24

11K 1K 685
                                    

Kısa bir aradan sonra Merhabalar🤗 Siz okurkuşlarımı oldukça fazla beklettiğimin farkındayım ama hem evde ki tadilat işleri hemde Deniz Subayım'ı, YouTube ye yetiştirme çabası beni oldukça yordu ve buraya kendimi veremedim🙈😔 Fakat artık buradayım, tüm uğraşlarım son buldu ve bende kendimi Yönüm Sana'ya adadım🥰 Akif ve Suhandan'ın sürükleyici macerası artık kaldığı yerden devam ediyor💫 Buyrun bölüme💚

"Yolda durmaksızın otele gidip, konuşacağız. En baştan, her şeye en baştan başlayacağız la mia muce! Sen ve ben, sadece ikimiz! Geleceğimiz hakkında her şeyi açığa kavuşturacağız."

**********

Suhandan, bir köşede sessizce Akif'in otel işlemlerini halletmesini beklerken, resepsiyonda ki çocuğun oda kartlarını uzatırken, Akif'in gözlerinin neden parladığına anlam veremedi. Acilen İtalyan'ca öğrenmesi gerekiyordu.

"La vostra suite per la luna di miele è pronta, signore, andiamo. "  *Balayı süitiniz hazır efendim buyrun*

"Grazie!"  *Teşekürler*

Anladığı tek şey Akif'in teşekkür etmesi olurken, kendiside genç çocuğa teşekkür ederek önden yürüyen adamın peşine takıldı. Suhandan, oldukça sessiz bir şekilde Akif'in takip ederken asansöre bitmiş ve en üst kata çıkarak bir süit dairenin önünde durmuşlardı.

Akif, elinde ki kartla kapıyı açarken Suhandan, onun nezaket gereği ilk önce kendisini odasına bıraktığını sanmıştı ama beklediği gibi olmadı. Akif'te onunla birlikte odaya girerken hemen kapı eşiğinde onu durdurarak önüne geçti.

"Sen nereye?"

"İzin verirsen odama geçeceğim."

"Burada sen mi kalacaksın?"

"Sì!" *Evet*

Suhandan, aldığı cevap karşısında saf bir şekilde "Peki ya ben?" Diye sorarken Akif, suratına çapkın bir gülüş ekleyerek kendisine yaklaştı ve elini burnuna vurarak "Sende burada kalacaksın" deyip içeriye geçti.

Suhandan, adamın rahatlığa söyleyecek kelime bulamazken koca suitten içeriye girdi. Akif'i salonda bulamazken, camlı bölmeyi geçerek yatak odası olduğunu tahmin ettiği odaya girdi ama girmez olaydı. Yatağın beyaz çarşafları komple kırmızı gül yapraklarıyla kaplıydı. Bu da yetmezmiş gibi aynı güller yerlere serpilmişdi ve yatağın ortasında ise büyük bir fondü ve içinde şarap olduğunu tahmin ettiği uzunca bir şişe vardı. Tüm bunlar sanki çok normalmiş gibi, odanın sağ köşesinde camın hemen yanında yine güller ile donatılmış bir jakuzi vardı ve çok sevgili eşi jakuzinin yanında suyun sıcaklığını kontrol ediyordu.

Aman Allah'ım burası balayı suitiydi!!!

Suhandan, Akif'ten tarafa bakmazken utancından eriyip yerle bir olmayı diledi. O böyle bir sahnenin içine düşecek kadın mıydı Allah aşkına? Şaşkınlıktan olsa gerek bir kaç saniye sonra sesini bulmayı başaran Suhandan, hızlı bir şekilde odadan çıkıp salona geçti ve olduğu yerden Akif'e doğru seslendi, daha doğrusu bağırdı.

"Sen balayı süiti mi tuttun?"

Kendisinden beklenmeyecek bir hırcınlıkla avaz avaz bağıran Suhandan, Akif'i salonun girişinden sırıtırken bulduğunda saçını başını yolmak istedi.

Bu ne rahatlıktır ya!

"Odayı ayarlayan sendin Suhandan, ben nasıl müdahil olabilirim ki?"

Akif'in saf ayağına yatmasını hiç mi hiç yemeyen Suhandan bir hışımla odadan çıkıp soluğu resepsiyonda aldı. Eğer eli boş bir şekilde odaya geri dönmüş olmasaydı oldukça cool bir performans sergilemiş olurdu ama gelin görün ki klişelerin babasını yaşamış ve ne hikmetse otelde hiç oda kalmadığı için kendisine ayrı bir oda tutamamıştı.

YÖNÜM SANAWhere stories live. Discover now