Pişman olma sırası artık sizde

Bölüm24 Av Festivali(3)

Suikastçiler. Benim için geldiklerini sanmıyorum. O zaman Bunlar Cassion için geldiler.

-Bu konuyu sonra konuşuruz leydim ata binip kaçın.

-Bunun mümkün olduğunu sanmıyorum. Çoktan sarıldık!

-Dövüşebilirmisin?

-Tabi ki!

Sırt sırta verdik ve kılıçlarımızı ileri doğrulttuk. Vay onun yaydığı ölümcül aura çok güçlü.

-Aura kullanamıyormusun?

-Elbette kullanıyorum.

-Ama hissedemiyorum.

Kolyemi çıkarttım ve auramı dışarı saldım.

-İşte burada.

Yüzünü görmesem de sesinde ki eğlenceli tonu duyabiliyordum.

-O zaman başlayalım.

Bir anda saldırmaya başladılar. Onlar çok fazla. İkimizde iyi savaşçılarız ama vücudum hala zayıf. Çok fazla dayanamam.

Cassion ne kadar güçlü olursa olsun tek başına onları yenemez. O zaman iksiri çıkarmalıym. Ama ona güvenebilir miyim. Sikt*r bu sefer ölmeyeceğim.

-Cassion beni takip et.

Atıma doğru koştum. Ve iksiri çıkardım. Yarısını kendim içtim sonra Cassion'a verdim.

İçmeden önce bana garip bir şekilde baktı.

-Güç iksiri sadece iç.

Maskesini çıkardı. Woah o gerçekten çok iyi gözüküyor. Başrollerden daha iyi.

İçmeden önce şişeye baktı ve gülümsedi.

-Bu benim ilk öpücüğüm.

Haa o... Ne demek istedi? Dur dolaylı yoldan öpüşmüş oluyoruz. Yüzüm kızardı ama buna vakit yoktu. Bize çoktan yetiştiler.

Güç iksiri 6 saat boyu etkisini kaybetmeyecek. Yeterli zamanımız var. Bunlardan kaç tane daha olabilir?

Uzun bir dövüşün ardından hala bir 6 kişi kalmıştı. Sanırım 9 tanesini öldürdük.

Aralarında okçu veya sihirbaz olmaması iyi bir şey. Ben biriyle dövüşürken Cassion bağırdı.

-Arkanda!

'slash' kılıç benim yerime önüme atlayan Cassion'un sol omzuna geldi.

-Sen iyimisin? Neden önüme atladın!

Ahh bu adam. Benim yüzümden ölürse... Lanet olsun!

-Merak etme sol omzumda bu beni öldürmez.

-Yerinde kal! Sakın kıpırdama!

Bana boş gözlerle bakarken orta seviye buz büyüsüyle bir duvar yaptım. Kurmaları biraz zaman alacaktır.

Yüksek seviye olmamasının nedeni manalı çok yiyeceğindendi. Bana şaşkın bir yüzle bana bakan Cassion'a bir bakış attım ve yarasına doğru eğildim.

-Eger birine bunun hakkında bir şey söylersen seni kendim öldürürüm.

Sonra yüksek seviye iyileştirme büyüsüne başladım. Manamı çok hızlı tüketti. Buzu kırmak üzereler. Daha fazla mana kullanamam. Manam biterse bu bende bittim demektir.

Cassion ayağa kalktı ve omzunu oynatmayı denedi. Sonuçtan memnun olacakki gülümsedi. Tanrım bu gülüş günah. Ahem ağzımın suyu akmadan bakmayı kesmeliyim.

-Doğru kişiyi seçtim.

-Efendim bir şey mi dedin?

-Hayır. Buz kırılacak gibi duruyor ne yapacağız?

-Manam çok az kaldı en faz bir orta seviye büyü daha yapabilirim. Yada birkaç düşük seviye. Sanırım tek çare kaçıp saklanmak.

-Hayır atlarımızı çoktan öldürdüler kaçamayız. Dövüşmek zorundayız.

-Biz kırılınca son bir büyü yapacağım. Bu hepsini en fazla 7 saniye dondurucak. O sırada hepsini öldüremesek bile hasar vermeliyiz.
Son 3,2 ve...

_______
Yazar:Villainesssss