Gecenin Parıltısı

22. Bölüm "Neden Süründürdün Beni?"

Bölüm Şarkısı: Beni Aşka İnandır

İyi Okumalar...

MASAL ÇEVİK...

Bazen hayatta olmasını çok istediğiniz şeyler olur. Belki bu olmasını istediğiniz şeyler biraz zordur ama sonunda başarı elde edebilme ihtimaliniz vardır. Benim de böyle bir ihtimali oluşturmak için hayallerim vardı. Aylardır aşık olduğum adamın bana aşık olduğunu öğrenmiştim. Tek isteğim onu sevdiğimi bilmesiyken onun da beni seviyor olduğunu duymak beni o kadar mutlu etmişti ki...

Hayatımda duymak istediğim en güzel şeyler dudaklarının arasından usul usul süzülmüş kulaklarıma ulaşmıştı ve beni mest etmekle kalmamış sarhoş etme kıvamına getirmişti. Şu an da işte tam olarak o kıvamda olduğum bir sahnedeydik. 

Tatile gidiyorduk! Hem de onunla beraber olacaktık. Üç haftadır görmediğim sevgilimle buluşmamızda tabii ki her zamanki gibi Dünya ve Özgür'ü de sürüklemiştik fakat bu seferki onların da yararına olmuştu. Tabii biraz kavga etseler de iş tatlıya bağlanmış ve beraber bizim yanımızdan uzaklaşıp gitmişlerdi. 

Bizden daha çok sevgili gibilerdi ama bunu kabullendiklerini düşünmüyordum. Açıkçası Özgür üç hafta içinde çok değişmişti. Bu kadar değişkenlik Dünya'ya fazla gelmiş olmalıydı ki kız şoktan şoka giriyordu adamın yanında.  

"Ya kızım ben şimdi bu kediyle ne yapacağım evde bir gün boyunca?" diye soran annemle düşüncelerime biraz ara vermeye karar verdim.

"Anneciğim çok uslu bir kedi uyumayı çok seviyor sen mamasını ve suyunu koy yatağının yanına, tuvaletini de banyoya koy. O zaten evi gezerken görecek tuvaletinin yerini de kolay yani, bir güncük zaten sabah bizim eve bırakırsın olur mu?" 

Annem kararsızlıkla kucağımdaki Şanslı'ya baktığında şirin şirin gülümsemeye çalıştım. Annem de yüz ifademe gülüp "Tamam tamam ver hadi güzel güzel tatil yap hak ettin bunu." dediğinde Şanslı'yı kucağına koyup sarıldım sıkı olmayacak şekilde. 

"Canım annem teşekkür ederim çok çok çok teşekkür ederim." dediğimde "Tamam tamam hadi git bakalım. Görüşürüz Allah'a emanet olun." dedi ve gülümsedi. Ben de aynı şekilde gülümseyip el salladım ve Şanslı'ya da bir öpücük kondurup arkamı döndüm. Arabada beni bekleyen Gece , Akgün ve Elif'e doğru koşar adım gittiğimde Elif somurtarak arabaya bindi. Gece de valizleri yerleştirmiş ve bagajı kapatmıştı. Gülümseyip arabaya bindim ve Gece de bindiğinde kalan tek kişi Akgün olmuştu. 

Söylene söylene o da Elif'in yanına bindiğinde ikisine doğru döndüm ve sırıttım. "Sekiz saat berabersiniz kavga etmeyin uslu uslu uyuyun orada." dediğimde Elif sinirle bana bakmıştı o sırada hızla önüme döndüm. 

Başımı sola çevirdiğimde Gece sırıtarak bana bakıyordu başımı 'Ne?' anlamında iki yana salladığımda daha çok sırıtıp önüne döndü. Anlamıştım ben de. Evet çok fenaydım. 

ELİF GÜNAY...

İnsanları anlamaya çalışmaktan yorulmuştum artık. Özellikle de Akgün'ü. Bir öyleydi bir böyle. Bazen Buğra yanıma geldiğinde sinirleniyordu. Sonra kendisi Azra ile konuşup duruyordu. Anlamıyordum madem Azra ile bir ilişkin var neden Buğra ile yan yana gelince kızıyorsun ki? 

Ben bunları düşünürken yanımda hatta tam yanımda oturan Akgün'ü düşünmemeye çalışıyordum. Gözlerimi ona çevirdiğimde bana bakıyor olduğunu görmem ile gözlerimi kaçırdım. 

Sonra yanımda bir hareketlenme oldu. Meraklı ben buna da dayanamayıp tekrar ona döndüğümde daha yakınımda olduğunu fark etmiştim. Gözlerini gözlerime çevirdiğinde bir süre bekledi. Sonra arkasını dönüp kendini bana doğru bıraktığında kucağımdaki ellerimi kaldırdım bir anda. Başını kucağıma koyduğunda şaşkınlıkla ona bakıyordum. Şaşkın bakışlarımı fark etmiş olmalı ki uykulu haliyle sırıttı. Ama ben böyle yaparsan baya eririm yani!