ep six

1.5K 149 322
                                    

Yorumlarınızı okumayı ne kadar çok sevdiğimi biliyorsunuzdur umarım. Ne kadar yorum o kadar mutluluk. ✨

Saçlarımda hissettiğim ellerle başımı yasladığım duvardan kaldırmıştım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Saçlarımda hissettiğim ellerle başımı yasladığım duvardan kaldırmıştım. Felix'in gülümseyen yüzüyle karşılaşmak benim için dünyalara bedeldi. Kaç gündür buradaydım bilmiyordum bile.

"Yoon..."

Avcumun içindeki ellerini sıktım sıkıca, yüzüme oturan tebessümle. Şükürler olsun uyanmıştı.

"İyi misin? Nasıl hissediyorsun? Ağrın var mı? Aç mısın?"

"İyiyim, iyiyim. Nasıl buldun beni, neredeyiz biz?"

Başını etrafta gezdirmişti nerede olduğumuzu anlayabilmek amacıyla. Ona tüm olanları baştan anlatmıştım.

"Onların arasında kalmıştım. Kaçarken o ağa takıldım."

"Seni bekledim eve gelmen için. Neredeydin?"

Başını eğmişti asılan yüzüyle.

"Geldim."

Onları o halde gördüğünü düşünmek acı veriyordu bana. Yüzüne bakacak gücüm yoktu. Ellerini bırakmış odadan çıkmak için ayaklanmıştım.

"Dur."

Kapıya doğru ilerleyen bedenim tek bir kelimesiyle donakalmıştı, bir kaç ses duymuştum. Sanırım kalkmıştı yataktan. Bir anda beni saran kolları zorlukla tuttuğum göz yaşlarımı gün yüzüne çıkarmış, usulca yanağımda yol almasına izin vermişti.

"Tahmin ettiğim şeyse eğer senin suçun değildi. Onları öyle görünce senin de öldüğünü düşündüm Yoon, Tanrı'ya şükür ki yaşıyorsun."

Sesini duymak daha çok ağlamamı sağlamıştı. Bedenimi kendine çevirmiş ıslak yüzüne inat bir tebessüm sunmuştu bana.

"Bunu yapmaya mecburdun."

"Özür dilerim Felix, özür dilerim."

Başımı omzuna yaslamamı sağlamış, sırtımda dolanan elleriyle beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Şhh. Ağla istediğin kadar. Yanındayım."

Gözyaşlarım omzunu ıslatıyordu. Ne kadar ağladığımı bilmiyordum bile.

Dizlerine uzanmış tavanı izliyordum şimdi ise. İkimiz de sessizdik.

"Felix 11 yaşımızdan öncesini hatırlıyor musun?"

Başını iki yana salladı yüzündeki düşünceli ifadeyle.

"Neden sordun ki?"

"Benimle iletişim kurmaya çalışan biri var. Kim olduğumu bulmamı istiyor."

Elimi sıkıca tuttu.

"Siyah saçlı, beyaz tenli ve uzun boylu muydu?"

Şaşırmamla dizlerinden kalkmış oturur pozisyona gelmiştim.

Sunshine • Lee KnowWhere stories live. Discover now