15

1.7K 98 5
                                    






Medya: Batı Şekercizade



...

Eve geçmeden önce hastaneye uğramış boynuma pansuman yaptırmıştık. Sargılı boynumu gören ev halkı biraz sık boğaz etse de Arhan hepsini başımdan kovmuştu.

Şimdi yatağımda uzanmış tavanı izliyordum. Boşlukta gibiydim. Sanki ayağım bir taşa takılmıştı ve o taş beni yere düşürecek kadar güçlüydü. En komiği de el uzatan kimsem yokmuş gibi hissediyordum.

Ben hep yalnız hissetmeye mahkum muydum dedemden sonra? Dedemin boşluğunu hiç kapatamayacak mıydım?

Mehmet Derin'in boşluğu kapanır mı hiç? O adamın tahtını kimse sallayamaz. Yeni gelen herkes en yüksek ikinci basamağa yükselebilir ve biz buna Mehmet Derin farkı diyoruz tatlım.

Kafamdaki seslere gülümserken gözlerim doldu. Dedemin yokluğuna alışamıyordum bir türlü. Tıklanan kapıyla gözlerimi kırpıştırdım ve yattığım yerde dikleşerek sırtımı yatak başlığına yasladım.

"Gel." İçeriye giren Meltem Hanım yatağımın köşesine otururken ellerini saçıma uzattı. "Kızımın biraz dertleşmeye ihtiyacı varmış diye duydum." Gülümsedim. "Bilmem, olabilir." Dedim.

O da gülerken ellerimi tuttu. "Belki de ben kendi dertlerimi dinleyecek birini arıyorumdur." Dedi şakacı bir tavırla. "Bugün bir şeyler yaşanmış sanırım." Yutkundum.

"Sakin ol. Anlatman için zorlamayacağım. Ben buraya neşelenelim diye geldim. Babanı çekiştireceğiz." 

"Evet bugünlerde çok sessiz." Omuz silkti. "Çekiştireceğiz dedim tatlım, arkasından üzüleceğiz demedim. Ayrıca hakediyor o, boşver." Kaşlarımı kaldırdım. "Hakediyor derken?" Güldü. "Senin bu baban çok çekilmez bir adam ya. Her şeyi yanlış anlıyor. Alınıyor, bozuluyor. Pek narin."

Kahkaha attım. "Ay yok artık." O da bana katılırken "Öyle öyle." Dedi. "Siz bir yakın olun o zaman gör. Abilerinin yanına yaklaşamazsın. Gerçi onlar da sana yaklaşamaz. Çok kıskanç ya."

Elini alnına attı ve kaşıdı. "Geçen gün gerçekten üzgündü." Dedim. Kaşlarını çattı. "Ay yok! Kıskançlıktan hep. Kaç yaşına geldi hâlâ ölüyor kıskançlığından. Dernekte bir arkadaşım vardı. Yemeğe davet etti bizi. Yok efendim o adamı hiç sevmiyormuş, o adam karısı olduğu halde bak altını çiziyorum karısı olduğu halde benden hoşlanıyormuş! O erkekmiş başka bir erkeğin duygularını anlarmış."

Derin bir nefes aldı. "Tamam dedim. Erteledim buluşmayı. Bu sefer de niye erteledin yine aynı ortama gireceksiniz bu adamla demeye başladı. Ki adam bana aşık değil. Eskiden yani biz babanla evli değilken babana benim için çok güzel kız demiş. O da sanıyor ki bana aşık. Anlayacağın baban eski de kaldı güzelliğim. Bir türlü aşamıyor."

Kaşlarını çatmıştı. Sinirli yüzüyle çok tatlı duruyordu gerçekten. Güldüm bu haline. "Ayrıca yanıma erkek sinek gelse kıyameti koparıyor ya! Tamam çok aşığız da bir rahat ver be adam. Öyle değil mi yani? Kaç senelik arkadaşlarımla bile görüşemiyorum resmen. Bir buluşma ayarlıyoruz. Bir bakıyorum tesadüf ayağına o da gelmiş. Aaa benimde iş yemeğim vardı hayatım diyor. İnsanları da zorla peşinden sürüklüyor."

Kahkaha atmasıyla ben de güldüm. Çok komikti. Osman Bey'e de bakın siz ya!

"Ay neyse! Bunlar evliliğin tuzu biberi, hayatım. Aman sen erkeklere düşman olma. Hatta takıl onlarla. Bu yaşlar deneyim yaşları. Hem kendini tanımış olursun hem de tanıştığın insanlara göre ileride eşin olmasını istediğin insanın profilini çizersin gözünde." Kafamı salladım. "Doğru söylüyorsun."

Ege'den TarafHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin