Pişman olma sırası artık sizde

Bölüm100 Patikada

Yolda sessizce yürüdüm. Yani olabildiğince sessiz olmaya çalıştım çünkü buranın atmosferi bayağı bir korkunç.

Bu dünya sihiri barındırıyor. Yaşayan canlılar insanlar, hayvanlar, bitkiler, Şeytani canavarlar, ejderhalar ve tanrılar/tanrıçalar olarak ayrılmıştır.

Açıkçası son Şeytani canavarı ben öldürdüm ama o Samuel denen adam yeni bir tane yaparsa bilemem. Aynı zamanda dünyanın bilmediğimiz bir yerinde hala var oluyor olabilirler. Tabi bu beni ilgilendirmiyor.

Ejderhalarda bir çeşit büyülü canavar. Onlar doğayı koruyorlar. Belirli bölgelerde belirli ejderhalar var.

Onların yaşamları elbet çok uzun ve öldürmekte sadece bela açıyor. Hikayelerde kahramanlar ejderhaları öldürüyor ama burada başka.

Bir ejderha ölürse,onun bölgeside onla birlikte yok olur. Yani kaçmaya bile vakit bulamazsın. Eğer buldun diyelim o zamanda bülbülün lanetine yakalanırsın.

Bülbülün laneti sizi hemen öldürmez ama ölümden beter bir hayat yaşatır. Bu aslında bülbül ile gülün hikayesine benziyor.

'Gül aslen beyazmış ve bülbül ona aşık olmuş. Gül her zaman kapalı duruyormuş ve bülbül onun açık halini görmek istiyormuş.

Bülbül sürekli olarak onun yanına gidip şarkı söylermiş. Ama gülün dikenleri bülbülü yaramamış. Bülbül yavaş yavaş kaynamış ve gülü kırmızıya boyamış.'

Bülbülün laneti acımasızdır. Sevdiklerinize zarar verirsiniz ve sizde hasar alırsınız. Sonunda her kezi kaybettiğinizde korkunç bir acı içinde ölürsünüz.

Tanrılar ve tanrıçalar aslen aynılar. Bizim gibi cinsiyetleri farklı sadece. Onlar ölümsüz varlıklar ama ironik olarak ölebilirler de.

Bu bir vampire benziyor. Vampirler ölümsüzdür taki kalbine bir kazık girene kadar.

Tanrıçayı öldürmenin yolu da saf büyüsünü yok etmek. Bunun için en pratik yöntem kara büyü kullanmak ama o kadar kara büyü toplamak zor iş.

Ama başarabiliriz.... sanırım.

Patikada ilerlerken bir ses duydum. Hemen dondum ve etrafıma baktım. Neyse ki hiç bir şey yoktu. Sonra tekrar o sesi duydum.

Sesin geldiği yöne baktığımda bir baykuş vardı. Harry Potter'dan fırlamış gibi gözüküyor.

Baykuş kafasını eğdi ve bana baktı. Sonra garip bir şey farkettim. Etrafım çoktan bana garip bir şekilde bakan hayvanlar tarafından satılmıştı.

Vay canına yan karakter şansım harbiden mükemmel olmalı. Açana şimdi ne geliyor? Kılıçlı çıkardım ve pozisyon aldım.

-Korkmana gerek yok kızım.

-Bu ses nerden geliyor?

-Ben buradayım.

O cümleyle yüzüme bir gölge düştü. Yook artık. Yukarı baktım ve üzerimde dev gibi bir ejderha vardı.

-Ne istiyorsun?

-İnsan yerini bil. Sana söyleyeceklerim var.

Bir ejderha geliyor ve diyor ki sana söyleyeceklerim var... Ne kadar normal bir gün.

100.Bölüm Özel

-Merhaba ben sunucunuz Elise şimdi karakterlere bir kaç soru soracağız.
Merhaba bay Samuel acaba boş zamanlarınızda ne yapmaktan hoşlanırsınız?

-Öldürmek, uyumak ve bu aralar kendime ilginç bir hobi buldum.

-Bize bundan biraz bahseder misiniz?

-Çok güzel bir hobi Öyleki her zaman ona bakmak istiyorum.

-Ee anladım. Peki hobiniz nedir?

-Sır.

Hahaha. Ne kadar akıcı bir konuşma. Neyse.

-Peki ya siz Veliaht prens.

-Boş zamanlarımda yemek yiyorum!

-Hey dostum bundan bu kadar gurur duymamalısın. Başka bir şey yok mu?

-Ehh.. Bir keresinde gölün kenarında pikniğe gitmiştim.

-Mükemmel(!) ... Ahh peki ya siz sir Kai?

-Kılıç antrenmanı yaparım. Güç antrenmanı yaparım

Bu gidişle konuşma gitmeyecek. Hadi konuyu değişelim.

-Peki sir Kai, Cesar'la öpüştüğünüzde ne düşündünüz?

-Ben....

Ahh o kızardı.

-Bu sadece onu iyileştirmek içindi yani....

-Peki ya siz Cesar.

-Bir daha denemek ister misin?

-Cesar öyle deme buraya bakıyorlar.

-Önemli değil aşkımızı herkes bilmeli.

Ve öpüşmeye başlarlar ahhh. Durun daha ileri gitmeyin gözlerim onları kapatmalıyım ama olmuyor.

-Leydim iyi misiniz burnunuz kanıyor.

Evet sonraki saniye Lily'nin sesiyle uyandım.

-Merak etme Lily hiç olmadığım kadar iyiyim.

_________
Yazar:Villainesssss