11. Bölüm

8.2K 526 110
                                    

10K olduk biz!!!!!!! 🥳🥳🥳🥳 Hepinize çoookkkk teşekkür ederim! İyi ki, İyi ki varsınız!❤

Bu bölümü 10K hatrına, size teşekkür olarak atıyorum :)🥺🤍

Aşkın Nur Yengi--- Yalancı Bahar
**şarkıların speed up halleri daha çok hoşuma gidiyor...

İyi okumalar!

🎡

ALEDA İZEM TUNALI

Odamın önüne geldiğimde koridorun diğer tarafında bir kapının önünde duran Ural ile göz göze geldim. Orası onun odası mıydı yoksa Erez'in miydi hatırlamıyorum. Yüzüme dik dik bakması 'ne bakıyon lan simit var kurabiye var, ne bakıyon?!' Deme ihtimalimi arttırırken gözlerimi ondan çektim ve odama girdim. İlk işim ışığı yakmak yerine ledleri yakmak oldu. Banyoya doğru ilerlediğimde kapı çalındı.

Büyük ihtimalle Bigem hanım gelmişti. "Gel!" açılan kapının ardında Ural gözüktü. Yolunu şaşırdı galiba.

"Biraz konuşalım mı?" Arkamı dönüp belki bir ihtimal arkamda biri vardır da ona sesleniyordur diye arkama baktığımda kimseyi göremedim. Harbi harbi benimle konuşuyor bu. "Bakıp durma arkana, sana söylüyorum." Ses tonundan bile belliydi göz devirdiği.

"Anla işte o kadar inanmıyorum benimle konuşacak olmana." Dedim alayla. "Arkandaki kapıyla benden daha çok konuşmuşsundur sen."

"Laf sokman bittiyse," dedi samimiyetsizce gülümserken. "Konuşalım mı?"

"Bu sefer niye geldin? Eğer amacın yine evden kovma-"

"Hayır. Bir kere dinlesen anlayacaksın."

"Tahmin edebiliyorum," dedim alayla. Aynı sırada yatağa otururken ellerimi yatağa yaslayarak vücudumu da biraz geriye yasladım. Aynı zamanda gözlerimiz tekrar buluştuğunda bir garip bakıyordu.

Bakın diyorum ben size, geliyor o klişe sahne! Çok pişmanım Aleda, Rüya'dan sonra güvenemedim sana da, o yüzden öyle şeyler söyledim. Bla bla bla.

"Aleda," dedi ve derin bir nefes aldı. Diyeceği kelimeleri toparlamaya çalıştığından mı bilmiyorum, sessiz kaldı bir süre. "Bak... Nasıl söylemem gerekiyor bilmiyorum. Ben-"

"Eğer o dilinden özür cümlesi dökülürse ya da onu ima eden cümleler," dedim elimi havada sallarken. "Seni döverim. Saç baş yolmalı değil, tekmeli tokatlı." Kaşları çatıldığında, ona öfkeyle bakıyordum.

"Aleda," dedi ama devamı gelmedi. O sırada bende sessiz kaldığımda o da sessiz kalmasıyla, kafasının içindeki kelimeleri toplamaya çalışır gibi, "yardımcı ol biraz sende." Dedi huysuzca. "İyi biri olmaya çalışıyorum. En azından sana ka-"

"Sen iyi bir insan değilsin. Bana kalırsa hiç de olamazsın." Dedim omuz silkerek. Bu konu hakkında bir daha konuşamayacakmışız gibi hissediyordum. Şimdi eğer eteğimdeki taşları dökersem rahatlardım. "Özür dilemeye çalışarak ya da ne bileyim benden habersiz sevdiğim bir şeyi sipariş ederek, yine benden habersiz bana yardım ederek iyi bir insan gibi gösterme kendini. Çünkü zerre değilsin. İyi insanlar herkese iyidir, sevdiklerine değil. Sen sadece sevdiğin insanlara iyisin. Ben şu kapıdan adım attığımdan beri dilinden zehir akıyor. Bir yandan kardeşini sarıp sarmalıyorsun, ona tüm iyi yönlerini gösteriyorsun ama konu ben olunca öfkelisin, kırıp dökmen umrunda değil."

Başımı iki yana salladım. O beni asla kıramazdı. "Böyle dedim diye canımı yaktın falan sanma, sen beni kıramazsın, canımı da yakamazsın."

ALEDA İZEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin