BÖLÜM-5

34.9K 1.7K 91
                                    

Medya: rüyadaki Miray- Demirel temsili


Güneşin ışığı yüzümü rahatsız edici bir şekilde yakıyordu. O kadar yorgundum ki gözlerimi açmaya bile derman bulamıyordum.Kavurucu güneş tenimi yakarkende uyuyamazdım ama.

Bir dakika ne güneşi benim olduğum odada pencere yoktu hızla gözümü açtım. Yemyeşil bir bahçedeydim. Hava o kadar aydınlıktı ki Yaşadığımı bilmesem cennette olduğumu düşünecektim. Yada ben cennette miydim?

Kocaman sonu belli olmayan bir bahçenin ortasındaki bir yataktaydım. Yavaşça ayağa kalktım. Tamam kesinlikle cennetteyim. Elimde olmadan yüzüme yerleşen gülümsemeyle ayağa kalktım. Üstümde dizlerime kadar gelen pembe bir elbise vardı. Elbisenin eteğini ucundan tutup etrafımda bir kez döndüm. Ben burada kalmayı istiyorum. Sonsuza dek.

Yalın ayak bahçede yürümeye başladım. Çimenin ayağımı gıdıklayan yumuşaklığı bana huzur veriyordu. İçimden sonsuz bir huzur vardı.Ve bu huzurun daimi olmasını çook istiyorum. Hep şuan olduğum gibi mutlu olsam keşke.

Zıplıya zıplıya bahçede dolaşmaya başladım.

"Mirayy!"

Çok uzaklardan gelen sesi bulmak için etrafa baktım. Ama hiçbirşey yoktu. Etrafa bir kez daha bakınca Armi ile Hazalı gördüm.Benim giydiğim elbiseden giymişlerdi. Onlarda kocaman bir gülümsemeyle bana doğru koşuyordu. Bende onlara doğru koştum. 3'ümüz kol kola girip bahçede koşmaya başladık. O kadar mutluydukki onlarında bu anın bozulmasını istemediklerine yemin edebilirim.

Bu mutluluğumun sonsuz olması...

Birden Armi kolumu bıraktı ona baktım. Sinirli bir şekilde tam karşıya gözlerini odaklamıştı. Yüzümdeki gülümse çabucak silinmişti. Onun baktığı yöne baktım.

Karşımızda boylu boyuna akan bir nehir vardı. Nehrin önünde ise 3 tane adam vardı. Siyah bir kapşonla yüzlerini gizlemişlerdi. Şaşkınlıkla onlara baktım. O an zamanı hissetmemeye başladım. O kadar farklı bir durumdu ki kelimelere dökemiyordum.

3 adamdan ortada olan elini kapşonuna götürüp yüzünü ortaya çıkarınca Demirel olduğunu gördüm. Korkuyla geri çekildim. Hazalla Armiye baktım. Hazalda benim kolumu bırakmış ağlıyordu. Armi ise hala sinirliydi.

Tekrar Demirele baktım. Göz göze geldiğimizde bana doğru yürümeye başladı. Sadece buradan Armi ve Hazalı alıp kaçmayı istiyordum.

"Armiii Hazall"

Sesim yankılanıyordu ama ne Armiye nede Hazala ulaşıyordu. Hazal ve Armi bana baktılar fakat daha sonra diğer iki adama doğru ilerlemeye başladılar. Armi Biraz daha kısa boylu olan adamın, Hazal ise diğer adamın yanına gitti. Ben olanların şokuyla ağzım bir karış arkalarından bakıyordum.

Birden ikiside adamlara sarıldılar. Bir kabus görüyordum ve ben bu kabustan hemen uyanmak istiyordum.Bakışlarımı Demirele çevirdim. O da durmuş onlara bakıyordu. Sonra o da bana baktı.Gözgöze gelince ben geri geri kaçmaya başladım. Ama ayaklarımın hissinide kaybetmiştim.Tam o sırada kendimi yerde buldum. Derin derin nefes almaya başladım. Ama aldığım her soluk boğazımda kalıp ciğerlerime ulaşmıyordu. Ben kan ter içinde kalırken gökyüzünü karabulutlar çevreliyordu. Demirel bana yaklaştıkça bulutlar daha çok artıyordu.

Yere mıhlanmıştım ne kolumu nede ayağımı hareket ettirebiliyordum. Demirel baş ucuma gelince eğildi. Yüzünde o kadar korkunç bir ifade vardı ki başımı hemen eğdim. Yüzüne bakmamak için gözlerimi sıkıca kapatım.

Uyan lütfen Miray artık uyan.

Ama daha rüya bitmemişti. Gözlerimi isteğim dışında açtım. Demirel hemen dibimdeydi. Beni kolarımdan tutup kaldırdı. Ve nehire doğru döndürdü beni. Nehir çıldırmış deli gibi akıyordu. Bizim olduğumuz kısım ne kadar kara bulut varsa nehrin diğer tarafı o kadar aydınlıktı. Oraya bakınca bembeyaz elbiseler içinde annemi gördüm. Bana bakıp gülümsedi ardından arkasını dönüp yürümeye başladı. Adını bağırmaya o kadar istedimki olmuyordu. Nefesim bile çıkmıyordu. Gördüklerim karşısında hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.

Yanıma Demirel geldi elini omzuma koydu. O na döndüm. Yüzü o kadar parlaktı ki. Ama sanki sadece bana parlaktı. Bu yüzünü bir tek ben görüyordum. Bu hali bana güven vermişti ona sarıldım.Fakat o bana sarılmamıştı. Yüzümü Armi ile Hazala Bakacak şekilde çevirdim. Armiyle hazalın yüzü bana dönüktü. Ama o iki adamı hala göremiyordum.

Ben kim olduklarını düşünürken Armiye sarılan adam başını bana çevirdi.

Buğra... olamazdı. Ben bunları kabul edemem ama Armi o kadar mutluydu ki belliki Buğrada Armiye çok parlaktı.

Gözlerim hala ıslakken bunlara daha fazla dayanamadım. Başımı Demirelin göğsüne gömdüm.O da bu sefer kollarını bana sarmıştı.İçimde tekrar huzur hissetmiştim. Lütfen artık uyanayım.





rüya sizce neye işaret?

az çok anlamşsınızdır ;)

3 TATLI BELA(TAMAMLANDI.)Where stories live. Discover now