Neverland

Büyümek Derler

"Büyümek derler

Deler geçer

Yıllara gücün yeter mi?

Yetmez canını yakarlar

Yetmez dahası var..."

"Kendinizi bugün nasıl hissediyorsunuz Dide Bey?" diye sordu kırlaşmış saçlarıyla ela gözlü adam gözlük camlarının ardından derin bir bakışla.

Kikirdedi Dide istemsizce. Bu sahneyi biliyordu. Oldukça klişe bir biçimde zihnine yerleşen sahnelerden biriydi. Siyah bir deri koltuğa oturtularak çocukluğuna iniyoruz denilerek başlanan serüvenlerden biriydi bu da. 

Pofuduk siyah deri koltuğa oturduğunda ayakları havada kalmıştı. Pars daha evden çıkarken düğüm atmıştı ayakkabı bağacıklarına üstelik. Dide genellikle içeri sokuşturur, bileklerine dolayarak bağlardı. Pars ise ona ayakkabılarını özenle giydirip kurdele düğümler atmıştı düşmemesi için. Dide kendi beyaz spor ayakkabılarına bakınarak gülümsedi ayakları havada asılı sallanırken ileri ve geri.

Bey...

Dide Bey.

Kıkırdamasını durdurmaya çalıştı ama böyle hitap edilmek çok büyük hissediyordu. Çok önemli biriymiş gibi...Belki öğretmen gibi!

"İyiyim."dedi Dide gülümseyerek iri mavilerini dikti doktoruna. "Siz nasılsınız! Burası çok kalabalık oluyor mu? Günden kaç kişi geliyor. Hep çocuklara mı bakıyorsunuz yoksa yaşlılara da mı? Mesela günde kaç çocuk geliyor..."

"Oldukça fazla."diye yanıtladı adam istemsizce gülümserken eline not kağıdını alıp. "Genel anlamda nasılsın diye sorsam sana peki?"

"Eskiden kötü şimdi iyi."

"Bunu duymak sevindirici."diye yanıtladı doktor tebessümle notlarını aldırırken. "Seni böyle bu eden şeyi de dinlemeyi çok isterdim,paylaşmak ister misin...."

"Parssss."diye kıkırdadı Dide peltekçe. "Artık Pars yanımda her zaman olduğu gibi ve bu benim için mutluluk sebebi."

"Kapıda bekleyen arkadaşın."diye yanıtladı doktor başını sallarken.

"Hayır!! Biz sevgiliyiz artık!"diye yutkundu Dide hırsla. "Arkadaş herkesle olunur ama sevgili hayır..."

"Tebrik ederim, ne güzel."diye yanıtladı adam esas soruya gelmeden önce oğlanın el ve ayaklarını izlerken. "Birileri size soru sorduğunda hep yumruklarınızı sıkar mısınız?"

"G-Genelde.."diye mırıldandı Dide yumruklarını açarken. "Belki...Çoğu zaman,belki."

"Hakkınızda sorular sorması size nasıl hissettiriyor?"diye fısıldadı doktor mavilerini süzerken. "Pars ile ilgili sorular sorulması.."

"Kimse Pars'ı bana sormaz!"diye şakıdı Dide keyifle. "Çünkü herkes sormadan ben anlatırım! Çünkü Pars'ı anlatmak çok güzel.."

"Dide.."diye yanıtladı doktor. "Bey."

"Evet.."

"Annenizi bana nasıl tanımlarsınız?"