22

1.2K 90 16
                                    






Medya; Ege Şekercizade




...

"İlaçlarını alıyorsun değil mi?" Kafamı salladım. "Benimle konuşmalısın Ege." Ofladım. "Alıyorum ilaçlarımı." Gülümsedi. "Seninle bir sürece girdik. Bu süreçte sana ihtiyaçlarını bastıracak yüksek dozda ilaçlar vereceğim. Normalde aldıklarından biraz daha ağır olacak bunlar."

"Neden değiştiriyorsunuz ilaçları?" Diye sordum. "Çünkü senin kullandıkların sana hiçbir etki etmiyor. Sen bizim tahmin ettiğimizden daha da üst seviye de bağımlı çıktın. Kontrolü ele almamız gerekiyor." Kafamı salladım. "Peki ne zaman geçerim bu ilaçlara?"

Elindeki kağıtları kenara bıraktı. "Kan tahlillerine göre en hızlı şekilde olması gerekiyor. Şuan kullandığın ilaçlar kanında ki maddeyi temizlemeye yetmiyor. Bugünün ilaçlarını henüz kullanmadın değil mi?" Kafamı salladım. "Evet kullanmadım."

"O zaman bugün değişime başlayabiliriz. Seansımızı burda bitiriyorum. Bir daha geldiğinde konuşmanı arttırmaya özen göster. Benim mesleğimin asıl amacı iletişim." Göz devirdim. "Tamam." Dedim uzatarak.

Eliyle kapıyı gösterdi. "Çıkabilirsin o halde." Oturduğum yerden kalkarak kapıya yürüdüm ve beklemeden çıktım odadan.

Köşede bekleyen hemşire yanıma gelerek koluma girdi. Alaycı bir sesle konuştum. "Yürüyebiliyorum." Tek kaşını kaldırdı. "Bunun farkındayım. Neden koluna girdiğimi benden daha iyi bildiğine de eminim."

Kaçabilir ya da birine zarar verebilirdim. Bu yüzden yanımda biri olmalıydı. Onlara göre zihnimi kontrol edemiyordum. Yanlış bir şey yapmam an meselesiydi.

Bu insanlar neden böyle davranıyor anlamıyorum Ege.

Uzun koridoru geçip odamın önüne geldiğimiz de kapıyı açtı ve bedenimi hafifçe içeriye itti. Yatağıma yürüdüm ve pencereye bakacak şekilde oturdum.

Arkamdan kapatılan kapıyla gözümü oraya çevirirken hemşirenin çıkmadığını gördüm. Kaşlarımı çatarken gülümsedi. "Korkma. İçmen için getirdiğim ilaçları alacağım. Artık bunları kullanmayacakmışsın." Kafamı sallayarak pencereye geri döndüm.

O işini halledip çıktı. Oturmaktan vazgeçerek uzandım yatağımın üzerine. Güneşli hava odayı aydınlatırken gülümsedim. Seviyordum bu havaları. Huzur veriyordu sanki bana.

Gözlerim kendiliğinden kapandığında açmak için uğraşmadım. Yorgundum ve uykuya ihtiyacım vardı.

..

Kolum dürtüldüğünde yavaşça araladım gözlerimi. Gözlerimi kısarak gelen kişiye baktım. Hemşireydi. "İlaçlarını getirdim. Buraya bırakıyorum." Elindeki tepsiyi yatağımın yanındaki komodine bırakırken ben hâlâ aynı pozisyonda onun hareketlerini izliyordum. Göz göze geldiğimizde gülümsedi ve arkasını dönerek kapıya doğru yürüdü.

Odadan çıktığında bakışlarımı tavana çevirdim. Hava kararmıştı. Oturur hale gelirken elimi komodinin üzerindeki tepsiye uzattım ve aldığım tepsiyi yatağın üzerine bıraktım.

İştahım yoktu.

Gözüm yemeklerle birlikte gelen ilaçlara kaydı. Gözlerimi kapattım. Aklımdan geçmemesi gereken şeyler geçiyordu. Yapmamam gereken şeylerdi bunlar.

Gözlerimi açarak elimi kaşığa uzattım. Tepsinin içindeki ilacı avcumun içine aldım ve ayağa kalkarak bedenim pencerenin önüne gelecek şekilde yere oturdum.

Ege'den TarafWhere stories live. Discover now