10. Bölüm "Uykusuz Gece"

1.5K 228 60
                                    

He Jin bilgisayarı kapattı. Saate baktığında neredeyse uyku vaktinin gelmiş olduğunu gördü.

Astların yurdunda 'ışıkları kapatma' kuralı yoktu, fakat onun oldukça düzenli bir takvimi vardı; her gün saat on gibi yatağa giderdi. Bu sebepten dolayı, Hou Dongyan sık sık onun küçük bir üniversite öğrencisindense yaşlı bir adam gibi yaşadığını söylerdi.

Ancak, bu gece, He Jin uyuyamadı, oyundaki anılar zihninde bir film gibi oynuyorlardı.

Fire'ın gökyüzündeki figürü, Fire'ın çekici sesi, Fire'ın onu öldürürkenki gülümsemesi ve o son gönderdiği cümle...

Hiçbir zaman bu kadar dramatik şeylerin kendi başına geleceğini düşünmemişti.

Sekiz yıllık bekleyiş, gerçekte bile, kaç kişi bunu yapabilirdi?

Diğer adamın davranışı onun içinde açıklanamaz bir duygu uyandırsa da, bu şekilde muamele görmedi, He Jin etkilenmesine engel olamadı...

Aksine, -kendi kabuğu içine saklanan bir kaplumbağa- yaklaşımı, He Jin'in bunu reddetmek istemesine neden oldu.

(Ç/N: kendi kabuğu içine saklanan kaplumbağa, gerçekle veya bir sorunla yüzleşmeyi reddeden kişi)

Merak etti, Fire o gittikten sonra ne hissetmişti? Hayal kırıklığı? Öfke? Hüsran?

Bunu düşünmek onu nasılsa üzgün hissettirmişti. He Jin döndü ve suçluluk duygusuyla başını kavradı.

Saat 12'ye yakınken, Hou Dongyan uyumak için yavaşça bilgisayarını kapattı. Bitirdikten sonra, döndü ve He Jin'i hala uyanık bulduğuna şaşırdı: "Neden hala uyanıksın, uykusuzluk mu?"

He Jin, yorganının içinde havasız kaldığını hissetti, bu yüzden başını açığa çıkardı ve uzun bir süre sessiz kaldı.

Sonra artık düşüncelerine tahammül edemedi ve Hou Dongyan'a sordu: "8 yıl önce seninle oynayan arkadaşlarını hatırlıyor musun?"

Hou Dongyan bir an için şaşırmıştı: "8 yıl önce? Ortaokul? Çok uzun zaman önce, kim hatırlar ki ah!"

He Jin iç geçirerek mırıldandı: "Evet, kim hatırlar ki..."

Hou Dongyan tepki gösterdi: "Oyunda eski arkadaşlarınla mı buluştun?"

He Jin: "Evet, o kişi... beni hala hatırlıyor."

"Wow, inanılmaz!" Hou Dongyan yatağa girdi ve oldukça heyecanlı bir şekilde sordu, "Peki sonra?"

He Jin: "Geçmişte oyunu oynarken neler olduğunu konuştuk... Görünüşe göre kadın olduğumu düşünüyor." (= _ =)

Yıllar sonra He Jin'i hala hatırlamak ve He Jin'in bir kadın olduğunu düşündüğü gerçeğine dayanarak, diğer adamın He Jin için ne hissettiğini tahmin etmek zor değildi. Bunu çabucak anlayan Hou Dongyan, onunla alay etmek için döndü: "Neden, bunun üzerine bir tür psikolojik yük hissediyorsun?"

He Jin iç geçirdi... evet, suçlu hissediyordu.

Hou Dongyan: "Jin Ge, eğer benim fikrimi istersen, bence bu konuda çok ciddisin. Bu sadece bir oyun ve çevrimiçi olduğu için kimin kim olduğunu bilmiyoruz, çok düşünme!"

He Jin: "...." O da bu zihniyete sahipti!

Hou Dongyan bir şeyi hatırladı ve neşeli bir şekilde He Jin'e söyledi: "Sana bir şey anlatacağım, önceden "Dream Wonderland"'i oynadım ve orada bir adamla tanıştım. Oyundaki eşi şımarık ve şirin davranarak ondan her zaman ekipman ve hediyeler istiyordu... bundan sonra ne olduğunu düşünüyorsun?

Waiting For You OnlineWhere stories live. Discover now