Bölüm122 İmparatoriçenin Doğum Günü Partisi

834 95 5
                                    

İmparatoriçenin doğum günü partisi ülkedeki en önemli etkinliklerden biridir. Özellikle İmparatoriçenin ilk oğlu veliaht olduğundan İmparatoriçe inanılmaz bir güce ve yetkiye sahip.

Bu partiye en iyi şekilde hazırlanılmalı. Kimse bir şekilde onun gözüne batmak istemez ve şuan sorun alabilecek bir konumda değilim.

Samuel ilk başta Serephine'nin dükkanına gitmeyi reddetti ama tabi ki sonunda pes etmek zorunda kaldı.

Bu partide yerine getirmemiz gereken iki önemli şey var. Birinci İmparatoriçenin gözüne batma ve iki Alice'i kandır.

Bizim gruptan ben ve Samuel'den başka Kallion, Derek, Selene ve abilerim katılacak. Seraphine'e tüm işi yükledikten sonra oradan kaçtık.

Bu parti için mavi beyaz bir elbise seçtim. Çok göze çarpmayan ama asıl bir elbise ve Samuel de benzer bir takım seçti.

Açıkçası başrollerin ilişkisini çok merak ediyorum. En son aralarını güzel bozmuştum ve destekleyici tüm karakterleri topladım. Yaniiii ne bileyim belki de artık 'tanrıça bile onları kurtaramaz'.

Koşuşturmadan bunalınca kısa bir yürüyüş için bahçeye çıktım. Bu günler çok yoğun geçiyor. Sonuçta bir savaş için hazırlanıyoruz.

-Haa gerçekten yoruldum.

-Bu saatte dışarıda ne yapıyorsun?

Arkamı döndüğümde gelen kişi Samuel'di.

-Sadece biraz hava almaya çıktım ya sen?

-Senin çıktığını gördüm.

-Bir şey mi diyecektin?

-Sen korkuyor musun?

-Sen korkmuyor musun?

-En kötü ölürüm ve bu da istediğim bir şey.

-Neden ölmek istiyorsun?

-Sen neden yaşamak istiyorsun?

-Belki de korktuğum içindir.

-Neyden bu kadar korkuyorsun?

-Sonsuz ızdırap. Ölümden sonra mutlu bir geleceğim olmadığını öğrendim.

-Hayattayken mutlu musun?

-Bazenleri. Sen değil misin?

-Kim bilir belki de mutluluk ne demek çoktan unutmuşumdur.

-Bu imkansız yıllarca zindanda kalmış ve sonsuza dek orada kalacağını bilen bir mahkum bile ışığı özler.

-Belki de bir gün bazı şeyleri kabullenir.

-Emin misin? O zaman neden hala kurtuluşu arıyorsun?

-Kurtuluş değil ölmenin bir yolunu arıyorum.

-Hayır sen de bunu çok iyi biliyorsun ki tanrıça ölmedikçe sen ölsen de ruhun hiç bir zaman rahat olmayacak.

-...

-Tabi sen onu öldürmeye çalışarak kurtuluşu arıyorsun.

-Belki de haklısındır.

-Tanrıça öldükten sonra kendini öldürecek misin?

-Bilmiyorum. Seraph...onu aramaya çıkabilirim ama beni hatırlamıyor ve birlikte olacağız diye bir şey yok.

-Onu hala özlüyor musun?

-Sanırım.

-Senin gibi biri onu hala sevdiği için şanslı olmalı.

Böyle büyük bir aşk nadirdir.

-Öyle mi?

-mhm.

Rüzgar soğuk bir şekilde aramızdan esti ve biz de içeri girdik.

__________
Yazar: Villainesssss


Pişman olma sırası artık sizdeWhere stories live. Discover now