"Ben senin kadar güçlü değilim Silay."
"Jemone'ye haber vereceğim..."
"Hayır! Bu bir tuzak. Ona haber verme. Ne yaparsan yap ama onu çağırma. Savaştaki hıncını almaya çalışacak. Beni sarayına götürüp ona tuzak kuracak. Silay...Git buradan..."
"Hayı...
Mutfaktan çıkarak sessizce oturma odasının kapısına yaklaştı. Annesi Çınar'ın başında, yere oturarak kollarını koltuğa dayamış Çınar'ın tepesinde uyuyakalmıştı.
Yüzündeki tebessümle mutfağa geri döndü ve kahvaltısını yapmaya başladı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Sınıfa girdiğinde yine aynı şeylerle karşılaştı. Meyra her zamanki gibi küçümseyici tavrıyla konuşmaya başlamıştı.
"Vay canına! Kimleri görüyoruz? Silay Orenda gelmiş! Sen sürekli nerelerdesin ya, özletiyorsun kendini."
Onu görünce sabahki bütün enerjisi bir anda sönüverdi. Kızıl uzun saçları, çilleri ve yeşil gözleriyle ne yapsa illaki Silay'ın başına patlıyordu ya da onu küçük düşürüyordu.