Yaralı (TAMAMLANDI)

Bölüm 22:

Ali da Costa;

Merve ablalar balayına çıkıp dönmüşlerdi bile, Gamze'yle beraber gizli gizli buluşmaya devam ediyorduk.

Geçen Gamze yine yanıma geldi

"Yine burada mı uyuyacaksın?" Diye sordum yatakta doğrularak, gülümsedi, "Hayır bugün konu başka" dediğinde gülümsedim, heyecanlı gibiydi

Azra'yı dinleyip, kimsenin yerine karar vermemeyi deneyecektim, en azından bir süre.

Belinin arkasına sakladığı ellerini çıkarttı, bir defter tutuyordu

"Ne o?" Diye sordum

Gülümseyerek bağdaş kurup yanıma oturdu, defteri açtı ve bana gösterdi

'Ölmeden önce yapılacak listesi'

Bir şey diyecekken hemen sözümü kesti, "Bir şey demeden önce bir oku" dediğinde, yutkunup defteri elime aldım

- Ali dilini öğrenmek
- Ali'yle yolculuğa çıkmak
- Aynı evde yaşamak

Devamını okumadan kafamı kaldırıp Gamze'ye baktım, "Ali dilini öğrenmek derken?" Diye sordum

"Yani şey demek, 'Ali gibi sevmek', 'Ali gibi gülmek' sen çok güzel seviyorsun, insan kendini senin yanında o kadar özel hissediyor ki.."

Yanağından öptüm, "Seni çok seviyorum sevgilim", gülümsedi, "Kızmadın değil mi?", dedi çocuk gibi

"Benimle tam olarak ne zaman yaşamayı düşünüyorsun?" Diye sordum sırıtarak

"Evden kaçmam lazım" dediğinde güldüm, "Senin eklemek istediğin bir şey var mı?" Diye sordu

"Sen de bana Gamze dilini öğret" dediğimde ela gözleri beni buldu, "Sevmeyi öğretmek için mi?" Diye sordu

"Senin gibi yaşamayı öğrenmek için" dedim düz bir sesle

"Bak bunu da öğrenmek istiyorum işte" dedi eliyle beni göstererek, gülümsedim "Neyi?"

"Beni her seferinde nasıl anladığını bilmek istiyorum, konuşmadan nasıl beceriyorsun bunu?"

"Seyrediyorum sadece seni" dedim omuzlarımı silkerek

Biri kapının kulpuyla oynadı, Gamze korkuyla bana baktı, "Sakin ol" dedim hemen, kapıya vurup, "Ali?" Diye seslendi kapının arkasındaki

"Lavaboya geç sen" dedim hemen Gamze'ye, yataktan kalkıp hemen lavaboya gitti, sakince ayağa kalkıp kapıyı açtım

Serkan'dı, sessizce "Gamze var içerde" dedim kapıyı üzerimize kapatıp onu kapıdan uzaklaştırdım

"Konuşmamız lazım" dedi Serkan, merdivenlere yöneldi, onu takip edip üst katta çıktım

"Ne oldu?"

"Cansu bana trip atıyor" dedi, güldüm, "Oğlum gece gece kafayı mı yediniz siz?" Diye sordum

"Ya ben diyorum ki, herkes burada, gel buraya tatil yapalım, buradan da başka bir yere gideriz falan, istemiyorum dedi kapattı suratıma" güldüm, tam Cansu'ya göre bir hareketti

"Peki sen niye gitmiyorsun?" Diye sordum sakince

"Nereye?"

"Onun yanına, mesela yarın sabah bir bilet alıp yanına gitsen, ona sürpriz yapsan, o seni gezdirse olmaz mı?" Diye sordum

Çekinerek, "Olur mu? Ya yine kızarsa?"

"Ya saçmalama, Cansu sürprizlere bayılır, sen dediğimi yap" güldüm haline, "Benimle işin bittiyse gidiyorum ben" dedim ve merdivenlere doğru yöneldim