ANNELİK DUYGUSU

2.7K 99 33
                                    

MEDYA: ANIL ÇEKİÇ

BÖLÜM ŞARKISI: ANNEM / CANDAN ERÇETİN

*

Sabah uyandığımda üstümdeki bütün gerginlik geçmişti. Bu gün pazar olduğu için artık erken kalkmama gerek yoktu. Ne kadar artık kurtulduğumu idrak etsem de diğerlerini orda bırakmak hiç hoşuma gitmiyordu. Bu gün bu durumu Hilal Hanım ile konuşmam lazımdı. En azından bana fikir verebilirdi.

Hızlıca elimi yüzümü yıkayarak kıyafetlerimi değiştirdim. Odadan çıkarken karşımda Anılı gördüm. Tam yanından geçerken hiç beklemediğim bir şey yaptı.

Bana sarıldı...

Hiçbir şey söylemeden sadece sarıldı ve geri çekilmeme fırsat vermeden kendini geri çekti. Daha sonra tek kelime etmeden yanımdan ayrıldı.

Kolları arasında daha önce bir çok kez hissettiğim duyguyu yeniden hissetim. Abime her sarıldığımda hissettiğim o duygu yine gün yüzüne çıktı.

Sonunda kendime geldiğimde aşağıya inmeye başladım. Arkadan Bartu'nun adım seslerini duyduğumda hiç takmadan yoluma devam ettim. Adımlarını hızlandırıp yanımdan yürümeye başladı. Yüzüme bakmadan bir şeyler mırıldanıp hızla gitti.

Vicdan azabı çekiyordu. Bunu herkes anlayabilirdi...

Çok şükür aşağı kata vardığımda herkes oturmuş beni bekliyordu. Ellerimi kaldırarak Hilal Hanım'a döndüm.

"Geç kaldım kusura bakmayın."

"Sorun değil kızım."

Kızım demişti. Çok güzel demişti...

Her zamanki gibi genişçe gülümsedim ona. O da bana aynı şekilde gülümsedi.

Bütün imrenen bakışların altında sonunda yemeğe başladık. Biz yemeğe başlayınca diğerleri de bakışlarını çekip yemeğe başladı. Sadece Akın Bey bana bakmaya devam ediyordu. Bakışları beni fazlasıyla gerdiği için kafamı kaldırıp ona baktım. O da bakışlarını çekmeyi akıl edebildi.

Kahvaltımı ettikten sonra herkes oturma odasına geçti. Laf arasında yarın dede bey ve ordusunun geleceğini. Hatta ek olarak da Arel ve ailesinin geleceğini öğrenmiştim.

Benim için sorun değildi onlarla aramda bir problem yoktu. Hatta gelmeleri daha iyi olurdu benim için.

Biraz daha oturduktan sonra Hilal Hanım'ın yanına gittim. Artık sokak çocuklarını Korhan'dan kurtarmam gerekiyordu. Pazar günleri de dahil her gün erken kalkıp işe gidip bir de üstüne okumak için çaba veriyorlardı. Hatta maalesef ki bu tempoya dayanamayıp okulu bırakan bir kaç çocuk da vardı.

Hilal Hanım dikkatini bana verdiğinde derin bir nefes alıp ellerimi kaldırdım.

"Hilal Hanım benim size bir şey söylemem gerek."

"Söyle kızım bir şey mi oldu."

"Hani size demiştim ya benim 20 kardeşim var diye. Onları." Derin bir nefes alıp devam ettim.

"Onları Korhan'dan kurtarmamız gerekiyor. Ne kadar dışardan bizi kurtaran bize sıcak bir yer sunan biri gibi gözükse de öyle değil. O kötü biri sokak çocuklarını o adamdan kurtarmalıyız."

LÂLحيث تعيش القصص. اكتشف الآن