KUYU 'XIV"
Gözler her zaman doğruyu gösterir mi?
Ya da her duyduğumuz doğru mudur?
Ben ne gördüklerime ne de duyduklarımın doğruluğunu kavrayabiliyordum.
Banyonun kapısını açtığımda hiç beklemediğim bir manzarayla karşılaşmıştım.
Mert ve Emir?
Emir Mert'i banyonun beyaz fanyansına yaslamıştı Mert ise tepkisizce duruyordu.
Benim banyoya girmemle ikisinin de bakışı aynı anda beni bulmuştu. Emir kısa bir süre bana baktıktan sonra ellerini Mert'in gömleğinin yakasından çekip bir adım gerilemişti Mert de gömleğinin yakasını düzeltip ellerini cebine sokmuştu.
Bakışlarım ikisinin üzerinde gidip gelirken kafamda ki soru işaretleri çoğalmıştı.
Elif'in odasında Mert'in ne işi vardı?
Elif neredeydi?
Emir'le Mert neden banyoda kavga ediyorlardı?
Dudaklarımı aralayıp onları sorguya çekeceğim sıra Emir benden önce davranıp ilk soruyu o yöneltmişti.
"Senin ne işin var burada?"
Gerçekten mi?
Bunu bana mı soruyordu?
"Asıl senin ne işin var burada? Burası Elif'in odası değil mi? ikinizin de burada ne işi var? Elif nerede?"
Aklımdaki soruların bir kısmını tek nefese sığdırarak sorduğum da bakışlarım hâlâ ikisinin üzerinde gidip geliyordu.
Mert imalı imalı Emir'e baktığın da Emir afallamışa benziyordu. Ne zaman ellerini saçlarına atıp orada tutsa bu hareketi bozguna uğradığını gösteriyordu.
Elini saçından çekip yanıma geldiğin de kolumdan tutarak beni banyodan çıkarmıştı. Gerçekten böyle kalabileceğini mi zannediyordu?
Kolumu ondan kurtarıp bir adım geriledim. "Sana bir soru sordum Emir şahmaran ve sen bunu cevaplamadığın sürece ben buradan gitmeyeceğim?"
Mert de arkamızdan banyodan çıktığın da sırtını duvara yaslamıştı. Yan gözle bana baktıktan sonra tekrar Emir'e dönüp konuşmaya başladı. "Kızın sorusu cevaplasana Şahmaran."
"Kes sesini yoksa senin yedi ceddini sikerim."
Emir'in küfürüyle yüzümü buruşturduğum da Mert'e baktım. Hiç bozuntuya vermeden sırıtıyordu. Burada bir haltlar döndüğü kesindi.
Emir'den laf alamayacağım kesindi şansımı Mert'ten yana kullanacaktım. Yanına gidip karşısına dikildiğim de başımı kaldırıp yüzüne baktım o da beni görebilmek için başını eğmişti. Ben kısa biri değildim hatta ortalamanın üzerindeydim ama bu iki adam fazla uzundu hatta Emir Mert'ten bile 2 ya da 3 santim uzundu.
Gözlerimi kısarak onun mavi gözlerine baktığım da konuşmaya başladım. "Noluyor burada Mert? Elif nerede?"
Derin nefes aldığın da başını kaldırıp bir süre Emir'e bakmıştı ama Emir'den hiç ses falan çıkmıyordu bende arkamı dönüp Emir'e bakmıyordum, bakamıyordum.
Mert tekrar bakışlarını bana çevirdiğin de yüzünde hiç eksik olmayan gülüşüyle bir süre gözlerime baktıktan sonra konuşmaya başladı. "Ben bu otelde kalıyorum, hatta yan odadayım. Elif nerede bilmiyorum. Sen gelmeden birkaç dakika önce buradaydı.
