On bir

21.6K 887 292
                                    

Medya: Arda Bayraktar

🍒

"Ay çok korkuyorum." diye mırıldandım heyecanla. Akşama dede ve kuzenler gelecekti ve benim şimdi haberim oluyordu.

"Neden korkuyorsun ki abla dedem, babanneannem, amcalar, yengemler ve kuzenler gelecek alt tarafı. Cumhurbaşkanı gelmeyecek, sakin ol." dedi.

Kurduğu cümleyi duyunca gözlerimi büyüttüm. Bu benimle kafa mı buluyordu? Hani sadece dede ve kuzenler gelecekti?

O kadar kişinin arasına nasıl gireceğim ben? Hiçbirini de tanımıyorum zaten, Allah kahretmesin.

"Daha kim gelecekti be? Cümbür cemaat geliyorlar zaten." dedim.

Eve gelmiştik. Kapıyı birkaç kez tıklayıp geri çekildim. Sanki herkes içerideymiş gibi bir heyecana kapılmıştım.

"Of abla, amma abarttın." dedi Arda. Ergen velet seni.

Kapıyı Buket abla açmıştı. İnci abla evde miydi acaba?

"Hoşgeldiniz, buyrun." diyerek kenara çekildi. Gülümseyerek içeriye geçtim. Geçer geçmez de ufak çaplı bir şok yaşadım. Evde oturan tek bir kişi bile yoktu ve herkes hazırlık yapıyordu.

Solda İnci abla masayı hazırlıyor, diğer hizmetli ablalar evi toparlayıp süpürüyorlardı.

Ebru hanım bile oturmak yerine İnci ablaya yardım ediyor, bir yandan da Feride abla ile konuşuyordu.

"Feride akşama enginar da yap. Annem çok sever, biliyorsun." dedi.

Gülümsedim. Enginarı seven tek kişi ben değilmişim demek. Babaannem de seviyormuş.

"Ben herşeyi hazırladım Ebru hanım, siz merak etmeyin. Fırat beyin şekeri olduğu için tatlıyı az yaptım." dedi.

Ebru hanım, "İyi yaptın, babam tatlı görünce dayanamıyor." dedi.

Salonun ortasında şaşkınlıkla onları izliyordum. Arda'nın dediği gibi sadece dede, babaanne, amca , yenge ve kuzenler gelmeyecek miydi? BU KADAR HAZIRLIK NEDEN YAPILIYORDU LAN O ZAMAN?

Arda ise gayet neşeli görünüyordu. Beyefendinin keyfi gayet yerindeydi.

"Aaaa çocuklar hoşgeldiniz." diyerek yanımıza geldi Ebru hanım. Gülümseyerek, "hoşbuldum." dedim. Tabiki kendi isteğimle falan gülümsemedim!

"Afra bebeğim, bu akşam babaannenler gelecek. Biz işleri hallettik, sen yukarıya çıkıp hazırlan istersen ben seni çağırırım." dedi.

Aman ne güzel.

Yav burası ne biçim ev? Geldiğimden beri hiç bir şey yapmadım ki, hayatım odamın içinde geçiyor.

Bende yardım etsem ne olurdu ki sanki?

"Hadi abla, gidelim." Kolumu dürten Arda'ya dönüp olumlu anlamda başımı salladım. Beraber yukarıya çıktık.

Kürşat piskopatı yine mal gibi bağırıyor. Ya bu adam birileriyle kavga etmeden duramıyor mu? Ben boşuna mı koydum o omlete pul biberi?

"Ne? Dalga mı geçiyorsun, sabaha kadar ona uğraştım ben. O dosyayı bul yoksa kendini şirkette kapının önünde bulursun!"

Bir gün polise şikayet edeceğim bu adamı. Milleti tehtid edip duruyor, psikopat. O insanlara da yazık, bu gavur gibi bir patronları var zaten, Allah yardımcıları olsun.

Umursamadan odanın önünden geçip kendi odama geçtim. Arda da kendi odasına yönelmişti. Kapıyı kapatıp çantamı bir köşeye fırlattım ve kendimi yatağa attım.

Abi TerörüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin