Rastgele countryhumans

5. Bölüm

Kapının aniden çalmasıyla irkildi. Birisi seslendi:

"Kardeşim, iyi misin?"

Kırım Hanlığı. Kurulmadan önce onunla yaşıyordu.

"İyiym, bir şey yok."

Dejavu yaşıyordu. Biraz komiğine gitmişti.

"İçeri girebilir miyim?"

Biraz tereddüt etti, sonra kapıyı açtı.

Kırım Hanlığı içeri girdi. Odasının biraz dağınık haline baktı.

"Bir kağıdı kaybetmiştim sadece."

"Daha sessiz arasaydın ya!"

Osmanoğulları gülümsedi.

"Kusuruma bakma. Sen uyumana geri dön şimdi."

"Tamam tamam. Ülke yönetmek zor iş sonuçta. Herkes ağızının içine bakıyor"

Ona sarıldı. Buna bir anlam veremeyen Kırım Hanlığı boş boş baktıktan sonra odadan çıktı. "Bu sefer senin yıkılmana izin vermeyeceğim" diye düşündü.

O çıkınca Osmanoğulları eline boş birkaç kağıt ve bir kalem aldı. Yapacağı her şeyi kabataslak yazmaya başladı. Aklında az çok ne yapacağını tasarlamıştı zaten ama not alması iyi olurdu. Sistemi en baştan değiştirecekti ama bunu yavaş yavaş yapması gerekiyordu. Bir kere devlet dilini Türkçe yapacaktı. Karamanoğulları haklıydı. Her ne kadar yıldızları barışmasa da bunu kabul etmek zorundaydı. Eskiden iyi anlaşırlardı halbuki...Babası hastalanana kadar. Odaklan. Bilime önem vermeyi sürdürmeleri gerekiyordu. Rasathaneleri topa tutmayacaklardı. İstanbul'u ele geçirdiğinde bilim adamlarının kaçmasını engellerse ve kendisi için çalışmalarını sağlarsa....

Birden aklına eğer başarılı olursa büyük ihtimalle bir sürü devletin kuruluşuna engel olacağı geldi. Bunu umursamamaya çalıştı. Ona ikinci bir şans verilmişti ve bunu kullanacaktı.

......

Sonunda yazmayı bitirmişti ve notlarını da toparlamıştı. Onlara ileride yeni şeyler ekleyecek ve düzenleyecekti. Yazdıklarını günlüğünü koyduğu sandığa koydu. Oraya kimse bakmazdı. (Yani öyle ümit ediyordu. daha iyi bir yer bulana kadar onları oraya koyacaktı ) Ve artık ona verilmiş işleri yapmaya başladı. Bir şeyleri değiştirmeye buradan başlayabilirdi.

......

Sonunda bitirmişti. Ve bazı itirazları da bastırmayı başarmıştı. "Masabaşı işten hala hazzetmiyorum" diye düşündü. Ne yazık ki daha çok kağıtlarla uğraşacaktı.

Biraz rahatlamak için demirhaneye gitti.