Bölüm 22

4K 287 314
                                    

Not :Sınırlar dolduğunda yeni bölüm gelecek.Satır aralarına ve bölüm sonuna düşüncelerinizi yazmayı unutmayın..İyi okumalar 🕊🌺🌺

#Sınır : 180 vote 300 yorum

Medyada :Leyla Miroğlu

Bahoz'un aile büyükleri çocukluğunu çalıp üzerinden para kazandıkları yetmezmiş gibi bir de acımasızca onu dövmüş olması gerçegi içimi acıtıyordu.Bedenindeki işkenceye benzer izleri ona hangisi yapmıştı ?canı yanarken hiç mi kimse yardım etmedi ?yahu bir Allahın kulu bile korumadı mı ?bir yandan sorularımın cevabını merak ediyordum bir yandan da geçmişi hatırlatıp yarasını deşmek istemiyordum.Başımı kaldırıp kara harelerine baktığımda duygusuzca kahveliklerime bakıyordu.Sanki bana göstermediği bir başka Bahoz vardı,onunla konuşmak anlamak istiyordum.Yaptığı işi doğru bulmasam da ailem dediğim adamın canı benim için tüm doğrularımdan önemliydi.Sakince konuşmak için yatağa oturdum ve elinden tutup yanıma oturmasını sağladığımda gözlerinin içine masum masum bakıp konuştum

-Yara izlerinin yarısı aileden dedin.Kim ne yaptı sana ?

-Boşver çocukluk işte.Ben çok yaramaz bir çocuktum

(Elimle sakallarıyla oynayıp şefkatle yüzüne baktığımda sıcacık gülümsedi.Susup konuşmasına devam etmesini beklediğimde ise altta yatan acıyı bastırmak ister gibi esprili bir dille konuştu )

-Sen kendini düşün,bana çekerse yandın.Ne düşme kalkma ne annemin dayakları hiçbir şey beni durduramazdı.

-Bu dayak olayını annen abartmış,çocuklar dövülmez.

-Bizi zapdedemezse babaannemle babam annemi döverdi.O da ne yapsın evin işi gücü bir yana bir de benim yaramazlıklarımla uğraşıyordu.Çocukken annem bana börek yapsın diye dağa dal getirmeye çıktım.Kadının aklı çıkmış,o dalla dövdü beni.

(Dayanamayıp sitem ederek konuştum )

-Canın kesin çok yandı.Annen nasıl bunu yapar ?

-Yandı da sen düşün.Sabah evden çıkıyor oğlun,akşam ezanı olmuş bütün köye bakıyorlar yok ortada.Babam onu dövmüş sen ne biçim annesin diye,annem de beni dövdü.

-Sarılır öperdim sağ salim buldum diye.Kızardım ama dövmezdim.Hem ben sana börek yaparım,istediğin çeşitten yeter ki iste.

(Çocuksu gülümsemesiyle gözlerime sıcacık bakıp konuştu )

-Hep yap.Eyşan' a yapma.Ferhat'a da yapma

Çoçuksu kıskançlığına tebessüm ettim.Dışardan bakılınca istediğini elde edecek güce sahip olan Bahoz'un aslında sırf o seviyor diye yapılan hiç bir şeyi yoktu,belki de bu yüzden ona börek yapıyor oluşum kendisini mutlu ediyordu.Kara harelerinin soğuk bakışı duygularını gizlemekte zamanla nasıl ustalaştığının kanıtıydı.Bir an Bahoz'un çocukluğuna sarılıp dertleşmek istedim.Küçükken bende yarı aç yarı toktum ve sorumluluk gerektiren her şeyde öne atılan,ilk vazgeçilen ben olmuştum.Aslında Bahoz ile özünde birbirimize çok benziyorduk,farklarımızdan en belirgin olanı ben duygularımı yönetemiyordum o ise asla belli etmeyip kendinden taviz vermiyordu.Yıkılmaz ,ele geçirilmez güçlü bir kale gibiydi.Bir müddet kara harelerine sevgiyle baktıktan sonra elini sahiplenici bir şekilde tutarak içimden geldiği gibi konuştum.

-Aramızda ne yaşanırsa yaşansın çocuğumuzu biz böyle büyütmeyelim.Dayakla bir çocuk korunmaz,anne babası olarak daha dikkatli olup peşinden koşturacağız.

-Ben öyle babam gibi dövmeye yer arayan biri değilim ama kendine zarar vermekten çekinsin isterim.

Babası hakkında böyle söylemesi bana annemi hatırlattı.Ne yapsam yaranamazdım,elimi attığım hiç bir şeyi beğenmezdi.Gözünde fazlalıktan öte değildim,buruk bir acıyla Bahoz'a bakıp sakallarını okşadım.

ESARET Where stories live. Discover now