8. Bölüm: Neler oluyor?

1.8K 339 55
                                    

Keyifli okumalar ve bol kahkahalar dilerim. 💙🐣

Nefes al

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Nefes al. Ver. Huh. Bu kadın ne zamandır bu kadar atletik? Bir bırak peşimizi be kadın! "Ah!" bu ses yanımda ellerini dizine dayamış nefes almaya çalışan Nur'dan gelmişti.

Bağırmasının nedeni kafasına gelen 40 numara topuklu ayakkabıydı. Ah evet, kos koça Savcı hanım topuklu ayakkabı atmıştı bize! Kafasını tutarak yerdeki ayakkabıyı eline alıp sinirle tekrar yere attı Nur. Talihli kişi Nur olmuştu maalesef...Gülersem beni döverdi bu kız, o yüzden içime doğru gülmek durumunda kalmıştım. Bu nasıl oluyor diye sormayın ponçiklerim, anlatılmaz yaşanır ancak!

"Eşşek sıpaları sizi! Ay nefes nefese kaldım!" diyerek annem de tek ayağındaki ayakkabısıyla dizlerinin üzerine doğru eğilip nefeslenmeye başladı.

Henüz sadece 1 kat inebilmiştik oysaki...ne çabuk yakalandık ayol! Bu filmlerde hiç böyle olmuyordu. Herkes bir Jamese Bond'tu âdeta. Hah! Nefesi nerden alıyorduk a dostlar?

Kendimize biraz gelebilmeyi başarınca kızlara kaş göz işaretleriyle yürüyün demeye çalıştım, ama anlatamadım tabiki... "Nerden arkadaş oldum ben sizinle Allahım yarabbim!? Koşsanıza!" diyerek âdeta çiğerlerimi püskürtmüştüm dışarı. Neyseki hemen uygulamaya koyulmuşlardı da katil olmaktan son anda kurtulmuştum.

Biz önde annem arkada çıkış kapısına kadar koşmuştuk ama iflahımız kurumuştu! Alt tarafi iki kat indin sende canım demeyin!

Birincisi ben daha yeni bir kaza geçirdim.Ikincisi ise koşmak eyleminden zerre haz etmezdim, ancak beni götümü kesmekle tehtit etmeniz gerekiyordu koşmam için!

Çıkış kapısının hemen önünde durup bir elimi hemen havaya kaldırdım. Ehehehe malum diğeri gariban, boynu bükük duruyor.

"Tamam! Tamam, yeter." derin bir nefes aldım. "Ateş-kes talep ediyorum! Daha fazla koşamayacağım!" dedim anneme bakarak. Kızlar bana bu mal napıyor dercesine bakıyorlardı.

"Lan, mal! Madem kaçmayacaktık, ne diye bu kadar koşturduk ozaman!?" dişlerinin arasından tıslayarak az önceki tezimi de doğrulamış bulundu Nur.

Manyağım çünkü ben! Sizi koşturmak hoşuma gidiyor. Tabiki bunu suratına karşı söylemedim. Ağzımın ortasına yumruk yemek istemezdim. Fena vuruyordu sarı çiyan...

"Hayatım bana biraz güvenin! Halledeceğim." diyerek onlara doğru fısıldadım. Nur ne kadar sinirliyse, Ece de o kadar korkmuş durumdaydı. Ağlamaktan gözlerinin kenarları kızarmıştı. Koştuğumuz içinse zar zor nefesler alarak iki de bir burnunu çekiyordu. Ona daha fazla bakmaya dayanamayarak kafamı hemen anneme çevirdim. Açilen bir şeyler yapmalıydım yoksa Nurun da dediği gibi annemin tersi çok pisti.

Belki hasta olduğum için bizi bu sefer nezarete yollamazdı lakin beni o odadaki yatağa zinçirlerdi! Sakin ol kızım. Siz ki Italyada mafyaları atlatıp kaçmış kızlarsınız,
HEYT ULAN! BEN TATAR RAMAZAN!! Tamam sakin...

KUZU GÖRÜNÜMLÜ KURT - FINALWhere stories live. Discover now