15

3 0 0
                                    

"Hey, bir bad boy'a göre fazla uyumuyor
musun?"

"Ne?" diye mırıldanıp gözlerini ovuşturdu
yumruk yaptığı elleriyle. "Öğle yemeği saati geldi. Sonra derse gideceğiz. Kalk da düzgün bir şeyler giyin."

"Üstüm düzgün zaten."

"Kanka, pantolonun yok haberin olsun."

"Ha, doğru." diyerek doğruldu ve yatmadan önce yatağın ucuna bıraktığı pantolona uzandı. Atahan aynanın karşısına geçmiş, saçını ve üstünü kontrol ediyordu. Ayaz neden bu kadar süslendiğini soracaktı, ama vazgeçti.

"Yemekte benimle mi takılacaksın?" diye
sordu Atahan'a.

"Seni arkadaşlarımla tanıştırırım. Zaten çok kişi yok burada. 24-25 falan. Fark ettiysen çok büyük bir yer de değil. Kısa sürede herkesle tanışırsın.'

"Anladım."

Birlikte yemek salonuna girdiler. Ayaz etrafi incelerken aynı anda Atahan'ın peşinden ilerlemişti. 5 kişinin olduğu bir masaya oturduklarında Ayaz gerildiğini hissetti. İnsanlarla iletişimi iyiydi normalde ama, sanki konuşamayacakmış gibi hissediyordu.

"Arkadaşlar bu Ayaz. Sabah geldi, birlikte
kalıyoruz."

O herkesle selamlaşırken Atahan ayakta dolaşan görevli kadından Ayaz için de bir tabak istedi. Genelde herkesin yeri belli olduğu için yemekleri önceden yerleştiriliyordu.

Yemekten sonra kendileri için yarım saatleri vardı. Daha sonra yaşlara göre ayrılıp ders alıyorlardı. Zaten kurum 14-18 yaş arası alıyordu. Gerçekten küçük bir kurumdu, aslında daha merkezde büyük bir binası daha vardı, burası da onun yan şubesi gibi bir şeydi.

Atahan'la aynı sınıfta değillerdi. Kendi sınıfında 8 kişi vardı. İkisi oturduğu masadan olduğu için onların arkasına oturmuştu. Ne kadar süre ders göreceğini bilmiyordu.

"Saat kaça kadar buradayız?" Çocuklardan biri arkasını dönüp yanıtladı onu.

"6'ya kadar." Ayaz başını salladı. 4.5 saat fazla değildi. Normal okul saatinden daha azdı. 'Umarım güzel olur' diye de geçirdi içinden

Cafuné   Onde histórias criam vida. Descubra agora