• 5 • Basorexia

1.8K 171 57
                                    

Tam gözlerini devirirken "Lanet olası elini kaldır ve sıkı bir yumruk-" sözü ağzına çaktığım sert yumrukla yarıda kesilmişti. Yana dönen başını korkutucu bir şekilde bana çevirdi. "Şimdi seni öldüreceğim."

~~~

Basorexia: İngilizce; birini aniden öpme isteği.

* ları bölüm sonunda açıklayacağım.

Çığlıklar atarak beni kovalayan Katsuki'den kaçıyordum. "Böyle olacağını biliyordum. Vurmamı isteyen sendin. Lütfen bırak peşimi." diye bağırdım. "Lütfen Kacchan!" Ona korkudan ettiğim bu hitaba başta şaşırsa da hızını kesmeden üstüme atladı.

3 hafta sonra *

Yorgunluktan ölüyordum. O üç arkadaş iki hafta boyunca bana hiç acımamış deli gibi çalıştırmışlardı. Neyse ki altı gün önce kızışma dönemim başlamış ve işkenceden kısa bir süreliğine kurtulmuştum. Kızışmam her ne kadar farklı bir işkence olsa da onların çalıştırmaları kadar beter değildi. Altı gündür odadan çıkmıyor, yaptığım yuvada tek başıma zaman geçiriyordum. Denki yemeğimi suyumu getiriyor, bir ihtiyacım olduğunda ona söylüyordum. Utanç vericiydi ama yuva için Denki'ye, Katsuki'nin birkaç eşyasını çaktırmadan getirmesi için yalvarmıştım. Ah, Katsuki'nin bundan haberi olsaydı kızışmaya girmeden önce yaptığı teklifi koşarak gerçekleştirmeye gelirdi "İstersen sevişelim de hemen bitsin." demişti. "Arsız herif." diye iç geçirdim.

Kızışmaya girmeden önceki iki haftada aramızdaki ilişkinin biraz değiştiği söylenebilirdi. Ona daha çok güvenmeye başlamıştım. Her ne kadar bu işten kendi çıkarının büyük olacağını anlasam da benim için çok uğraşıyor, bildiği ne varsa öğretmeye çalışıyordu. Aynı şekilde onun da bana karşı olan şüphelerinin azaldığına emindim. Arada bir beni test etmek için zaten cevabını bildiği sorular soruyor gibiydi. Ben de hepsini tamamıyla doğru cevaplıyordum. Her cevap verdiğimde suratındaki tatmin dolu ifadeyi görmüştüm. Bunun dışında Eijiro ve Denki sürekli etrafımızda olduğundan dokunmak için yaklaşımlarda bulunmaya pek fırsatı olmamıştı. Eğitimlerde, özellikle yakın dövüş eğitiminde, bazen bana çok derin ve tutkulu bakarken yakalıyordum. Bu tavırların kaynağının yalnızca tensel çekim ve feromonlar olduğunu, bana karşı hiçbir şey hissetmediğini biliyordum ve bu beni üzüyordu. Çünkü ondan hoşlanıyordum. İlk günlerde onu daha yeni tanıdığım için engellemek istesem de artık farklı bir sebep olarak bu vardı.

Aynı evde yaşamak birbirimizi daha iyi tanımamıza sebep olmuştu ve ben onu tanıdıkça ondan hoşlanmaya başlamıştım. Kül sarısı saçlarından, yakut gözlerinden, karamel kokusundan, gülümsemesinden, durduk yere patlayan öfkesinden, cesaretinden, hırsından, özgüveninden, kararlılığından, gücünden hoşlanıyordum. Yemek yaparken son derece dikkatli olmasından, beni dinlerken gözlerini gözlerimden ayırmamasından, işlerimle uğraşırken beni izlemesinden, verdiği destekten, her ihtiyaç duyduğumda yanımda olmasından hoşlanıyordum. Kısacası onunla ilgili her şeyden hoşlanıyordum ama ne olursa olsun bu duyguyu yok etmem gerekliydi. Bir gün ikimizde istediğimizi elde ettiğimizde yollarımız ayrılacaktı ve giderek büyüyen bu duygudan ben zararlı çıkacaktım. Üzüntüyle yuvamda Katsuki'nin kazağına daha çok sarılmıştım.

Hitoshi sanırım hala beni bulamamıştı. Çünkü evden dışarı adımımı atmıyordum. Katsuki birkaç kez alışverişe götürmek istese de bulunurum korkusuyla reddetmiştim. Ayrıca yeni kıyafetler almak istemiyordum, evime döndüğümde fazla geleceklerdi. Odayı da değiştirmemiş, yeni eşyalar almayı gereksiz bulmuştum. Nasıl olsa bir gün buradan gidecektim, boş yere harcama yapmasına gerek yoktu.

Moralim bozulmuştu. Bugün kızışmamın son günü olduğu için kendimi toparlamalıydım. Yarın eğitim vardı.

Ertesi gün

QuerenciaWhere stories live. Discover now