7.Bölüm:Araf

60 9 70
                                    

7.Bölüm:Araf
Yedi cihana kafa tutardı da bir kadına sesi çıkmazdı.

Şarkı Yener Çevik- Senden gizledim.

İyi okumalar..'

-

Bazı anlar vardır ki kalbinin acıyla kasıldığı ama nedenini bilmediğin. Gitmekle kalmak arasında oluşan çizgide yürümek gibiydi şuan yaşadığım an. Acıyan kalbim ama kime acıdığını bilmeyen.

Karşımda ki görüntü içimde büyük sancıya yol açmıştı. Ali eline aldığı bir odunla Baran'a hırsla vuruyordu. Öfkesi ne kadar büyük olsa geçmeyecek gibiydi. Kendime geldiğimde sesimi yükselttim.

"Durun! Ali dur!" Ali benim haykırışımdan sonra Baran'ın yüzüne indireceği eli havada kalmıştı. Ali'nin bakışları bana döndü, beyaz gömleğine ve yüzüne kan sıçramıştı. Acı kahve gözleri benim yeşillerimle buluştu. Şuan bende ona odaklıyken Baran ne ara ayağa kalkmıştı görmemiştim. Ali bana bakarken ona kafa atmasıyla Ali yerle buluştu.

Saniyesinde Baran üzerine çıktı ve sıkılı yumruğunu Ali'nin yüzüne indirdi. Ali hareket etmezken ikisinin de üstü başı kan içindeydi. "Baran dur!" Baran'ın yanına gittiğimde kolundan onu çektiğimde Ali son kalmış gücüyle ona tekme atmıştı. Ali ağzında ki kanı tükürdü, saçına bile kan karışmıştı. Baran'ın başından tuttu ve sertçe duvara geçirdi. Çıkan sesle irkildim ve korkuyla çığlık attım. İkisinden birbirlerini öldürecekti. Ali yere düşen Baran'ın yüzüne yumruklar atıyordu.

"Ali dur! Ali yalvarırım ölecek!" Ali'nin kolundan tuttuğumda kendini geri çekti ve tekrar yumruk attı. Yapacak çarem kalmadığında Baran'ın yüzüne elimi koydum, Ali'nin tekrar eli havada kalmıştı. Gözleri benle buluştuğunda gözümden ne ara aktığını bilmediğim yaşları fark etmiş olacak ki sertçe yutkundu. Ali yavaşça üzerinden kalktı ve kenara geçti.

"Baran! Baran lütfen gözlerini aç!" Ellerimle kanlı yüzünü tuttum.Bilinci kapanmıştı. Baran'ın kolunu omzuma atıp onu kaldırmaya çalıştım. Ağır olduğundan hareketlerim yavaş olsa da sonunda kaldırmayı başarmıştım. Gözlerim son kez Ali'ye değdiğinde onunda gözlerinin kapanmış yaslandığı duvarda başının sağ tarafa düştüğünü gördüm. Kahvenin kapısını tek elimle açarken dışarda ki uğultu sessizliğe kapanmıştı.

"Serkan arabayı getir!" Kalabağın önünde duran gence söylediğimde koşarak kenarda ki arabaya doğru gitti. Barış abime döndüm bu sefer. "Ali içerde baygın bakın ona." dedim sakince. Barış abinin gözleri kocaman olurken onunla bir kaç kişi daha içeri koşmuştu. Serkan kalabalığa korna çaldı. Millet geri çekilirken Serkan tam önümde arabayı durdurdu, bana Baran'ın gençlerinden bir kaçı yardım ederek Baran'ı arabaya bindirdik. Baran'ın yanına binerken gözlerim kahveden çıkarılan Ali'ye çarptı. O da kendinde değil iki kişinin kolları arasında çıkarılmıştı.

Arabaya bindim ve kapıyı kapattığımda yanımda baygın yatan adamın kanlarına rağmen saçlarını okşayıp alnından öptüm. Baran yolda benim adımı sayıklayınca hastanelik bir durum olduğunu söyledi Serkan. Zaten gidersek birde bunun polisi vardı. Baran'ın evinin olduğu sokağa girdiğimizde mahallede endişeli dolaşan bir ordu gençleri gördüm. Baran'ı eve taşımamızda yardımları olmuştu. Baran'ı koltuğa yatırdıklarında hepsi dışarı çıkmış Baranla ben kalmıştım.

Onu böyle görmek kalbime acıyla yakmış küle çevirecekti. Onu hiç böyle görmediğim için benim için garipti. Gözyaşlarımı sertçe elimin tersiyle silerken ayağa kalktım ve gömleğinin bir kaçı kopmuştu. Gömleğini çıkarttığımda gözlerim kızarmış sopa izlerine takıldı. Onların düşman olduğunu biliyordum ama bu kadar büyük bir husumet olduğunu hiç bilmiyordum. Serkan içeri girdi ve ilk yardım çantasını bıraktı.

Geçmiş Ve GelecekTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang