18. Bölüm: Anneanne sorunsalı

1.1K 272 109
                                    

📸: Ecrin
Keyifli okumalar ve bol kahkahalar dilerim. 💙🐣

Kızlara beni eve getirmemeleri konusunda çok yalvarmıştım ama beni tabiki dinlememişlerdi. Tabi beni anlamamış da olabilirlerdi...

Çünkü ben deniz, konuşma oruçuna girmiştim ve kaş göz hareketleriyle ayaklarına kapanma hareketi yapıp anlamalarını beklemiştim. Kafama darbe aldığım için travma geçirdiğimi düşünmüşlerdi hâliyle!

Neyseki hemen elimle iyiyim işareti yapıp, kalem kağıt istemiştim. Işaret dili bilen Akın "Çekilin ulen! Ben işaret dili biliyorum" diyerek beni anlamaya çalışmıştı bir ara, lakinnn sorun benim işaret dili bilmememdi!

Ardından onu poposuyla kenara ittiren Nur "Çekil lan şurdan habeş maymunu seni! Biz Peri dili ve edebiyatı okuduk o kadar sene..." diyerek benim ne demeye çalıştığımı çözmüştü şıp diye. Eh işte, bunlar hep dedikodunun bize vermiş olduğu yetkilerdi. Gözlerimizle bile anlaşabiliyorduk ponçiklerim.

Şu dünyada bir kez daha fark etmiştim ki aç, susuz bile kalabilirdim ama konuşmadan tek başıma 1 saniye bile hayatta kalamazdım.

Beni anladıkları halde, bu durumumu suistimal etmek isteyen canım yılan arkadaşlarım, bunun benim için güzel bir ceza olacağını düşünmüş ve beni yargının önüne çıkartmaya karar vermişlerdi. Yani annemin!

Evde bizi mor sabahlığının kuşağını sıkı bir şekilde bağlamış olan annem karşılamıştı. Komik olansa gerçek anlamda evin ortasına mahkeme kurmuş olmalarıydı!

Hepsi benim aleyhime konuşurlarken, bir tek Hayriş, canımın içi, benim bir bildiğimin olduğunu ve haklı olduğumu savunmuştu. Suçlu yada suçsuz bulunmamsa iki kişiye kalmıştı.

Aslan ve Akın!

Bunların zaten benim evimde ne işileri olduğunu anlamamıştım ben! Gelmeyin diye koçaman harflerle yazıp göstermiştim. Hatta 'Gelenin yedi sülalesini' kapsayan bir mesaj da iletmiştim kendilerine ama bu fırsatı kaçıramayacaklarını söyleyip bizimle gelmişlerdi.

Bir insanın üstüne bu kadar da gelinmezdi ama...

Annem hakim kılığında onlara benim suçlu mu yoksa suçsuz mu olduğumu sormuştu. Ikisi de hiç düşünmeden
"Suçlu!" demişlerdi. Allah da sizin tepenizden baka emi!

Annem bunun üstüne ceza olarak Anneannemi arayıp durum bildirmişti. Kendimi yerlerde yuvarlayıp annemin ayağına yapışmış olmam hiçbir duygu belirtisi oluşturmamıştı vicdansız kadında!

Peri Ahsen Bennur bu hayatta Allahtan başka kimseden kork- ardı tabiki! Siz benim anneannemi daha tanımıyorsunuz!

Ama merak etmeyin yarın kendisiyle tanışacaksınız. Çünkü ilk uçakla buraya doğru yola çıkmıştı! Annem Aslan ve Akını eve yollamamıştı. Neymiş bu saatte tek başlarına gidemezlermis, aman Allah korusunmuş başlarına bir iş gelirmiş!

Hah! Kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz ayol! Bu devirde de Erkekler istedikleri gibi gece dışarı çakamayacaklarsa!!

******

"Bismillahirrahmanirrahim" diyerek kızlarla birbirimize yanaştık. "Kanka bir şey olmaz dimi lan?" diyen kişi Nurdu. Kafamızın üzerindeki çarşafa bakıp "Sus Allahın cezası!" dedim sinirle. Anneannem dediğim gibi gümbür gümbür gelmişti.

Gelir gelmez daha karga bokunu yemeden hepimizi ayağa dikmişti ve "Siz çocuklar, üzerinizde nazar var! Ben biliyor. Annenize dedi ben. Okutalım dedi. Hoca üflesin dedi, ama bu Anne hiç dinlemiyor beni!" diyerek bizi bahçeye döküp Hoca olduğunu düşündüğümüz bir adam çağırmıştı.

KUZU GÖRÜNÜMLÜ KURT - FINALWhere stories live. Discover now