SEFİD

3. BÖLÜM

Merhabalar efendim nasılsınız, iyisinizdir umarım.

Bölüm sonunda buluşalım<3

Bölüm şarkısı;

Antonio Vivaldi- Winter (The Four Seasons)

   3. BÖLÜM

Ocak 2017/Alıca

(Düzenlendi)

Bedenim soğuktan mı yoksa korkudan mı titriyordu bilmiyorum. Yanaklarımda derin yara izleri bırakan gözyaşları çeneme varıyor, ardından intihar ediyordu. Küçük kızın oyuncak bebeğine bulaşan kan, rüyalarına davetsiz bir misafir gibi gelmişti. Metalik koku genzimi doldururken yaralanmadığımı biliyordum. Peki bu kan kokusu da neyin nesiydi böyle?

Kapının arkasında duran, elindeki silahı bana doğrultmuş adama korku dolu gözlerle bakıyordum. Adamın simsiyah gözlerinde ölüm emareleri vardı. Uzun boyu neredeyse tahtadan tavana değecekti. Bıyıkları, esmer teniyle yüzüne takındığı sert ifadesiyle gerçekten korkutucu görünüyordu. Muhtemelen önceden üç numaraya vurduğu ancak şimdi azar azar çıkan saçları kömür karasıydı.

Hayatımda hiç silah görmemiştim ve bu adam bana silah doğrultmuştu. Bir keresinde dedem av tüfeğini parçalara ayırıp yağlıyordu. Bende dışarıda oynamaktan sıkılmış, babamın yanına gelecektim ve içeri girdiğim anda babamın da dedeminde panikleyerek silahı saklamaya çalıştığını, sonrasında babamın silahı görmemem için bedenini önüme çektiğini hatırlıyorum.

Bu yaptıkları oldukça komikti, çünkü ben silahı yağladıklarını biliyordum. Babama neden böyle bir şey yaptığını sormuştum. Silahı temizlediklerini söylediğimde, "Silahlar sana göre değil, Ahu Beyaz," demişti katı bir sesle. Şaşırmıştım çünkü babam bana ilk defa o gün sesini yükseltmişti.

Kaskatı kesilen bedenim yerinden milim kıpırdamazken, adam yeniden konuştu. "Ellerini kaldır dedim sana?" Konuşmadı adeta kükredi. Bir insanın sesi bu kadar ürkütücü çıkabilir miydi? Titreyen ellerimi havaya zoraki kaldırdım.

Yanağımdan seller gibi akan gözyaşları, soğukla birleşince yüzümü üşütmüştü. Gözlerim adamın üzerinde dolaştı. Üzerinde kamuflaj vardı! Bana silah doğrultan askerdi. Bana silah doğrultan bir asker miydi?

"Kimsin sen?" diye sordu sert sesiyle.

Birbirine yapışan dudaklarımı birbirinden zar zor ayırıp, "B-Beyaz," dedim titreyen sesimle. Adamın yüz ifadesi aynı sertlikteyken konuştu.