14. Bölüm

6.7K 447 120
                                    

Merhabalaaarrr, ben geldiiiiim!

Öğlen alıntı atıp akşam bölüm mü atıyorsun yazarcım? Keşke hep böyle olsan... hsodmcpeöckrmxpxmdpem

Karakter tanıtımında kitabı unuttuğunuzu söylemişsiniz, nolur şaka deyin, noluuuurrr!

Tamam tamam gidiyorum işte.

Ama sizde yorum yapın ve oy verin olur mu? 🥺🥺

KÖFN- Bi' Tek Ben Anlarım

Keyifli okumalar!

🎡

Kaç dakika geçti bilmiyorum ama ne yapacağımı bilmiyordum. O an sadece sarılmak istediğim için sarılmıştım. Şimdi ona karşı nasıl davranacaktım?

Telefonuma gelen mesajlar sayesinde ondan uzaklaştığımda mesajlara cevap veriyordum. En son Almila'nın yanlış gruba yazdığımı söylemesi beni aydınlatırken mesajları sildim. Kafamı bırakmıştı bu Erez bende?

Telefonu kapatamadan ekran da beliren Eriz yazısı gülümsememi sağladı. Erez'in bana baktığını bilsem de bir kez daha ona dönmedim. Telefonu kulağıma yasladığımda huzur bulduğum o sesi duydum: "Güzelim?"

"Efendim?"

"Ne yaptın?" Dedi arkada konuşan Yasin'i susturduktan hemen sonra.

"Hiç," diye mırıldandım. Göz ucuyla Erez'e bakarken. Gözleri artık üzerimde değildi ama beni dinlediğini biliyordum. "Erez ile lunaparka geldik."

"Öyle mi?" Dedi ufak bir sessizliğin ardından. "Güzelmiş." Yine sessizlik. "Bölmedim değil mi? Yani eğer-"

"Tamam aşkım karşısında dilin tutuldu, konuşamıyorsun." Dedim alayla, gerilmemesi için. "Anlıyorum ama senin sürekli dilin tutulursa konuşamayız."

"Tövbe yarabbim, tövbe." Dedi Erez ayağa kalkarak. "Arabaya gidiyorum ben."

"Tutulsun," dedi Eriz telefonun diğer ucundan, muzipçe. "Açan bulurum nasıl olsa."

Gülümsemem yüzümde solduğunda, kaşlarım çatıldı.

"Bulursun?" Dedim tehditkarca.

"Bulurum." Eğleniyordu bir de beyefendi. Gülerek söylüyor ya! Bok bulursun geri zekalı!

"Allah Allah," dedim bende ayağa kalkarken. "Kimi buluyormuşsun?" Hiç öylesine soruyorum. Kesinlikle ikinizinde ağzına sıçmak için değil.

"Böyle 1.65, beyaz tenli, yeşil gözlü, siyah saçlı bir kızı bulurum." dediğinde yüz ifadem gevşedi, gülümsedim istemsizce.

"Hııı tamam o zaman."

"Oğlum ben sizin öpüşeceğinizin sinyalini almak zorunda mıyım ergenler?!" Diye bağırdı arkadan Yasin.

"Ne diyorsun be?" Diye tersledim onu.

"Dilin tutulursa konuşamayız," sesini incelterek taklidimi yaptı. Ardından sesini karşılaştırarak Eriz'in taklidini yaptı: "Tutulsun açan bulurum sonuçta."

"Kes lan sesini!" Dedi Eriz, birkaç hışırtı sesleri kulağıma dolduğunda Yasin'in inleme sesini duydum. Telefonu bir şey demeden kapattığımda arabaya doğru ilerledim. Arabaya bindiğimde Erez gözlerini kısa bir süre üzerimde gezdirdi. Hemen ardından arabayı çalıştırdığında, "nereye gitmek istersin?" Diye sordu. "Babamlar Ural ile konuşuyorlar. Yafes de orada, onunla da konuşacaklardır. Eve gitmeyelim hiç, ateş hattıdır orası şimdi."

ALEDA İZEMWhere stories live. Discover now