36.Bölüm

706 51 7
                                    


***

Kılıcını yaratığa geçirdikten sonra arkasından saldıran yaratıkla acıyla çığlık atmıştı. Elindeki kılıç yere düşmüştü.

Kendisi ise dizlerinin üstüne düşmüştü. Gözleri doluyordu acısı yüzünden ama kendini sıkıyordu bu iğrenç yaratıkların karşısında ağlamamalıydı. Acısı onu esir alırken gözlerinin kapanmamasına engel olamadı bir türlü.

***

Yazardan

Karanlık git gide tüm diyara etki ediyordu. Tüm krallıklar tedirgin ve korkuyla bekliyordu olacakları.

Amorya gördüğü en karanlık günleri yaşıyordu şu an. Güney'den başlayan karanlık tüm diyara yayılıyordu yavaşça.

Krallıkların emriyle herkes olası bir savaş için olağanüstü duruma geçmişti.
Karanlığın ne getireceğini bilemezlerdi ama halklarını korumalılardı.

Endişeliyle bekleyiş sadece umut hissini diri tutuyordu ama her geçen saniye küçücük umut parçasını daha da küçültüyordu.

Gözlerin hepsi Güney tarafa çevrilmişti bile. Karanlığın geçit vermediği alana cadılar bile giremiyordu.

Geriye sadece beklemek kalmıştı ve bu bekleyiş çok uzun sürecekti.

Karanlığın ve lanetin etkili olduğu bu topraklarda eski sarayın önünde toplanmıştı herkes.

Bin tane yaptıkları  planlar tutmamıştı ama şimdi kendi ayaklarına fırsat geçmişti ve bunu en iyi şekilde değerlendirmek onların elindeydi ve onlarda bunun hakkını veriyordu fazlasıyla.

Seçilmişlerin hepsi yakalanmış ellerindeyse sihir geçirmez kelepçelerden vardı, her ne kadar bu durumdan hoşlanmasalar da katlanmak zorundalardı.

Tanya ve Kratos önlerine dizilen, dizlerinin üstündeki sekiz seçilmişi ve bir ejderhaya alay eder bir şekilde bakıyorlardı.

Kratos karlı topraklarda adımını bırakarak Lilly'nin yanına yürüdü. Çenesini sıkıca kavrayıp elinden gelse ateş saçacak gözlere baktı.

"Annen de senin gibi biliyor musun?"

Amacı sinirlendirmekti ve bunu da başarıyordu. İrisleri koyulaşmış ve kıpkırmızı olmuştu, Kratos ise onun bu durumuna sırıtarak bakıyordu.

Normal bir durumda bir ateş ejderhasının irisleri kırmızıya döndüyse oradan uzaklaşman senin adına daha hayırlı olurdu çünkü  bedenleri alevlenir ve gözleri kimseyi görmezdi.

Ama şu an elleri bağlı bir şekilde sadece dişlerini sıkmaktan başka bir seçeneği yoktu Lilly'nin.

Bu durumda yapabileceği en iyi şeyi yaptı, yüzüne tükürdü.

Kratos Lilly'nin çenesini bırakıp elinin tersiyle tükürüğü temizledi ve hırsla karşısında sırıtan kıza baktı.

"SEN!"

"Ben ne!"

"Annenin yanına uğramana az kaldı merak etme ama önce uğruna koruduğunuz Varis'inizi görmen gerek dimi."

Karanlığın ve Aydınlığın Varisi  {Varis Serisi }Where stories live. Discover now