Bölüm 33

5.2K 283 623
                                    

Not:Bölüm çok uzun oldu,satır aralarına ve bölüm sonuna düşüncelerinizi yazarsanız sınır dolmuş olur ve yeni bölüm hızlı gelir...İyi okumalar🌸🌸🕊️

#Sınır : 260 vote 550 yorum

Medyada: Azad Miroğlu 🦁🦁

📌📌📌

Aylarca hasretle yanan yüreğim Bahoz'u gördüğünde sanki yeniden çiçek açtı.Kapıyı heyecanla açtığımda kara hareleri yorgunca bana baktı,gülümsememi gizlemeden içimden geldiği gibi kendime çekerek kocaman sarıldım.Giderken yaşattığı acıyı asla affetmeyecektim ama yokluğunu da yaşamak istemiyordum.Zaten telefonla aradığı vakitlerde bana karşı soğuktu,ne zamanki ben halini hatrını sormaya başladım o zaman sakin konuştu.Bahoz'un gözünde ben haksızdım çünkü işini bozan adamın kızı olmama rağmen beni yüzüstü bırakmadığını düşünüyordu.Benim ne hissettiğim asla önemli değildi,sonuca bakıyordu.Karısıydım ve ona aittim,görevlerimi yerine getirdiğim takdirde asla sorun olmazdı.

Herkes kendi için savaşır bu hayatta,bense zehirli bir sarmaşık gibi kalbimi ele geçirmiş aşkım için çabayacaktım.Bu süreçte üzerine gitmektense suyuna gitmek daha iyiydi çünkü bu haliyle sadece canımı yakardı.Baştan aşsağıya halini süzdüğümde üstü başı toz topraktı,umrunda değildi."Başına her an bir şey gelir mi ?" korkusuyla elim yüreğimde Allah'a dua ederek tam altı ay geçti.Bir müddet öpüp koklayarak özlem giderdim,geri çekilmeden konuştuğumda kara hareleri kahveliklerime sakince bakıyordu

-Hoşgeldin evine,bize,ailene..

-Hoşbuldum

-İyi misin?yaran beren var mı ?

Sorumu sorarken kaşının hemen sağında kalan yarasına şefkatle okşayıp başka yarası var mı diye kontrol ettim.Dikişlik yaraları vardı ancak üzerinden zaman geçtiği için kabuk bağlamak üzereydi.Böyle acılara nasıl oluyorda hiç sesini çıkartmadan katlanabiliyordu anlamıyorum.Tam konuşacağım sırada lafımı kesti

-İyiyim yok bir şey.Çocuk nasıl? uyuyor mu?

-Azad'ımızın sağlığıda keyfide çok şükür yerinde,az önce de uyuttum.Sen istersen önce yıkanıp rahatla sonra pansumanını yapayım.

Omzumu sıvazlayıp elindekileri bana uzattı ve yatak odasına gitmeden "yok bir şeyim" dedi.Yaralarını gösterip acımamı istemiyordu,böyle de asla içim rahat etmezdi.Peşinden gittiğimde beşiğin yanına geçmiş Azad'ın uyandırmamaya çalışarak tombik ellerini okşuyordu.Yüzünde ışıl ışıl parlayan masum bir sevgi vardı,etrafına ve bana dahil acımasız olan adamda bunu görmek umudumun yeşermesi için bir damla suydu.Geldiğimi fark edince kendini hemen topladı,sevgiyi zaaf sanan adam tabiki de yanımda bunu göstermeyecekti.Bir şey görmemiş gibi yapıp dolaptan giyeceklerini çıkardım ve kısık sesle konuştum

-Önce bir duşunu al,sonra pansumanını yapayım.

Başını sallayıp banyoya geçerken giysilerini yatağın üzerine bıraktım.Daha sonra mutfağa giderek buzluğa attığım içliköfteleri haşlayıp kızarttım,yanına ayran ve limon çıkarttıktan sonra banyoya gittim.Bana yaralarını göstermeyeceğinden emindim,nerde nesi olduğunu bilmem için tamamen görmem lazımdı.Üzerimdekileri çıkarıp duşa girdim,köpükleri suyla yıkadığımda yara izlerinin ne kadar çok olduğunu fark ettim.Soru sorarsam beni tersleyip geçiştireceğini biliyordum,kocamın gerçek yüzünü gördükten sonra tavrınıda ezberledim.Usulca lüfü elinden alıp vücudunu sabunlarken söylendi.

-Acımıyor Leyla,bastır.

-Bastırıyorum, daha da serti derini kaldırır.

Aslında hiç şefkat görmediği için ona yumuşak dokunulmasını sanki acizlik olarak algılıyordu.İnsani tüm duygular onun için bir zaaftı,hiç bir duyguya ihtiyacı yokmuş gibi görünüyordu ama eminim ki onunda muhtaç olduğu bir şeyler vardı.Belki de zamanında maruz kaldığı acımasızlık beklentilerini yok etti.Durulama faslı da bitince havluyu uzattım,kendimde bornozu üzerime geçirdiğimde çıktık.Üstümü giyinmeden pansuman ve mehlemi elime aldığımda Bahoz konuştu

ESARET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin