ÖZEL BÖLÜM

399 26 6
                                    

Selamlar millett.

Öncelikle bu bölüm diğer bölümlerden bağımsızdır. Tamamen keyfine yazılmış kısa bir bölüm olacak. Daha çok eğlence amaçlı

Yazardan

"Lâl hadi abicim geç kalıyoruz."

Genç kız abisinin her zamanki telaşesine gözlerini devirerek yanıt verdi.

"Abi daha bir saat var ne geç kalması."

Çağrı yine kendinden ödün vermeyerek.

"Erkenden gidersek daha güzel yer buluruz." Dedi.

O sırada odadan çoktan çıkmış olan Lâl

"Aynen abi asla biletlerde nerede oturacağımız yazmıyor çünkü." Diye bağırdı.

Çağrı içerden gelen çığlığa benzer sese gülümsedi ve sonra tekrar eski halini alarak.

"Ne olur biraz erken çıksak. Ne olur o nur yüzlü Lodos'u görmeden beraber dışarıda zaman geçirsek?"

Çağrı...

Hâlâ Lodos'tan nefret ediyordu. Daha doğrusu öyle gösteriyordu. Herkes alışmıştı bu hallerine. Birbirleri ile uğraşıp duruyorlardı.

"Biliyorum abi o da seni çok seviyor."

Lafı dolandıran kardeşini anında yanıtladı.

"Lafı farklı yerinden anlama Lâl."

Tam o anda içeri giren annesi ile eli ayağına karıştı genç adamın. Yaşı ne kadar 30'u geçse de hâlâ annesinden kötü söz konusunda azar yiyordu.

"Yok yani canım kardeşim tabiki çok sever beni."

Ona ters ters bakan annesinin yanağına bir öpücük kondurdu.

"Kaç yaşına geldin hâlâ inadından vazgeçemedin Çağrı. Ne yaptı bu çocuk sana."

Çağrı şu an bu konuları açıp moral bozmak istemediği için

"Sizde anca onu savunun anne. Hiç benim oğluşum sevmiyorsa vardır bir nedeni demeyin. Aşk olsun size."

İçeriye kahkaha atarak giren Lâl

"Abi sence oğluşum olacak yaşı geçmedin mi?"

Kendisini anında bozan kardeşini yakalayarak omzuna attı. Eline kardeşinin ayakkabılarını aldı ve annesine veda edip arabaya doğru yürüdü.

"Ya abi. Bıraksana ya."

"Tepinme kızım tepinme."

İkisi de arabaya bindikten sonra Lâl kollarını kavuşturarak

"Al işte kırıştı kıyafetlerim."

Dedi ve üstünü elleriyle düzeltmeye çalıştı.

"Ölmezsin Lâl. Korkma abicim."

LÂLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin