26.

30.2K 2.2K 336
                                    

    Herkese merhabalar😊🤩 Bugün bölümü erken paylaşayım dedim... Bu bölüm biraz hızlandırılmış bölüm niteliğinde. Bazı insanlara şaşıracağınızı düşünüyorum. İnşallah beğenirsiniz. Keyifli okumalar😇💞💞    

                                   5 sene sonra...

       İpek saçlarını toplayarak hızla merdivenlerden indi. Sofadan salona doğru baktı, Emine ile babasının hemşiresi Handan Hanım mutfaktaydı. Süha ve Burak televizyon izliyor, Derin ise bilgisayarın başında heyecanla üniversite tercih sonuçlarının açıklanmasını bekliyordu. Sofanın kapısına elini yasladı.

"Handan Hanım, bugün babamı bahçede gezdirelim diyorum. Hava çok güzel." Handan Hanım mutfaktan kendisine doğru baktı ve ayakta içtiği çayı hemen tezgahın üzerine bıraktı.

"Tabi İpek Hanım. Şimdi mi çıkarayım?"

"Evet. Hem ben çıkmadan tekerlekli sandalyesine yerleştirelim. Niyazi'nin işi var. Emine de malum hamile."

"Kusura bakmayın İpek Hanım." diyerek araya girdi Emine. İpek gülümsedi.

"Ne kusuru Emine. Sen de fazla yorma kendini. Hadi Handan Hanım, şu işimizi halledelim yoksa geç kalacağım işe." diyerek babasının odasına geçti sofadan. Babası karşısındaki açık televizyona bakıyordu. Reklamlar vardı.

"Günaydın baba."

"Günaydın. Şu kanalı değiştirsene İpek. Sabahtan beri reklam izliyorum. Bir bitmedi."

"Bunu kapatalım bence. Bugün seni dışarıya çıkartacağız. Hava güzel." diyerek kumandayı alıp televizyonu kapattı. Sonra dolaptan bir atlet ve tişört çıkardı. O sırada Handan Hanım da içeriye girdi.

"Handan Hanım siz babamı dik tutmaya çalışın ben de üzerini değiştireyim."

"Tamam." diyerek kadın Feyyaz Bey'in yatağına yaklaştı ve sırtından tutarak adamı doğrulttu. İpek de hızla adamın üzerindekileri çıkartıp atletini ve tişörtünü giydirdi. Ardından Feyyaz Bey'i geriye bıraktılar yavaşça. İki kadın da derin birer nefes alıp verdiler. Bunu yapmak hiç de kolay değildi ve her defasında yoruluyorlardı. Sonra İpek tekerlekli sandalyesini yaklaştırdı yatağın kenarına. Üstünü değiştirmekten daha zor bir şey varsa o da adamı kaldırıp tekerlekli sandalyesine yerleştirmekti herhalde. Handan Hanım'a baktı.

"Handan Hanım siz bacaklarından tutun, ben de kollarının altından tutayım. Sonra da üçe kadar sayınca kaldırıp sandalyesine yerleştirelim. Siz sonra kemerlerini bağlarsınız ben babamı tutarken."

"Tamam." Handan Hanım bacaklarından İpek de kollarının altından tuttu yaşlı adamı ve İpek üçe kadar sayınca ikisi de aynı anda kaldırıp sandalyesine koydular. Handan Hanım el çabukluğu ile kemerlerini bağladı, başını arkadaki başlığa yasladılar.

"Rahat mısın baba?"

"Kızım her defasında bunu soruyorsun. Ben rahat olup olmadığımı hissedebiliyorum mu ki? Herhalde rahatımdır." dedi gülerek, iki kadının da gülmesine sebep oldu. İpek sandalyenin arkasından itti, odadan koridora oradan da sofaya açılan kapıdan sofaya çıkarttı onu. Oturma odasına doğru ittirirken sandalyeyi odada bir çığlık koptu. Derin heyecanla ayağa fırlamış, ellerini de ağzına kapatmıştı.

"Açıklandı sanırım. Evet, açıklandı. Abla gel baksana sen. Ben bakamam. Ay! Çok heyecan yaptım." İpek de heyecanlandı onun heyecanıyla. Evdeki herkes bilgisayar başına koştu.
Bilgisayarın başından bir tek kaçan Derin'di. İpek sandalyeye oturdu, sayfayı açmak için fareye tıkladı. Yoğunluktan dolayı yavaş açılıyordu. Hepsi heyecanla beklerken sayfa açıldı. Bir an herkes dondu, Derin onlara baktı. Korkuyordu genç kız.

Bir Ayrılık Bir de Bebek(Tamamlandı)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz