YENİDEN 'XV'

653 30 118
                                    

YENİDEN 'XV'

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


YENİDEN 'XV'

Küçükken geceleri yıldızları izlerken onları saymaya çalışır, kayan yıldız olursa da dilek tutardım.

Benim hep tek bir dileğim olmuştur.

'Bu içine düştüğüm girdaptan kurtulmak'

Ama dileğim hicbir zaman gerçekleşmedi. Belki de yıldız sandığım şeyin bir kaya parçası olduğundandır.

Tıpkı beyaz sandıklarımın, siyah olması gibi...

Elif'le ilgili gerçekleri öğrenmemin üstünden bir hafta geçmişti. O süre zarfında Elif'i arayıp hesap sormak için birkaç kere Emir'in telefonunu kaçırmıştım ama her defasında Emir'e yakalanmış ve aramama da izin vermemişti.

Onunla muhatap olmamı istemiyormuş. Beni yalanlarıyla kandırırmış, ben çok saf mışım.

Herkesin ağzında aynı laf. "Çok safsın". Ben saf değildim onlar fazla yalancı, düzenbazlardı. Ben sadece kime inanacağımı bilmiyordum. Çünkü kafamda hep birileriyle alakalı soru işaretleri vardı.

Kimse dürüst değildi, kimse net değildi. Kim dost kim düşman ayırt edemiyordum.

Dedemden hep dert yanardım ama şuan onu deli gibi arıyordum. En azından bana karşı beslediği duyguyu biliyordum. Nefret.

Ama şimdi kimin ne olduğunu bilmiyordum. En kötüsü de kime karşı ne hissettiğimi bile bilmiyordum ve bu beni her şeyden daha çok yoruyordu.

Emir'e inanmalı mıydım? Bilmiyordum. Elif hakkında, Mert hakkında ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum. Hiç bir şey bilmiyordum ve bu belirsizlik aklımı kaybetmeme sebep olacak diye çok korkuyordum.

Gökyüzü de benim yüreğimin feryadına isyan edercesine kapalı bulutuydu. Birazdan yağmur bastıracaktı ama bulutlar buna izin vermiyordu. Tıpkı benim gözyaşlarım akmasına izin vermemem gibi

Kendime söz vermiştim artık ağlamayacaktım. Ne kadar dolarsam dolayım ağlamayacaktım.

Ama eğer olurda gözyaşlarımı içimde daha fazla tutamayıp birazdan bu gökyüzünün yeri göğü inletip şiddetiyle etrafa zarar vermesi gibi bende etrafıma zarar verecektim.

Içime derin nefes çekip gözlerimi kapattığım da omzunda hissettiğim ağırlıkla gözlerimi tekar aralayıp başımı çevirdim. Emir omuzlarıma şal bırakmıştı.

"Bir saattir buradasın üşüyeceksin."

Yanımdaki boşluğa oturup ellerini avuçlarının arasına alana kadar üşüdüğümü anlamamıştım. Onun elleri sımsıcacık benimkiler buz gibiydi.

Terasa sadece hava almak çıkmıştım ama soğuk bana iyi gelmişti zamanın nasıl geçtiğini bile anlamamıştım.

Emir ellerimi ellerinin arasına sıkıca alıp ovalamaya ardından nefesini vererek ısıtmaya çalışıyordu.

GİRDAP (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now