guitar,,chanmin

IV

Seungmin, Jeongin ve Felix önde; Chris, Jisung ve Changbin arkada büyük bir odanın kapısında durdular. Seungmin kapıyı açtı.

S: İşte burası bizim stüdyomuz. Bugün ve yarın müzik yapmayacağız, biliyorsunuz hani tanıştığımız zaman daha uyumlu bir müzik yaparız diye düşündük.
I.N: Evet, Seung doğru söylüyor. Şöyle geçin.

İçerisi geniş ve tatlı bir odaydı. İçeride bir sürü müzik aleti vardı ve bir bilgisayar kurulmuştu. 3RACHA için 3 koltuk vardı, karşısında da bir L koltuk vardı.
3RACHA koltuklara oturdu ve karşısına MAKNAERACHA geçti. Sohbete başladılar. Bu iki grup gerçekten iyi anlaşıyorlardı. Saat geç olana kadar konuştular. Saat gece 2'yi gösteriyordu.

S: Beyler, geç oldu. Siz oda anahtarınızı aşağı kattan almayı unutmuş olmalısınız. İsterseniz ben alıp geleyim.
CB: Ben onu hallederim.
I.N: Her ihtimale karşı ben de geleyim. Biliyorsunuz burası çok büyük.

Changbin ve Jeongin odadan ayrıldı.

F: Ben de içeri odama gideyim. İyi geceler beyler.

C,S,J: İyi geceler.

Odada Seungmin, Jisung ve Chris kaldı. Jisung da bunu fırsat bilerek Chris ve Seungmin odada yalnız kalsın diye odayı terk etmeyi düşündü.

J: Beyler, geç oldu. Changbin odayı bulmuştur, ben gideyim yavaştan. İyi geceler.

S,C: İyi geceler.

Seungmin ve Chris odada yalnız kaldı.
Uzun bir sessizlik yaşandı ve sonunda...

C: Seninle iyi ki tanışmışım Seung, gerçekten memnun oldum.
S: Ben de, Christopher.
C: Lütfen, Chris diyebilirsin.
C: Yarın kafamıza göre mi takılıyoruz?
S: Aslında öyle denilebilir, New York'a daha önce geldiniz mi bilmiyorum ama ekibimle New York'ta biraz gezinmeniz gerektiğini düşündük. Yani kafamıza göre takılacağız.
C: Hmm, bu güzel işte.
S: Çok yorulmuş olmalısın, uykulu görünüyorsun.
C: Evet ama mutluyum. Yarın için sabırsızlanıyorum.
S: Ben de.

İkisi de gülümsedi.
C: E o zaman,
iyi geceler, Seung.
S: İyi geceler, Christ- Chris.

Chris kapıya doğru yürüdü, çıkmadan Seungmin'e dönüp gülümsedi. Odadan çıktı. Mükemmel hissediyordu.

Chris'ten
Ne ara bu kadar yakın olmuştuk? Tanrım, bilmiyorum ama bu gerçekten iyi hissettiriyor. Ona sarılabilseydim... Daha güzel olacaktı ama,
Her neyse.
Şuanki hedefim ona sarılmak. Neden bilmiyorum ama ona sarıldığımda rahatlayacağım gibi hissediyorum.
Chris kapıya yaslandı.
Lütfen sarılalım Seung...

Seungmin'den

BUGÜNÜN SONU O KADAR İYİYDİ Kİ!
Bu his bir farklıydı. Bana sarılsaydı ne yapacağımı bilemezdim, değişik değişik hareketler yapardım kesin. Ama bildiğim bir şey var: Ona sarılmam gerekiyor. İşte o zaman harika hissedeceğim.
Seungmin kapıya baktı.
Lütfen sarılalım Chris...

Chris aşağıya indi. Changbin anahtarı Jisung'a vermiş olmalıydı. Jeongin'le konuşuyordu. Chris merdivenden onları izleyip içinden "Vay kardeşim işi bitirmiş" dedi. "En iyisi onu rahatsız etmeyeyim, Jisung'a mesaj atayım." diye düşündü.

jisung/chris

                                       kanka nerdesin

*iletildi
*görüldü

oda 107'deyim gel

Chris oda 107'ye giderken koridorda Seungmin ile çarpıştı.
C: SEUNG? Özür dilerim, iyi misin?
S: İyiyim de, senin burada ne işin var?
C: Odama gidiyordum. Sen?
S: Şey.. Ben de işte öyle.. He! Jeongin! Jeongin'i arıyordum.
C: Hmm, Jeongin aşağıda Changbin'le konuşuyor.
Chris göz kırptı.
Seungmin güldü.
C: Neyse, ben seni rahatsız etmeyeyim. İyi gecelerr.
S: Tekrardan iyi geceler Chris.

Chris koridorda ilerlemeye devam etti. Seungmin aslında Jeongin için falan dışarı çıkmamıştı. Chris'i daha fazla görmek için, belki sarılır diye düşünmüştü. Biraz onu izleyip odasına çıktı. Saat gece 3.35'i gösteriyordu.
Chris odaya girdiğinde uyumuş bir Jisung'la karşılaştı.
O da kendi yatağına gidip uyumaya çalıştı. Uyuyamadı, Seungmin aklından çıkmıyordu. Anlamlandıramadığı bir şekilde,
Sürekli onunla olmak istiyordu.