Bölüm118 Kahramanları Kötü Yola Çekmek

872 93 0
                                    

Samuel ve ben odama geçtik. Lily'de peşimizden içeri girdi.

-Majesteleri istediğiniz bir şey var mı?

-Atıştırmalık ve çay.

-Hemen getiriyorum Majesteleri.

Biz masaya yerleştik ve hizmetçilerin her şeyi yerleştirmesini bekledik. Oda boşalınca konuşmaya başladım.

-Samuel içeride dediğin gibi diğerlerinin güçlerini de kullanabileceğimiz doğru mu?

-Evet, ama bu tabi ki asıl kötülerin sahip olduğu nefretten oldukça düşük olacaktır ama yine de işimize bayağı yarayabilirler.

-O zaman abilerim, Cesar ve Veliaht onlarda bize yardım edemez mi?

-Abilerini anladım ama diğer ikisi ile ilişkiniz o kadar yakın mı?

-Beni seviyorlar.

-Ne kadar kötü bir kalp,onlardan böyle yararlanmak tsk tsk.

-Sevmeseydiler bile onlara geçmişi hatırlatacağım için kendilerini bana borçlu hissedeceklerdir.

-Peki sen?

-Herhangi başka biri olsaydı suçlu hissedebilirdim ama bu kişiler yüzünden hayal edemeyeceğin acılar çektim yani ne yapmamı bekliyorsun?

-Hoo.

-Şimdi düşününce onların yanında tetikleyici kelimeleri kullandım... Dur sakın deme onlar çoktan olanları biliyorlar!

-...

-Ve sen de onların bunu bildiğini biliyordun.

-Nereden anladın?

-En azından şaşırmış gibi yapmalıydın birde kelimeyi öğrenmek için birinin zihnine girmeliydin ama abilerim aynı anda hatırladı yani fazladan olan  bir kişi yada kişiler olmalıydı.

-Gerçekten nasıl bu kadar...

-Hmm?

-Bir şey olmadı.

-Ritüel hakkında Alice'in kurban edilmesi gerek dedin.

-Mhm.

-Bunu nasıl yapmayı planlıyorsun tanrıça farkına varırsa...

-Öyle bir şey olmayacak.

-Ne?

-Çoktan Tanrıçanın dikkatini dağıtacak şeyi biliyorum.

-Nedir?

-Benden daha iyi bir yem varmı!

-Dur sen olmazsan nasıl Ritüeli yapacağız?

-Merak etme ritüel sadece bir kaç sihirli söz ve kurban verilmesinden oluşuyor sadece benim bir kaç sembol çizmem yeterli olacak.

-Peki onun dikkatini nasıl dağıtacaksın?

-Tapınağı basacağım.

-Anladım... Dur ne! Sen delirdin mi o zaman tüm ülke peşimize düşer!

-Sakin ol orayı yıkacağımı söylemedim tabi gerekirse...

-Hey ne yapacağın önemli değil ama ilgisiz insanların canını yakma.

-Yoksa içinde bir aziz mi var?

-Sence? Sadece bir insan hayatı değerli en azından başkasının savaşında göçüp gidemeyecek kadar değerli.

-Ahh bu konuşma sıkıcı olmaya başlamadı mı sence de? İnsan hayatı değerli ha? Yıllarca ölmeye çalıştım ama başaramadım sense istemeyeceğin kadar öldün ve sonunda biz bir araya geldik.

-Böyle diyince çok ironik geliyor.

-Bazıları için ölüm bir kurtuluş olabilir insan doğası gereği yaşamak ister ama bir tarafı da buradan ayrılmak ister. Yani onları öldürsem bile sadece bizim sahip olamayacağımız yeni ve temiz hayatlarına kavuşacaklar.

-Bir yerde haklısın. Yaşadıklarıma rağmen ölmek istemiyorum. Ve bence senin de bir tarafın hala yaşamayı istiyor ve şu sonraki hayat mevzusu... Ona ihtiyacım yok sadece ruhum huzur bulsa yeter.

-Ölmek istemiyormuyum? Bunu sana düşündüren şey ne?

-Ölmek isteseydin Tanrıçayı öldürmeye çalışmazdın çünkü gerçekten ölmek isteseydin hala depresyondayken uyuyor olurdun.

-Pfft. Çok komiksin. Ama şimdilik gitmem gerek düşünmem gerekenler var. İyi geceler leydim.

-Sanada Samuel.

Bu şekilede başka uzun bir gün daha bitti. O gece hiç birimiz düzgün uyuyamadık. Küçük grubumuz o uzun gece boyunca nefretini güttü ve zamanı gelince salmak için hazırlandı.

________
Yazar:Villainesssss

Pişman olma sırası artık sizdeWhere stories live. Discover now