4. Bölüm:Dua

250 40 246
                                    

Bölüm şarkısı:Ahmet Kaya-Ay doğuyor

4.Bölüm: Dua 
"Hiçbir şeyim."

İyi okumalar 💙🙏🏼

◇◇◇◇

Ali Tekelioğlu hastane koridorunda dört dönüyordu, doktor hala çıkmamıştı ve bu durum onu endişeye sokuyordu. Ali koltuğa oturup sağ ayağını sallamaya başlamıştı. Gergin olduğu zamanlarda her zaman yapıyordu. Kadir ve Barış'ta gergin bir şekilde bekliyordu.

Gergin bir beş dakikanın bekleminin ardından acil kapısı açılmış doktor çıkmıştı. Ali koltuktan hızlıca kalkıp doktorun karşısına geçmişti. "Yaprak Ayvaz yakınları." dediğinde Ali hemen atlamıştı.

"Biziz!" Doktor kafasını sallayıp konuşmaya başlamıştı. Hepsi doktorun ağzından çıkacak kelimeleri bekliyordu.

"Bir kaç tektit yaptık. Sonuçlara göre karar vereceğim. Şuan kendisi uyuyor müşahedeye aldığımızda yanına girebilirsiniz ama hastayı yormayalım. Geçmiş olsun." demişti. Doktor gittikten sonra acilin kapısı tekrardan açıldı ve sedye ile Yaprak çıkmıştı. Barış direkt sedyenin başına giderken Ali biraz geride durmuştu. Müşahedeye giderlerken etrafta Baran'ın sesi duyulmuştu. Kadirle Ali dururken ikisi de birbirine baktı. 

"Sen git kardeşinin yanına ben hallederim." dedi genç adam. Kadir ilk başta tereddütte kalsa da Yaprak'ı daha çok merak ediyordu. Kafasını sallayarak Barışların peşinden giderken Ali danışmanın oraya doğru yürürken Baran'ın sesi daha  net duyuluyordu. Görüş alanına Baran ve onu tutmaya  çalışan iki güvenliği görünce gözlerini kıstı. 

"Baran!" Ali, Baran'ın dikkatini çekeceği ses tonunda bağırmıştı. Baran anında durgunlaşıp ona doğru dönerken güvenliklerde durmuştu. Ali kapıya doğru yürürken Baran ilk sorgulasa da onun peşinden takıldı. Ali önde giderken Baran'da onu takip ediyordu. Bahçenin kimsenin göremeyeceği bir yere geçince Baran, Ali'nin karşısında durmuştu. 

İkisi de tedirgin, ikisi de öfkeliydi. Öfkelerinin ne olduğunu bilmezken tedirgin olmaları zaten belliydi. 

"Ne oldu çabuk söyle Yaprak'ın yanına gideceğim." dedi Baran. Arada ki gerginliğe rağmen ilk konuşan o olmuştu. Baran'ın kara gözlerinde ki saf endişeyi fark etti Ali. Bu kadar yakınmıydılar diye düşünmeden edemedi. 

"Yaprak müşahede de uyuyor şuan. Bir kaç tetkik yapılmış iyi durumu." Baran karşısında onunla aynı boylarda olan adamın açıklamasından sonra derin bir oh çekmişti. Hastaneye gelene kadar bir sürü şey kurmuştu kafasında. Bakışları Ali'yi gördükten sonra yine sert haline bürünmüştü.

"Karşıma bir daha çıkma Baran, bu iki oldu. İlkinde Yaprak için affettim, şimdide bir şey yapmıyorum ama bir daha karşıma çıkma." Ali ikinci kez Yaprak için düşmanına bir şey yapmıyordu, bu nasıl işti böyle? Baran bir adım attı ve gözlerini kıstı. 

"İki gündür hayatında olan bir kadın. Senin beni vurmanı mı engelliyor Ali?" Ali'nin içinde harlanan ateşe bu sözler odun olmuştu. Ali'nin çenesi kasılırken Baran ondan daha da rahattı. 

"O kadın benim hayatımı kurtarmasaydı şuan karşımda bu sözleri sarf edemezdin Baran. Aklını başına topla ve doğru kelimeleri seç." Baran'a bu sözler etki etmemiş gibi rahat tavrından ödün vermedi. 

"Bana karşı tehditlerin bittiyse ben Yaprak'ın yanına çıkıyorum." dedi. Son bir şey hatırlamış gibi o tehditkar bir ifadeye büründü. "Seni Yaprak'ın yanında görmek istemiyorum Tekelioğlu. Bu ikimiz içinde iyi olmaz." dedikten sonra Ali'nin omzuna çarparak yanından geçip gitmişti. Ali sarsılsa da burnundan öfkeyle soludu. Eşofmanın cebinden sigara paketini çıkarttı, paketten bir dal alıp dudaklarının arasına yerleştirdi. Çakmakla yaktıktan sonra turuncu filtreden bir duman çekti. 

Geçmiş Ve GelecekWhere stories live. Discover now