TANRI MİSAFİRİ

21

y.n: Geç olsun güç olmasın... Bazı nedenlerden dolayı bu gecikme, sory. İyi okumalar!

* 

ART

Bu uzun bir bakışma.

Hım... Kafanın içinde ne düşünüyorsun öyle Deniz? Kafasının içinde, kendiyle bir tartışmada olduğu bariz bir gerçek... Orayı merak ediyordum doğrusu. Şu an ne düşündüğünü öğrenmek için her şeyi yapardım.

Onu tahmin etmeye çalışmak şu an için imkansız görünüyordu.

Ambiyans biraz garip. Ben daha da garibim... Kuş gibiyim sanki: Hafif. Belki de anlatmak bana iyi gelmişti. Buna pek inanmasam da... Aklımdaki tek seçenek şu anlık bu gibi duruyordu. Bu uyuşukluğu açıklayamıyordum... Belki de erik suyundan kaynaklıydı? Kim bilir? Umursamıyordum zaten.

Bir an için farkındayım: O hariç hiçbir şey sikimde değil.

Deniz'in parlak gözleri ilgimi çekmişti.

O gözlerin içinde kesinlikle bir şeyler dönüyor... Gittikçe buğulaşan, parıl parıldayan küçük küreler... Dudaklarını sımsıkı kapattı, yetmedi bir an için gözlerini kapattı. Kaşlarımı çattım. Oysa gözlerini görmek istiyordum.

Sonra harekete geçti.

Bir anda tişörtümün yakalarında avuçlarını hissedince, bana kafa atacak sandım.

Bu daha olasıydı.

Ama o farklı bir şey yaptı.

Dudaklarımın üzerindeki baskıyı hissettiğimde dondum.

Kalakaldım!

DENİZ

Art'ın kocaman açılmış gözlerini görünce, korkuyla gözlerimi sımsıkı kapattım.

Siktir...

Pekala... Bu tacize giriyor muydu? Herifi hiç beklemediği bir anda öpüyordum. Karşılık da vermiyordu.

Tamam... Geri çekil Deniz.

Çekilemiyorum!

Sıcak, tatlı dudakları...

HÖST LAN!

NE DİYORUM BEN?

KAFAM UÇTU BENİM. YARDIM EDİN.

ART

O kadar şaşırmıştım ki bir an için beyin fonksiyonlarım durmuştu.

Şu an... Ne oluyor lan?

Deniz beni öpüyor!

DENİZ

Art'ı öpüyorum!

Geri çekilin, geri çekilin, geri çekilin...

NÖRONLARIM, NEREDESİNİZ ULAN?!

ART

Siktir.

DENİZ

Siktir.

ART

Kendime nihayet geldiğimde onun sıcak dudaklarını hissettim.

Bu... Bu çok yanlıştı!

Aramızdaki durumu analiz ettiğimde bu apaçık bir gerçekti! Ben... Ben Tanrı misafiriydim. Ne olacağım belirsizdi ve aramızda olan şu sınırsızlık bizi nereye götürecekti? Daha bir sürü endişeler... Onunla aramda kurtarılan, kurtaran ilişkisi olmalıydı sadece! Hedeflerimiz farklıydı, her şey çok farklıydı, apayrı bir mevzuydu bizimkisi... Bu hiç olmaması gereken bir şeydi!