17. Bölüm

6.2K 376 99
                                    

Yorum konusunda anlaşalım lütfen. Uzun yazmaya çalışıyorum ve her şeyden önce zaman ayırıyorum buraya. Okurken neler hissettiğinizi ne düşündüğünüzü merak ediyorum.

Oylarınızı da yorumlarınızı da eksik etmeyin lütfen.

Keane-- Somewhere Only We Know

Keyifli Okumalar!

🦋


"Teşekkürler," dedi Ümit arabadan inerken. Andaç abimde hareketlendiğinde bakışlarım ona döndü: "Nereye?"

"Ben de ineyim," dedi bana dönerek. "Eriz'lerle konuşacağım daha. Eriz'i çağırdım. Bu arada," dedi bir şey aklına daha yeni gelmiş gibi. Ilgar beye döndü: "Ben geldiğim için bu akşam kutlama yapacakmış mahalledekiler. Her yıl yapardık, bu yıl da erken yapıyorlar geldiğim için. Sizin de gelmenizi isterim."

Tam ısrar etmek için ağzımı açacakken, Yafes atladı: "Rüya da olacak mı?" Onun sorusu abimle beni göz göze getirdiğinde, onun da geleceğini biliyordum. Anne ve babaları gelmezdi çünkü sevmezlerdi mahalledekileri pek. Biz gittiğimiz zaman -Buğu ile ben- bize de kızarlardı. Ama bugün Buğu, Rüya'yı da alır gelirdi, biliyordum.

"Gelmesek de olur bence," dedim abime. Gülümsedim üzüldüğümü zannetmesin diye. "Başka bir zaman geliriz size."

"Rüya gelmez," dedi Yafes'e dönerek. "Ailesiyle kalmıyor." Onun için üzülmüştüm. Harika bir aile ortamından, aile ne demek bilmeyen insanların ortamına gitmişti. Onu ziyaret etmek istesem de şu anlık erteledim. Tunalı evinde Rüya adı altında dönen kaoslar vardı çünkü. Hiçbirinden etkilenmek istemiyordum. "Buğu'nun da geleceğini sanmam." dedi bana bakarak.

"Ee," dedi Ilgar bey. "Ne yapıyoruz çocuklar?"

"Gidelim o zaman," dedi Yafes. Benim bir şey demem gerekmiyordu. Gözlerimle gidelim demiştim resmen. Cebinden telefonu çıkardı. "Bigem'e de sorayım bir, ona göre haber veririm oğlum ben sana." Dedi abime. Abim başını salladı ve bana döndü. Boynumdaki minik beyaz bantı gösterdi. "O çıkmayacak boynundan."

"Çok gereksiz-"

"Eray'ı arasın baban o zaman." dedi tehdit eder gibi. Çiğköfte yerken biraz Eray dedikodusu yapmış olabilirdik. Yafes küçücük bir olay olsa bile doktorluğunu konuşturduğunu, kendisince bir şey olmadığına inanana kadar peşlerini bırakmadığını söylemişti. Eğer boynumu görürse tekrar pansuman yapacağını, minik bantı takacağını ve suçlu oymuş gibi ne zaman yan yana gelsek alev atan gözleriyle minik beyaz sargıya bakacağını söylediğinde gülmüş ciddiye almamıştım. Ural'a öyle yapmadığını söylemiştim. O da bana sen öyle san bakışları atmıştı. Bir tık garipsemiştim ve kesinlikle böyle bir şey yaşamak istemiyordum.

"Kalsın canım ya." Dedim otuz iki diş sırıtarak. "Bana ne zararı var sanki?"

"Bende öyle düşünmüştüm." Dedi keyifle. Babama hafif baş işareti yaparak indi arabadan.

"Erez ve Ural abim gelmeyecektir." Diyen Yafes'e bu sefer ben sen öyle san bakışları attım.

"Bigem hanımı arayacak mısınız?" dedim Ilgar beye. Başını salladı ve telefonu çıkarırken devam etti: "Eğer istemiyorsa ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz."

ALEDA İZEMWhere stories live. Discover now