KARDEŞİM

265 19 6
                                    

Bölüm şarkımız:Cem KARACA - Resimdeki gözyaşları


Sera'dan

Yıllar sonra yeniden Çekiç ailesinin o lüks evinin önündeydim. Her şey ama her şey o kadar aynıydı ki. Sanki 3 sene önce değil daha dün bu evden ayrılmış gibiydim.

Belki ufak tefek değişiklikler vardı. Ancak senaryo yine aynıydı. Her yaz tatilinde olduğu gibi çok sevgili ailem ve aile dostlarımız arka bahçede havanın tadını çıkarıyordu.

O şen kahkahları ön bahçeden bile duyuluyordu. Ve ben oraya girdiğim an bütün büyü bozuluyordu.

Bundan 3 veya 4 sene önce bunlar yaşanacak olsaydı ben girdiğim an onlar bahçeyi terk ederdi.

Şimdiki zamanda ise onlar oturduğu yere çivilenecekti.

Nasıl olurdu da hayatlarını alt üst eden o kız tekrar karşılarına çıkabilirdi ki?

Bütün gelecek tepkilere karşı kendimi hazırladım.

Üstten sıkı bir at kuyruğu yaptığım gece kadar siyah olan saçlarımı biraz daha sıktım. Elimdeki minik çantayı kapının kenarına bırakarak adımlarımı arkaya bahçeye çevirdim.

İlk önce annemin mesaj yoluyla bana birkaç kez fotoğrafını attığı bir bebek çıktı karşıma. Beni Fransa yollarken ona hamileydi.

Fotoğrafını ilk gördüğüm anda çok sevmiştim onu. Ama şu an da sevgiye dair bütün duygularımı kitlemiştim. Bu kilit de benim koruma kalkanım olmuştu. Bu bahçede ki en masun kişiye bile sevecenlik gösteremiyordum.

Birkaç adım daha attım.

Hemen karşımdaki koltukta oturan Lâl, Arel ve yıllarca özlem duyduğum annemin görüş açısına girdim.

Beni ilk fark eden Lâl oldu. Beklediği bir şey olduğu için yüzünde bir ifade değişimi olmadı.

Daha sonra Arel gördü beni. En son karşılaştığımızda ben 13 o da 14 yaşındaydı.

O hiç değişmemişti ama ben çok değişmiştim. Yüz hatlarım iyice oturmuştu. Tek değişmeyen şey içimdeki kendime olan tiksintim ve kalbimdeki ağrıydı.

Beni gördüğü ilk an bakışlarını başka tarafa çevirdi daha sonra da kafasını dank etmiş olacak ki tekrar bana döndü gözleri.

Yıllar sonra ismimi bir başkasının ağzından duydum. Fransa'da kullandığım yabancı ada o kadar alışmıştım ki. Kendimi ismimi bile unutmuştum.

"Sera."

Arel'in ağzından çıkan tek bir sözcük annemin anlık afallamadan sonra bana dönen suratı.

Sözde abilerimin beni gördüklerinde yaşadıkları şok.
Ve saniyeler içinde kopan kıyamet...

"Senin burda ne işin var?!"

"Hangi yüzle geldin buraya?"

"Yetmedi mi yaptıkların?"

Bunlar aklımda kalan birkaç cümleydi...

LÂLWhere stories live. Discover now