmişti. Ali arkasına dönüp kendi mahallesine giderken yolun kalanını cıplak ayakla yürüyecekti, ayakları acıyordu ama mutluydu. Galiba aşık olmuştu.

Geçmiş Ve GelecekWhere stories live. Discover now